A L E D A ~Hükümdar~

~Aleda Elli Sekizinci Bölüm~

ALEDA'DAN...

Austyn 'in beni duvarla arasına alıp boynumdan öperken, boynuna doladığım kollarımı çekip onu ittim.

"Anlaşılan birileri fazla arsız olmuş."

"Şş sessiz ol Hükümdar, bu gece konuşmak yok!"

Elimden tutup beni kendiyle çekmeye başladı. Odasına girince hızla kapıyı kapatıp başını boynuma gömdü. Gülerek elimi boynuna sararken arka üstü geriye düştüm. Prens gülerken kaşlarımı çattım. Üzerime eğildi. Gözlerime bakıyordu. Bakışları kayarken gülümseyerek gamzelerim ortaya çıkardım.

🏹🏹🏹

Vücuduma giren ağrı ile gözlerimi açtım. Kaçacakmışım gibi belimden sımsıkı sarılmış prense kafamı hafif çevirdim. Uyuyordu. Üstümdeki kolunu kaldırmaya çalışırken homurdandı.

"Uyu Hükümdar!"

Oflayarak bakışlarımı açıkta olan cama çevirdim. Gün çoktan doğmuştu. Kraliçe Freya odayı basar ve bizi böyle görürse hiç iyi olmaz. Yerin dibine girmek istemiyordum. Prense  baktım, yakında çok daha mutlu olacaktı. Şuan da onu uyandırmak için güç kullanmak istemiyordum ama beni buna zorluyordu.

"Bırak beni prens, işlerim var."

"Benden önemli mi işin?"

"Evet!"

Tek gözünü açıp baktı. Ciddi olduğumu görünce kolunu belimden çekmişti. Hemen uzandığım yerden doğrulup çarşaf örtüsünü üzerime doladım. Yerdeki elbisemi alıp hızla banyoya girip kapıyı kapattım. Kapıya yaslanıp derin bir nefes aldım.

"Aleda.?"

Hızla başımı kaldırdım. Bu ses cehennem kraliçesi Adrienne 'e aitti. Aynaya yaklaştım.

"Anlaşılan sevgili yeğenimle felekten bir gece çalmışsınız."

"Ne istiyorsun Adrienne?"

"Bugün cehennemde seni bekliyor olacağım, sana söylemem gereken şeyler var."

Konuşacağım sırada "Austyn ile ilgili." deyip yok oldu. Austyn ile ilgili benimle ne konuşabilirdi? Üzerimdeki örtüden kurtulup hızla elbisemi giydim. Tacım ve ayakkabım odadaydı. Hemen odadan çıkıp ayakkabımı giydim. Tacımı da takarken Austyn konuştu.

"Acelen nedir böyle?"

"Aa- Flicka hastaydı biraz onu görmeliyim."

Yataktan kalkıp üstünü giydi. Yanıma yaklaştı.

"Neden hislerim başka bir şey olduğunu söylüyor?"

Güldüm. "Merak etme, sonra konuşuruz." diyerek yanağından öptüm. Ardından hızla odama bir kapı açtım. İçinden geçer geçmez tacımı çıkardım. Odama girince tacı yatağa fırlatıp üstümdekilerden kurtuldum. Hızla banyoya girip suyun altına girdim. Cehennem kraliçesinin benimle ne konuşacağını gerçekten merak ediyordum. Bir de prens ile ilgiliydi. Daha çok merak uyandırıyordu. Umarım altından boş şeyler çıkmazdı. Yoksa  bu sefer elimden asla kurtulamayacaktı. Birkaç dakika sonra sudan çıkıp havluyu bedenime sardım. Banyodan çıkar çıkmaz karşımda annemi gördüm. Selam verip dolabıma yöneldim.

"Günaydın anne, seni hangi rüzgar attı buraya?"

"Seninle güzel bir kahvaltı yapmak için geldim. Babam bugün bize katılamayacak!"

Durup anneme döndüm. "Aa, şey kraliçe Freya'yı çağırmaya ne dersin? Bugün ben de katılamayacağım maalesef." dedim.

Sadece bana baktı.