İtalik şekilde yazılanların Çince olduğunu söylememe gerek yok artık, değil mi?
●
" MoonMoon, sevgilinden nasıl izin aldın merak ediyorum. "
Minah gülerek bavulunu arabanın bagajına, hemen benimkinin yanına düzenli bir şekilde yerleştirirken sordu.
Nasıl mi izin almıştım? Elbette zor olmuştu. Hemde oldukça zor.
" Kısa şeyler giymeyeceğime ve onlar gelene kadar denize girmeyeceğime söz verdim. "
Bagaj kapısını hızlı bir şekilde kapadıktan sonra babamın üniversite hediyesi olarak aldığı Mini Cooper'ıma atladım. Luhan'ın da nasıl araba kullandığımı biran önce görmesini istiyordum.
" Sen ciddisin değil mi? "
" Elbette ciddiyim. Bambinin bu kadar maço biri olacağını bilseydim ona aşık olmazdım. "
Minah hemen yanımda bir kahkaha patlattı. Benden böyle bir itirafı ilk defa duymuştu. Şaşkın olması gerekirdi, kahkaha atması değil. Bunu Luhan'a bile söylememiştim daha. Gerçi onunda bana itiraf ettiği söylenemezdi ya...
" Luhan oppa cidden göründüğü gibi biri değil. "
" Park Minah, sevgilime Oppa deme. "
Minah yeni bir kahkaha krizine girerken bende kemerimi bağlayarak arabayı çalıştırdım. Yola çıkmadan önce kurduğumuz GPS' in bir işe yaraması için dua ediyor ve umarım kaybolmayız diye düşünüyordum.
" Ya, Lee Moonri! Düşünsene siz evlendikten sonra neler olacağını. "
" Ne? Evlendikten sonra? "
Evlenmeyi bir kez bile aklından geçirmeyen birine bu fikri soktuğun için teşekkürler Park Minah bakışı yolladım ona. Fakat çokta farkettiği söylenemezdi.
" Açıkcası herşeye karışacağını düşünüyorum. Ve bir röportajlarında Lu-ge'nin ev işlerinde ve yemek yapmada berbat olduğunu okudum. Yani, işin oldukça zor. "
" Park Minah, çok fazla konuşuyorsun. "
Yola odaklanmaya çalışsam da aklıma soktuğu bu fikirle bütün dikkatimi dağıtmıştı.
" Ne? Doğruları söylüyorum burada. Sevgilin 25 yaşında Moon. Evliliği düşünmeye başladığını anlayabiliyorum. "
Kısa bir süre ona dikkatle baktığımda oldukça ciddi olduğunu gördüm. Tanrım, ben daha 20 yaşındaydım ve evlenmek için elbette çok gençtim. Ve Luhan'ın da önünde oldukça uzun ve başarılı olması gereken bir kariyer vardı. Yani evlilik işi en az bir 10 sene bekleyecekti, evet.
" Lu-ge'nin uzun bir süre bekleyeceğini düşünmüyorum, sende düşünme. O Çinli bir erkek Moon. Erkenden evlenip yuva kurmak isteyecek. Ve bu saatten sonra yeni bir aday bulmak için uğraşmakla zaman harcamak yerine elindekini değerlendirir diye düşünüyorum. "
" NE? "
Hala yola odaklamaya çalışarak Minah'a bir bakış daha attım. Gülmemek için kendini sıktığını görünce koluna sertçe vurdum.
" Park Minah, benimle dalga geçme. "
" Tamam, sonlara doğru işi şakaya vurdum ama Moon ciddiyim. Luhan oppa 30'una gelmeden evlenmek isteyecek. Ve senin önünde hazırlaman için sadece 5 senen var. "
" Park Minah, Luhan'a oppa demekten vazgeç. "
" Söylediklerimi duymuyor musun? "
Minah hayret içinde olduğunu belli eder bir ses tonuyla konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oh, My Daughter! (✓)
FanfictionÇin mitolojisinde " Kaderin Kırmızı İpi " adında bir inanış vardır. İnanışa göre; Tanrı her insanın ayak bileğine kırmızı bir ip takar ve kaderleri birleşecek olan insanları bu ipler sayesinde birbirlerine bağlarmış. Bu ip esner, kördüğüm olur ama a...