Yaren erken saatte yorgun bir şekilde açmıştı gözlerini. Yorgundu. Paramparçaydı. Gece yatağa girdiğinde uzun zamandan sonra huzurlu bir şekilde uyuyabileceğini sanarak gözlerini yummuştu ama yanılmıştı. Toplasan dört saat ya yatmıştı ya yatmamıştı. Tüm gece kabuslarla boğuşmuştu sanki gece boyu yaşadıkları yetmezmiş gibi. Kabusları o kadar gerçek gibiydi ki o anı tekrar tekrar yaşamıştı. Gece boyu yataktan sıçrayarak, göz yaşları içinde uyanmıştı. Bir ara Bedirhan'ın gölgesini de kapının altındaki boşluktan görmüştü. Demek ki uykusunda ya konuşmuş ya da bağırmıştı ki adam uyanıp gelmişti. Her ne kadar bu durumdan korksa da adam ne seslenmişti, ne de bir şey demişti sadece bir süre beklemiş sonra da gitmişti.Yaşadıklarını kaldıramıyordu artık Yaren. Nasıl toparlayacaktı kendini bilmiyordu ama kendisinden başka kimsesi olmadığı için tek başına bunu başarmalıydı. Düşündü bir süre ne yapacağını. Okulu bittikten sonra hep çalışmıştı ve üvey abisinden saklayabildiği paraları bir kenara saklamış, toplamıştı. Çok olmasa da onu uzun bir süre idare edebilecek bir miktardı. Başka bir şehire gidip yeniden hayatına başlamak en doğrusuydu. Tanımadığı, tanınmadığı bir yerde daha güvende olabilirdi.
Kararını veren Yaren yataktan çıktığı gibi valizini açarak kendine siyah bir kot ve kazak çıkartarak giyindi. Kaldığı odayı da toplayıp salona geçti sessizce.
Ne yapacağını bilemeyen Yaren evin çok kirli olduğunu fark edince dayanmadı ve etrafa bakınıp temizlik için lazım olabilecek malzemeleri aradı. Bunu yaparak bu gece evinde kalmasına müsaade eden adama bir şekilde teşekkür etmiş olurdu.
Aradığı malzemeleri kolayca bulan Yaren ses çıkarmamaya özen göstererek yerleri silmiş, tozları almıştı. Kahvaltıyı da hazırlayınca salona geçip oturdu sessizce ve adamın uyanmasını bekledi.
Uyanan Bedirhan misafiri olduğunu bildiği için hemen giyinip çıktı odasından. Salona girence şaşkınca etrafına bakındı. Ev deterjan ve çamaşır suyu kokuyordu. Evi resmen parlamıştı. Tertemizdi evi. Kaşlarını çattı. Kim bu kızdan böyle bir şey istemişti? Neden evini temizlemişti ki? Göz boyamak içindi kesin.
Genç adamın salona girmesiyle Yaren hızla ayaklanmıştı. Bedirhan'ın, "Bu evin hali ne?" diye sesini yükseltmesiyle korkuyla bir adım geriye gitmişti.
Yutkunan Yaren, "Şey ev kirliydi bende teşekkür amaçlı temizliyeyim dedim." diyebildi kısık sesiyle. Keşke hiç dokunmasıydı adam kötü bakıyordu.
"Temizleme!"
"Özür dilerim. Ben teşekkür etmek için," diye mırıldandı Yaren.
"Etme, senden kimse teşekkür etmeni istemedi." dedi Bedirhan. Kız suratını asınca yüzünü sıvazlayıp sakin kalmaya çalışarak, "Niye kahvaltını yapmadın?" diyerek konuyu değiştirdi. Sinirlenmişti aniden. Başkasının düzenini bozmasını, hayatına dokunmasını istemiyordu.
"Yok ben aç değilim sağ ol, sana afiyet olsun." dedi Yaren, bir de ona bağıran adamla aynı masaya mı oturacaktı? Hiç sanmıyordu.
"Geç otur hadi," diyerek mutfağı işaret etti adam.
"Gerçekten aç değilim.." diyen kızın sözünü Bedirhan, "İkiletme sözümü kızım hadi geç otur ben ekmek alıp geliyorum," diyerek böldü.
Bu sözlere şaşıran Yaren, "Beni evde yalnız mı bırakacaksın?" diye sordu.
"Evet."
"Nasıl güveniyorsun ki, yani beni daha doğru düzgün tanımıyorsun bile.."
Yüzünde samimi olmayan bir gülümsemeyle, "Güvenmiyorum zaten. Benim değer verdiğim bir şey yok bu dünyada. Malın mülkün de değeri hiç yok gözümde. Evden bir şey mi çalacaksın buyur al, evi mi yakacaksın buyur yak umrumda değil zaten başka da bir şeyim yok." dedi Bedirhan.