4.6

51.2K 3.3K 108
                                    

"Betül?"

"Siz tanışıyor musunuz?" Yağız hiçbir şey anlamamış gibi bana bakıyordu. Haklı çocuk, ben de hiçbir şey anlamadım.

Orospu, sen daha dün Umut'la çıkmıyor muydun? Ayrıldılar mı, yoksa Betül iki kişiyi birden mi idare ediyordu, bilmiyordum.

"Defne?" Betül de benimle aynı şaşkınlığı taşıyordu. Sanırım Yağız'la tanıştığımızı düşünmemişti. "Sen ne arıyorsun burada?" Bu soru bile kendini ele vermeye yetiyordu.

"Yağız çağırdı beni. Hem köpeklerimiz tanışacaktı, hem de ben seninle tanışacaktım..." Güldüm. "Umarım Fındık da senin köpeğinle tanışık falan çıkmaz."

"Ne oluyor ya, hiçbir şey anlayamıyorum." Yağız bir Betül'e bir bana bakarken ne diyeceğimi bilmiyordum. Ne diyebilirdim ki?

"Betül, bir tuvalete gelir misin benimle?" dedim Betül'e göz kırparken. İkimiz de ortadaki gerilimi Yağız'ın anlamaması için rol yapıyorduk ancak Yağız çoktan anlamıştı.

Betül başını aşağı yukarı sallayınca birlikte tuvalete geldik. Ona en kızgın bakışlarımı gönderirken ne yapacağımı bilmiyordum. "Ben tuvalete gireceğim, bir yere ayrılma." Betül 'tamam' anlamında başını salladı. Tuvalete girip klozetin üstüne oturdum ve telefonumu çıkarttım. Allahım, ne yapacaktım ya? Söylesem ayrı dert, söylemesem ayrı dert.

Whatsapp'a girip Burak'a yazdım.

Defne: burak

Defne: yardım lazım

Burak: yine ne yaptın?

Defne: ya off

Defne: bir şeye şahit oldum ama yarım yamalak

Defne: doğrusunu bilmiyorum

Burak: anlat ne oldu

Defne: bir arkadaşımın sevgilisi olduğunu biliyordum

Defne: ama şimdi başka bir sevgilisi var

Defne: off kulağa çok mantıklı geliyor ama mantıksız aslında

Burak: o sevgilisiyle çıkıyor muymuş hala?

Burak: ayrıldıysa bir sorun olacağını düşünmüyorum

Defne: bilmiyorum

Defne: ne yapacağım?

Burak: bak

Burak: önce gidip onunla ilişkisi devam ediyor muymuş onu sor

Burak: zaten bakışlarından yalan söyleyip söylemediğini şıp diye anlarsın

Burak: eğer ilişkisi devam etmiyorsa bir sorun yok

Burak: ama ilişkisi devam ediyorsa kimseye duyurma sakın

Burak: zaten senin öğrendiğini bildiği için diken üstünde olacaktır

Burak: ve ikisinden biriyle ilişkisine devam edecektir

Burak: ayrıca... kim bu?

Defne: sonra söylerim

Defne: teşekkür ederim

Telefonu cebime koydum ve tuvaletten çıkıp Betül'ün karşısında durdum. "Umut'la ayrıldınız mı?" Betül cevap vermedi. Betül, iğrençsin ya. Bağırdım. "Ayrıldınız mı dedim!"

"Kahretsin, hayır! Ayrılmadık! Ayrılamıyorum o pislikten!" Gözlerim fal taşı gibi açıldı. "Ne demek ayrılamıyorum?"

"Bırakmıyor! Çıkma sebebim de beni tehdit etmesiydi zaten. Saçma salak, kıroca şeyler söylüyor. Beni tehdit ediyor, yapışıyor, her dediğini yaptırıyor!"

"Ne? Betül bu ciddi bir durum. Ailene anlattın mı?" Betül başını sağa sola salladı. "Ama o gün... Kafedeyken mutlu görünüyordunuz?"

"Bana öyle davranmamı söylüyor. Diğer insanlara bir şeyi belli edersem babama her şeyi anlatırmış."

"Neyi?" Betül beni birden itti. "Her şeye burnunu sokma, tamam mı Defne? Cidden hiçbiriniz beni anlamıyorsunuz."

"Betül, mide öz suyumu ağzıma getirdin. Madem ayrılamıyorsun, neden Yağız'ın duygularıyla oynuyorsun?" Çok bağırmıştım.

"Sana ne? Ha, sana ne? Bunu sorması gereken kişi sen misin? Bir siktirin gidin ya!" Betül birden tuvaletten çıkınca aynada kendimle bakıştım.

Yeniden telefonumu çıkardım ve Burak'a mesaj yazdım.

Defne: o kişi betül

Defne: ve tam bir geri zekalı.

Gizli Numara (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin