-42-

9 1 0
                                    

Avery'nin Ağzından

''Hadi ama Avery, geç kalacağız şimdi!''

''Tamam geliyorum, bekle biraz!''

Pencereye doğru ilerleyerek yüksekliğin ne kadar olduğuna baktım. Şuan gerçekten buradan atlayıp kaçmak istiyordum.

''Bari beni odana alsana, niye benim karşımda soyunmaya bu kadar çekiniyorsun ki ayrıca, ikimiz de kızız sonuçta.''

Courtney'nin bu dediğiyle gözlerimi devirerek pencereden uzaklaştım, en yakın arkadaşının erkeklerden değil de kızlardan hoşlandığını anlamak bu kadar zor muydu?

Hem ona ben söylemeden kendisi anlaması için o kadar ipucu verdiğim halde?

''Of Courtney, rahatsız oluyorum işte, bekle biraz!''

Courtney'nin kapının arkasından söylendiğini duyabiliyordum ama takmadım. Aynanın karşısına  geçerek kendime baktım.

Vücudumu saran kısa mavi elbiseyi rahatsızlıkla diz altıma doğru çekiştirmeye çalıştım. Ama bu hareketimin işe yaramadığını görünce vazgeçerek üstüme siyah ceketimi giydim ve sarı saçlarımı onun üzerinden iki yana doğru bıraktım.

Hala üstümdekiyle rahat hissedemiyordum. Tam üzerimi değiştirmek için ceketimi çıkarmıştım ki Courtney, ''Hadi ama!'' diyerek içeri dalınca sinirle arkamı döndüm, ''Sana beklemeni söylememiş miydim Courtney!''

Ama Courtney dediğimi takmayarak bana şaşkın gözlerle bakmaya başlayınca rahatsız olarak arkama, aynaya doğru döndüm, ''Ne diye bana öyle bakıyorsun?'' dedim kollarımı önümde birleştirerek.

Courtney yanıma gelerek beni aynaya doğru çekiştirdi, ''Çok güzelsin Avery!'' derken aynada göz göze geldik ve utanarak kafamı diğer tarafa doğru çevirdim, ''Hayır değilim.''

Belki yüzüm, saçlarım elbisem güzel olabilirdi ama bunlar sadece içimdeki dağınıklığı kapatan maskelerdi.

Ben aslında çok çirkin bir insandım.

Courtney itiraz dolu bir sesle, ''Saçmalıyorsun Avery!'' dedikten sonra aramızda bir sessizlik oluştu.

Benim yüzümden Caleb'ın başına gelenleri duyunca beni hala güzel bulabilecek miydi?

''Hey Avery iyi misin?'' diye sordu Courtney omzuma dokunarak yumuşak bir sesle.

''Eğer istemiyorsan gitmek zorunda-'' diye sözüne devam ediyordu ki onu durdurdum.

Bugün olanları düşündükçe, yaşadığım ve yaptığım şeylerin gerçek olduğunu daha da kabulleniyordum ama ben buna henüz hazır değildim.

Henüz bu sorumluluğu omuzlarıma alacak kadar güçlü ve gururlu değildim.

Şuan tek ihtiyacım olan şey dikkat dağınıklığıydı,

''Hayır,'' dedim mod değişikliğimle Courtney'yi şaşırtarak, ''Gidelim.''

''Ahhh, uzun zamandır bu partiyi bekliyordum!''

Heyecandan yerinde duramayan Courtney'e bakarken gülümsedim.

Onun her dediğini terslediğim, ona kaba davrandığım, ona sevgimi yeteri kadar hissettirmediğim halde o hala yanımdaydı, buradaydı.

Onu ne kadar kendimden uzaklaştırmaya çalışsam da asla beni bırakmamıştı.

Ben onu haketmiyordum.

Aynı Caleb'ı haketmediğim gibi...

''Bir sorun mu var Avery? Bugün hiç kendinde değilsin-''

Violet EmbraceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin