1 Hafta sonra..
Büyük bir gürültüyle yerle bir olmuş camlara Bedirhan iri iri açılmış gözleriyle bakıyordu. Bir ayaklarının önünde yere düşmüş ve boş boş söylenen kıza bir de yerle bir olmuş pastane camına bakıyordu şok olmuş bir şekilde. Ne olduğunu henüz çözebilmiş değildi. Olaylar o kadar hızlı gelişmişti ki adam kala kalmıştı.
İçerideki müşteriler çığlık atarak korkuyla kaçarken mutfaktaki çalışanlar da sesleri duyunca ön tarafa koşmuşlardı.
Bedirhan ne olduğunu idrak etmeye çalışarak etrafta bakışlarını dolandırdı. Bakışları kendisine pastanenin önünde öldürecekmiş gibi bakan karısına değince zorla yutkunarak baktı sevdiğine. Çok kötü bakıyordu be sevdiği. Yok etmek istermiş gibi bakıyordu Yaren'i. En son karısı böyle baktığında adam koltukta yatmak zorunda kalmıştı.
"Ne oluyor lan?" diye mırıldanan Bedirhan karısının ani hareketiyle, koşarak içeri girmesiyle tırsmadan edemedi. Bu korku kendi için değildi. Bu korku sevdiğini kaybetme, onun incinme korkusuydu. Bir adım geri atarak uzaklaşan Bedirhan karısının bakışlarının yerdeki kadın da olduğunu görünce azıcık rahatlasa da korkmadan edemiyordu. Karısı çok güzel, iyi kalpli ve merhametliydi ama tersi çok pisti. Hele de şu an neler olduğunu bilmediği için uzak durmak en iyisiydi diye düşünüyordu.
"Yaren.." diye karısına seslenen Bedirhan bir cevap alamazken Yaren'in hızla yerdeki kadının saçlarına yapışmasıyla, "Siktir!" diyerekten karısına yaklaşıp hızla kolundan tutarak kendine doğru çekti. Yaren'i çekmesiyle yerdeki kadını da beraberin de sürüklemişti Bedirhan çünkü Yaren kadının saçlarına asılmıştı. Acı bir çığlık yükselirken kadından Bedirhan tek kolunu karısının ince beline sarıp sırtını kendi göğüsüne yaslayarak uzaklaştırmaya çalıştı, "Bırak kadını Yaren," diyerek.
"Geberteceğim kızım seni!" diye bağırarak kadının saçlarını çeken Yaren kocasının beline sıkıca sarılıp, "Yaren bırak kadının saçlarını.." demesini bile duymadı. Avına o kadar odaklanmıştı ki ne kocasını, ne de içeriye giren Demir, Emir, Lale ve Filiz'i duyuyordu. Tek istediği kocasına yaklaşmaya cesaret eden bu kadına gününü göstermekti.
"Sen kimsin ki yaklaşıyorsun benim kocama?" diye haykırdı Yaren kadının acı yalvarışlarını aldırmadan ve , "Senin kocamı takıntı haline getiren o aptal kafanı kırarım!" dedi.
Sıkıca debelenen karısını kolları arasında tutmaya ve onun ellerindeki saçları kurtarmaya çalışıyordu Bedirhan. Karısı hem kadının saçlarını çekip yoluyor hem de öfkeyle bağırıyordu. Bunun üstüne bir de yerdeki kadının acı çığlığı ve kurtulma çabası da eklenince delirmemek elde değildi.
Diğerleri film izler gibi kendilerini izlerken genç adam bu kaosa daha fazla dayanamayarak bağırarak, "Yaren yeter bırak!" dedi gür ve sert çıkan sesiyle.
Kolları arasındaki karısı kıpırdanmayı bırakınca derin bir nefes aldı. Onun nefes nefese kalması bile ne kadar öfkeli ve kızgın olduğunu gösteriyordu. Yaren'in gözü kararıyordu kıskandığı zaman.
Yaren parmaklarının arasındaki uzun sarı saç tellerini iğrenircesine yere atarken yerdeki kadın da ayağa kalkmayı akıl edip hemen dışarı koşmuştu büyük bir telaşla.
Filiz hızla pastaneden çıkan kadına kötü kötü baktıktan sonra arkadaşına bakarak, "Yaren canım sakin ol," dedi endişeli bir şekilde. Buraya kadar nasıl koşmuşlardı hiç bilmiyordu. Daha on dakika önce Yaren'le evde çay içip sohbet ederken Lale ve Emir abisi gelmiş ve ortaya bir bomba bırakmışlardı. Emir abisinin, 'Bedirhan'a kafayı takan bir kadın var pastaneden ayrılmıyor ve şu anda pastanede' demesiyle Yaren'in gözü dönmüştü. Genç kadın duyduklarıyla nefes bile almadan hızla evden çıkarak pastaneye koşmuştu peşinden gelen Emir, Lale ve Filiz'le. O güzel, melek Yaren gitmiş ve yerine kızgın ve öfkeli bir Yaren gelmişti. Filiz arkadaşının bu tepkisini bir kadın olarak normal bulsa da uzun bir süredir içine kapanan arkadaşının aniden böyle büyük bir tepki vermesi onu korkutuyordu.
