Vallahi yalvarmaktan bıktım ama ben ya. Lütfen ama lütfen tüm okuyanlardan bana sadece bir saniyelerini ayırıpta Vote'a basmalarını istiyorum. Çok zor birşey olmamalı bu.
Çok önemli bir diğer NOT;
Bu arada birkaç bölüm önce Moonri'nin Amerika'da kullandığı ismin Mabel olduğunu yazmıştım. Fakat Mabel ismi bana biraz itici geldi. Bu yüzden değiştirip Mari yapmaya karar verdim. Mari yine yazıldığı gibi okunuyor, Meri değil yani.
Unutmayın Mari!
#######
Aradan geçen aylar sonra herşey yerli yerine oturmuştu bile. Sahte sevgili işi çoktan tarihe karışmıştı hatta hayranların bunu unuttuğunu bile düşünüyordum.
Yixing, tüm cesaretini toplamış ve ne kadar itiraz etsem bile MID promosyonu öncesi herşeyi grubuna, menejerine ve daha da önemlisi babama açıklamıştı. Korktuğum gibi olmamış Luhan ve Yixing yine eskisi gibi devam etmişler, arkadaşlıklarına birşey olmasına izin vermemişlerdi. Ve Luhan aramızdakileri üyelere söylemişti. Ne zaman ve nasıl başladığına dair gerekli gereksiz uzunca bir konuşma yapmıştı. Tabi bir insan boş boğazlı olursa başına herşey gelirdi. Eh, bizdeki şansa bak ki Luhan ilan-ı aşk ederken babamın aniden ortaya çıkmasıyla ikimizde şok geçirmiş ve herşeyi açıklamak zorunda kalmıştık. Çok şükür ki, kızgınlığı ve öfkesi sadece birkaç ay sürmüş ve sonunda ilişkimize karşı çıkmak yerine kabul etmişti. Fakat bu işi fanlara duyurmak için henüz erken olduğunu söyleyip durmuştu.
Ve asıl önemli olan konu ise, babam annemin o dırdırlarına dayanamamış ve basına kızının Amerika'dan döndüğünü söyleyip beni tanıtmıştı. Açıkcası buna hiçte memnun olduğumu söyleyemeyecektim. Kim olduğumu açıklamadan önce üniversite hayatım oldukça sakin ve mutlu bir şekilde geçiyordu. Hayatımda edindiğim tek dost olan Park Minah'ı neredeyse ona yalan söylediğim için kaybediyordum. Neyse ki aramızı düzeltmiş ve hayranı olduğu F(x) ile onu tanıştırmayı başarmıştım. Tabi üyelerle çekindiği resimi sosyal ağlara dağıtması üzerine tüm okul üzerime gelmiş ve onlarda hayranı oldukları grupla fotoğraf çekilmek istediklerini söylemişlerdi. Hatta kızlardan biri Luhan'la özel olarak çekilmek istediğini söyleyince elinde tuttuğu kamerasını kafasında parçalamak geçmişti içimden.
Cidden, Luhan'ın senle resim çekilmesine izin verir miyim acaba?
Park Minah, Luhan ile aramdakileri biliyordu. Ve benim hayranları yüzünden geçirdiğim sinir krizlerine gülüp geçiyordu sadece. İşte, bu da böyle bir arkadaştı.
Zhang Yixing, bana olan duyguları hala varmıydı pek emin değildim ama arada bakışlarını yakalıyor ve hiç görmemiş gibi yapıyordum. Onu, istediği şekilde sevemeyeceğimi artık biliyordu.
Ve grup Overdose ile artık ne kadar olduğunu bile unutmuştum, bilmem kaçıncı ödüllerini almak için yeniden Çin'e gidip gelmişlerdi. Yaklaşık 1 hafta sonra verecekleri ilk konserleri için oldukça sıkı çalışıyorlar ve bir saniye olsun ara vermiyorlardı. İlk solo konserleri olacakları için heyecanlılardı ama Minah ile ben onlardan çok daha heyecanlıydık. Yaklaşık bir hafta önce elimize ulaşan Kulis kartlarımızı bir an olsun yanımızdan ayırmıyorduk.
" Aldığımız tavuk sence yetecek mi? "
" 8 paket tavuk mu? Umarım yeter. "
En son onlara tavuk aldığım da 7 paketin az olduğu konusunda hayıflanıp durmuşlardı. Bu yüzden artı bir paket daha almaya karar vermiştim.
Maço Bambi, giydiğim kısa, hemde oldukça kısa olan şortuma laf eder mi tam olarak emin olamasam da içimde bir tedirginlikle pratik odasına yürümeye devam ettik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oh, My Daughter! (✓)
FanfictionÇin mitolojisinde " Kaderin Kırmızı İpi " adında bir inanış vardır. İnanışa göre; Tanrı her insanın ayak bileğine kırmızı bir ip takar ve kaderleri birleşecek olan insanları bu ipler sayesinde birbirlerine bağlarmış. Bu ip esner, kördüğüm olur ama a...