"Hadi bakalım Defne, dökül." Masada karşımda oturan anneme baktım. Sıçmıştım yemin ederim.
Ben uyurken telefonumu almış. Şifresini nasıl öğrendi bilmiyorum ama bütün mesajlarımı da okumuş. Burak'la olan konuşmalarım arşivdeydi, onları bulmamış ancak Hazal'la konuşmalarımı okumuş.
Konuşmalar en son hatırladığım kadarıyla şöyle;
Defne: lannnn hazal
Defne: hatırladım her şeyi
Defne: seni de hatırlıyom
Defne: burak'ı falan da hatırlıyom
Hazal: NE
Hazal: YAŞASINNNNNN
İşte böyle, kısacık bir konuşma. Ancak annem cin gibi bir kadın. Bu yüzden oradaki Burak kelimesi gözünden kaçmamış.
"Neyi döküleyim anne?" Yavru kedi gibi sinmiştim. Annem sinirlendiğinde... Cidden o halini görmek istemezdiniz. Ne desem bilemiyordum.
"Öncelikle, hafızanın geri gelmesini, buna rağmen bana rol yapmandan başlayalım," dedi annem oturduğu yere iyice yayılırken. "Sonra Çanakkale'den neden erken döndüğüne geçeriz. Sonra da bu Burak'ın kim olduğuna. Anlatacak mısın?"
Başımı aşağı yukarı salladım. Annemin bilmeye hakkı vardı. Eğer anlatmazsam, telefonumu alır, 853 yıl geri vermezdi.
"Rol yaptım çünkü beni soru yağmuruna tutacağını biliyordum. Çanakkale'den erken döndüm çünkü moralim bozuldu, bir sürü olay yaşadım. Ve Burak..." Annemin tek kaşı havaya kalktı. "Onun kim olduğunu ben de bilmiyorum."
"Nasıl yani kız?" Annemin tepkisi gülmeme neden olmuştu.
"Bilmiyorum anne. Yılbaşı gecesi gizli numaradan aradı. Sonra biraz konuştuk. Biraz değil aslında, beş ay konuştuk."
"Defne, bu hiç doğru bir davranış değil. Kimmiş, neymiş, kaç yaşındaymış, öğrenebildin mi?" Başımı aşağı yukarı salladım.
"Adı Burak. 19 yaşındaymış, bizden başka bir lisede okuyor sanırım. Gittiği dershaneyi falan da biliyorum ama onu bir türlü bulamıyorum." Annem gözlerini devirdi.
"Sen böyle her söylenene inanıyor musun? Belki seni kandırdı?" Başımı 'hayır' anlamında sallarken annem gözlerini pörtletti.
"Hayır anne, çünkü çevremdeki çoğu insan onu tanıyor."
"Bak, Defne. Bu çocukla konuşmanı istemiyorum. Hem, sen daha bacak kadarsın kız!" Güldüm.
"Anne, bulmam lazım," dedim boğuk bir sesle. "Bulamazsam ölürüm."
"Pekala, bu seferlik buna göz yumuyorum. Çünkü biz de babanla bu şekilde evlendik." Ağzım 'o' şeklini alırken annem sandalyede biraz dikleşti. "Bizim zamanımızda öyle mesaj falan yoktu. Baban en yakın arkadaşıma, bana vermesi için mektup vermiş. Lale de bana getirdi mektubu. İlk zamanlar kim olduğunu bilmiyordum. Lale de söylemiyordu. Ama o kadar güzel şeyler yazmış ki anlatamam sana. İlan-ı aşk. Ben de tam senin yaşındaydım o zamanlar. Belki bir, iki yaş büyük olabilirim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizli Numara (Düzenleniyor)
HumorSerinin ilk kitabıdır. 16.08.2018 - Mizah'ta 1. - Kitap düzenleniyor. Defne, hayatının yeni yılda da aynı mükemmel sıkıcılıkla ilerleyeceğini düşünüyordu. Ama bilebilir miydi bir gizli numara tarafından aranacağını? Kim olduğunu bilmiyordu, ama b...