-23.Bölüm-

3.1K 184 56
                                    

16.12.2017

Hayatın her zamana bize karşı oynadığı oyunlar vardır. Bunu ya direk olarak bizim üstümüze salıp bizi bitirmeye çalışır yada canı bizimle biraz oynamak istediginde, bunun için birini tutar ve onu sizinle oynaması için üstünüze bırakır. Siz ilk başta o oyunu anlamazsınız. Çünkü böyle bir şeyin olabilecegi aklınızın ucundan bile geçmez. Ama işte beklemediginiz bir anda, öyle bir oyuna düşürülürsünüz ki, neye uğradığına şaşırırsınız.

Bende şuanda hayatın Banu ile üzerimde oynamaya çalıştığı oyunu anlamıyor ve anlamadığım içinde o oyunun direk içine giriyordum. Hatta çoktan o oyunun içine girmiş ve o saçma oyundan bir şekilde sag çıkmaya çalışıyordum. Ama işte bu sandığım kadar kolay olmayan bir şeydi ve ben şuan resmen hayatın elinde bir piyon gibi oradan oraya sürükleniyordum.

Bakışlarım yanımda oturan Burak'a kaydığında, ne diyecegimi bilemeden sadece ona baktım. Banu'nun söyledigi her kelime, beynimin en derinliklerine girip saklanmaya çalışırken, ben onları saklanmaya çalıştıkları yerden geri çıkardım ve tam karşıma koydum. Bütün kelimeleri tekrar beynimden geçirirken "Bu doğru mu?" diye sordum yanımda hala hiç bir şey söylemeden oturan Burak'a.

Burak bakışlarını Banu'nun üzerinden çekmeden "Merak ediyorum," diye söze başladı. "Ne zaman şu kücük oyunlarına bir son vereceksin?" diyerek Banu'ya sordugunda, kaşlarım istemsiz bir şekilde çatıldı. Burak'ın söylediklerini anlamaya çalışırken "Ne oyunu?" diye sordum. Burak yine bakışlarını Banu'nun üstünden ayırma geregi bile duymadan "Bence bunu Banu söylesin." dedi. Bunu söylemesi ile bakışlarım Banu'ya kaydığında, onun rahat bir şekilde oturdugunu gördüm. Banu'nun yüzünde yer alan gülücük, benim içimdeki sinir sisteminin tekrar aktif olmasını saglarken "Ne oyunu?!" diye Banu'ya yönelik sordum.

Banu yüzündeki gülücügü silmeden bakışlarını bana çevirip "Bilmem." dediginde, onun bu takınmış oldugu rahat tavırlar, sinirlerimin üst seviyede aktif olmasını sağladığında, oturdugum yerden kalkıp, tam Banu'nun karşısında durdum. "Sana ne oyunu diye sordum!" dedigimde, Banu ellerini yukarı kaldırarak "Tamam tamam sinirlenme hemen." dedi. Arkamda duran Burak'a bakarak "Şu kızı üstümden almaya ne dersin?" diye sordugunda, Burak ellerini yukarı kaldırarak "Ben karışmam." diyerek aradan çekildi.

Bunun üzerine Banu sıkıntılı bir nefesi dudaklarından çıkarırken "Öykü'cüm, canım benim, hadi sen git otur." dediginde "Oyununu anlat!" dedim, söyledigini duymamazlıktan gelirken. Banu, derin bir nefes alırken "Sinirlenmek yok ama?" diye sordugunda, bir an, sadece kısa bir an, gözlerinin içine binmiş olan korkuyu görmüştüm. O korku bile Banu'nun bir yerlerde insan oldugunu gösteriyor olsada, yinede şuan içimde ona karşı olan sinir, o korkuyu görmemi engelliyordu.

"Söyle!" dedigimde, Banu gözlerini devirerek "Burak'ın hiç bir şey den haberi yok," dedi. "Yani aslında var ama sen onu bırakıp gittikten sonra ögrendi." dediginde, gözlerimi kısmış ona bakıyordum. İçimdeki sinir şuan Banu'nun üstüne atlayıp, onu yok etmem için bana bağırıyor olsa bile onu görmezden gelmeye çalışarak "Neden yalan söyledin?" diye sordum sakin kalmaya çalışarak. Banu vermiş oldugum tepkiden dolayı şaşırmış bir halde bana bakarken "Saçımı başımı yolmuyacak mısın?" diye sordu.

Arkamı dönüp tekrar Burak'ın yanına oturdugumda, derin nefesler aldım. Başımı olumsuz anlamda sallarken, aslında şuanda ona yapmak istedigim her şeyi beynimden silmeye çalışmak ile meşguldüm. "Eskiden olsa seni bu yalanın yüzünden biraz uyarıcı bir şekilde okşaya bilirdim. Ama artık öyle şeyler ile uğraşmıyorum. Sonuçta 3 bebek annesiyim ve bu davranışım bir anneye yakışmaz."

Banu hala şaşkın bir şekilde bana bakmaya devam ederken "Vay be," dedi bakışları hayranlığa kaymaya başladığında. "Annelik seni gerçekten çok değiştirmiş." demesi ile, biraz ileride oturan Yakut "Evet canım. Annelik insanı iyi yönde değiştirir. Ama bence sen o işlerden uzak dur derim. Sonuçta senin gibi birinin anne olması demek, o çocuğa çok yazık olacak demek." dedi. Yakut'un söyledikleri ile Banu'nun yüz şekli bir anda değişmeye başladığında, Banu ile olan ilk konuşmamız beynimin en kuytu köşelerinden dışarı dogru çıkmaya başladı. O zamanda annelik konusu açıldığında, şuanda yüzünde ama en çokta gözlerinin içine işleyen o acıyı görmüştüm.

Aşk-ı  Hicrân Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin