Gizli Numara (Düzenleniyor)

4.0

Sarhoşluğum...

Böyle başladığıma bakma, hayatta edebi şeyler yazmayı beceremem. Aslında böyle bir yazıyı yüzyüze geldiğimiz günün akşamı yazmayı düşünüyordum. Hatta yazdım bile onu. Ama çok emin değilim sana okutma konusunda.

Eee, naber? Valla baban nasıl şeyler yazdı bilmiyorum ama sen benden bunu istediğine göre çitayı Mars'a falan taşımış olmalı. Bu yüzden benden öyle şaşalı cümleler bekleme.

Yılbaşı gecesi sana yazdım. Minicik bir pişmanlık bile duymadım buna, biliyor musun? Aksine iyi ki yazmışım. Bir sürü olay yaşadık. Disiplin suçu bile işledik ama hepsine iyi ki diyorum. Sen benim hayatımdaki iyi ki'msin.

Sana söylemedim ama, bir aralar seni öyle kaydetmiştim. İyi ki'm. Bazen çok gıcık olabiliyorsun ama seviyoruz, mecbur katlanacağız n'apalım. Senden daha değerli bir şeyim yok benim. Sana doyamıyorum, müptelayım.

Işığım...

O gün nasıl kafayı yediğimi sana anlatamam. Gelip bana "Defne kaza geçirdi," dediklerinde kafamı duvara sürtmek istedim. Aklım gitti, nefesim gitti. Meğer nefesim senmişsin benim!

Oha, çok edebi oldu.

Böyle işte.

O tatlı yüzünü kimse görmesin diye ağzını yüzünü dağıtasım var. Ama kıyamıyorum.

Ne ara böyle oldu inan hiç anlamadım. Sen benim kendimi bulduğum yersin, canıma can katanımsın. Önceden hiç böyle değildim. Soru sorulduğunda bile insanların kalbini kırardım. Sinirlendiğimde etrafı yıkardım, insanları zayıf noktalarından vururdum... Değiştirdin beni.

Küçüğüm...

Arkadaşlarım bile bana bakıp "Bu kız sana iyi geliyor, elin yüzün açılmış," diyorlar. Önceden gözüm dönmüş meğer, herkes değersizmiş benim için.

Sana yazarkenki amacım da öyle aşık olmak falan değildi, baştan söyleyeyim. Konuşurum, canım sıkılırsa numaramı değiştiririm diye düşünmüştüm. Ama canım sıkıldığında tekmeyi basacağım biri olmadın. Bugünüm oldun, yarınım oldun, yaram oldun...

Biz bu işi böyle halledemeyeceğiz Defne. Mecbur eski usül yapacağız. Gel kaçalım. Her gün salçalı ekmek yeriz.

Şaka şaka.

Çiçeğim...

Sen benim yerde bulduğum gökyüzümsün. Uçsuz bucaksızsın, ama yetmiyorsun bana.

Güzelim,

Az kaldı.

Yuh, harbiden yazmış. Babamın mektubundan daha iyi. Baba, kızın aşık oldu, hiç görmediği birine.

Son cümleyi tekrar okudum. Az kaldı. Neye az kalmıştı ki?

Yatağıma yatınca eridiğimi hissettim. Ah, bu nasıl bir duygu? İyice aşk sarhoşu oldum. Ben Burak'a aşık mı olmuştum şimdi?

Annem odaya dalınca şaşkın gözlerle ona baktım. "Anne, ödümü kopardın!"

"Ben Derya Teyze'nle buluşmaya gidiyorum. Sen de dışarı çıkarsan bana haber ver." Başımı aşağı yukarı salladım. Dışarı çıkacağım hiçbir arkadaşım yoktu. Hazal'la da çıkamazdım çünkü annesi hep dışarı çıkmasına izin vermiyordu.