FIRÇA İZİ

X-8

( Medya Eda, Sude, Dilara)

Eve geldiğimde poşetleri mutfağa bırakıp salona geçtim. Salonda bir oraya bir buraya misali dönüp duruyorken aklımda mesaj yazan kişi vardı bu durumdan korkmalımıydım? Telefonumu elime alıp sitresle çevirmeye başladığımda aklıma düşün fikirle kendimi koltuğa atıp telefonun kilidini açtım. Hızlıca whatsappa girip numaranın kime ait olduğuna baktım. Engeli kaldırmışdım ve 'k' diye kaydetmişdim. Profiline tıkladığımda siyahla kaplı bir resim karşıladı beni of kimsin sen. Profilden çıktığımda çevrimiçi olmuşdu ve yazıyor...
Ben nası anladı iki dakikada diye düşünürken mesaj sesi salonu doldurmuşdu bile.

• " Siyah severim."
Allah'ım psikopatmıdır nedir ne yazıcam ben şimdi.
Biraz düşünüp yazmaya başladığımda aynı zamanda tedirgindim sanırım korkuyordum.
• " Kimsin sen ne istiyorsun benden?"

• " Uslu kız olup sözlerimi dinlemeni."

• " Kim olduğunu bile bilmediğim birinin sözünü neden dinliyecekmişim?"

• " Kim olduğumun bir önemi yok. İstesende istemesende benim dediklerim olacak aski taktirde bedel ödetirim."

• " Ya sen ne saçmalıyorsun hastamısın? Rahatsız etme beni yoksa polise giderim."

• " Seni rahatsız etmiyorum. Tek istediğim iyi olman ama yinede polise giderim diyorsan rahatsız etmek neymiş o zaman görürsün. Bir daha numaram engellenmeyecek beni sinirlendirme pişman olursun."

• " Ya sen kendini ne sanıyorsun. Senden korkmuyorum elinden geleni ardına koyma."

Kullanıcı engellendi.
Oh olsun engelledim işte gerizekalı birde tehtit ediyor ne kadar korksamda kormuyormuş gibi görünmek zorundaydım. Ya gelirse seni pişman ederim derken neyi kastetdi acaba. Düşünceler beynimi kemirirken bende tırnaklarımı kemiriyordum.

Kapıdan tıkırtılar geldiğinde korkuyla yerimde zıpladım. Kalp atışlarım yükselirken hava kararmışdı ve evin ışıkları yanmadığından hiçbirşey göremiyordum. Neden yakmadıysam?
Masanın üzerindeki vazoyu alıp koridora doğru yürüdüm yavaşca odada süzükürken karşıdan gelen tek ses ayak sesleriydi yavaş ve korkutucuydu yüzüm ter içinde kaldığında korkudan altıma edecektim. Çarptığım bedenle birlikte çığlık atmaya başladığımda bedenin sahibide çığlık atıyordu. İkimizde bağırıştığımızda koridorun ışığı yandı aniden.

" Kızım manyakmısın altıma sıçtım korkudan alacakaranlık niye yaşatıyon bize yaksana ışıkları." Eda'yı karşımda gördüğümde rahat bir nefes aldım. Elimde ve hala havada duran vazoyu yere bırakıp salona geçtim.
" Ya ne biliyim dalmışım öyle yakmak gelmedi aklıma sen niye hırsız gibi giriyon içeriye asıl ben korkudan altıma ettim."

" Ne biliyim uyumuşsundur belki dedim o yüzden sessiz girdim." Kendimi salondaki koltuğa atıp Eda'ya göz devirdiğimde.
" Ne uyması ya düşünmekten gözüme uykumu giriyor sanki."

" Duha yeter artık tamam abartma bitti gitti işte."
Hı sen öyle san adam sabahtan beri mesaj atıyo saf kuzenim benim. Bu olanları Eda'ya söyleyip onu teleşlandırmayacaktım zaten yeterince endişeleniyordu benim için birde bunu söyleyip canını sıkamazdım. Omuz silkip " Haklısın tamam." Dediğimde geçiştirmişdim sadece.

" Haklıyım tabi." Diyip mutfağa yürümeye başladığında aynı anda benimle konuşuyordu. Telefonumu elime alıp mesajlara baktım ama hareket yokdu belkide anlamışdır yanlış yaptığını pişman olmuşdur. Ben kendimi avutmaya çalışırken Eda bağırınca telefonu bırakıp yanına gittim.
" Sen beni dinliyormusun?"

" Yoo." Dediğimde otuziki diş güldüm.
Kafama salatalığı attığında gülüşüm yerini sinirin gerginliğe bırakmışdı.
" Al sana yoo."

" O salatalık varya."

" Eeee!" Eda gözlerini kısıp ellerini beline koyduğunda gülmemek için dudaklarımı bastırdım.

" Hormonlu be yeme." Dediğimde afallamış olacakki salak salak yüzüme baktı.
" Sensin hormonlu." Söylediği karşısında göz devirip 'yav he he' bakışı attım ve sandalyeye oturdum.
Ağızıma bir tane salatalık atıp Eda'ya baktım. Babasından para isteyecek çozuk modunda bana bakıyordu. Gözlerimi kısıp dudaklarımı birbirine bastırdım.
" Söyle."

" Benmi?"

" Yok hıyar. Sen tabi başka birimi var evde."
Kısa bir kahkaha atıp eski ciddiyetine geri dödüğünde söyleyeceği şeyi merakla bekliyordum.

" Şey yarın biyerlere gidelimmi? Eğlenelim biraz ne dersin?"

" Bilmem nerden çıktı şimdi bu?"

" Ya of rol yapamıycam yarın akşam Batu bir parti veriyor ve özellikle seni çağırdı resmen yalvardı bende başımdan salmak içi söz vermiş bulundum. Seni götüreceğime dair."

" Naptın naptınn!!"

Bir sürpriz yapıp yeni bölümüde yayınlamaya karar verdim ne kadar çabuk o kadar iyi değilmi?