-25-

22 5 6
                                    

Lauren'in Ağzından

Kaybetmiştik... Oysa herkes kazanacağımızdan çok emindi... Telefonla konuştuktan sonra Graysonların yanına gelip Dream Of Nightmare'in nasıl olduğunu sorduğumda sadece:

"Bass gitarcı bulmuşlar." demişti. Korkulacak bir şey olmadığını düşünmüştüm. Sonuçta son anda gelen bir bassçı ne kadar iyi olabilirdi ki?

Ama kazandıklarına göre oldukça iyi olmalıydı. Yarışmadan dönerken kimse konuşmamıştı. Grayson'ın ellerini yumruk yaptığını gördüm. Kendine hakim olmak istercesine pencereden bakmıştı. Tessa ise onun boşta kalan elini tutup sıkıyordu, ona destek vermek istiyordu ama Grayson kendini bir şeyler kırmamaya o kadar odaklamıştı ki Tessa'yı fark ettiğini sanmıyorum.

Alex yine tüm yol boyunca elleriyle oynamıştı, eski neşesinden eser yoktu resmen başka bir kişiliğe bürünmüştü ve bu beni korkutuyordu. Her an birini boğabilirmiş gibiydi.

Clary ise endişeliydi. Tıpkı benim gibi. Arada endişeyle gözleri Daniel'a kayıyordu ama hemen gözlerini ondan ayırıyordu.

Daniel ise yanımda oturuyordu. Nefes alışverişi çok düzensizdi. Yüzünü cama yaslamıştı ve gözleri kapalıydı. Uyuyor muydu? Sanmıyorum. Daniel Adams uyurken bir meleğe benziyordu. Oysa şu an cehenneme düşmekte olan bir günahkara benziyordu.

Limuzin durdu ve Clary ile çocuklarla el sallayıp indik.

"Her şey bitti." diye fısıldadı Clary.

Cevap veremedim. Şu an hiçbir şey düşünemiyordum. Yarışma zerre bile umrumda değildi. Tek düşünebildiğim annemi ve babamı göreceğimdi.

Haftaya. Bugün. Onları son kez görecektim. Ve neler olacağını bilmiyordum. Hayatta çok daha zor şeyler oluyorken aptal bir yarışmada 2. Olduk diye bu kadar üzülmeleri çok aptalcaydı.

Ben bugün ilk defa sahneye çıkmıştım ve sevildiğimi hissetmiştim. Müzik yapmanın önemi bu değil miydi zaten? İnsanlar müzik sayesinde birbirine ulaşır ve duygularına dokunurdu. Karşılıksız yapılırdı.

İçime aniden dolan öfkeyle kapıyı açtım ve Clary'nin içeri geçmesine izin verdim. Clary kendini koltuğa attı ve boş bakışlarla tavana bakmaya başladı.

Daniel'a neler oluyodu peki? Hala bizden sır saklıyorlardı ve bu beni deli ediyordu. Neden onlar her şeyimizi bilirken biz onların her şeyini bilmiyorduk.

Öfkeyle bir sigara yakıp Clary'nin yanına oturdum . İkimiz de konuşmuyorduk. Sigaramı bitirince kalktım ve:

"Ben uyuyacağım." dedim ve banyoya geçip dişlerimi fırçaladım ve bir duş almaya karar verdim. Ter içinde kalmıştım çünkü.

Yıkandıktan sonra makyajımdan kalanları silip pijamalarımı giydim ve uyumaya geçtim. Clary'nin bu arada telefonda biriyle konuştuğunu duydum ama her kimle konuşuyorsa bu umrumda değildi. Kapıyı kapattım ve yüzümü yastığıma gömdüm.

Neler olacağını bilmiyordum ve korkuyordum. Kimseye mahkemenin ne zaman olacağını söylememiştim, Zach'i de üniversiteye göndermiştim. Bu işe kimsenin karışmasını istemiyordum ama yalnız kalmak da istemiyordum.

O gece uyuyamadım.

...

Saçlarımı taradım ve üstüme gri bir hoodie giydim. Sanki sarhoşmuşum görünüyordum. Gözlerime kalem çekmeye çok üşenmiştim, Clary'ye seslendim:

"Clary, güneş gözlüğünü alabilir miyim?"

"Tamam." dedi içeriden. Sesi çok yorgun geliyordu.

Violet EmbraceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin