32. Bölüm

14.7K 807 47
                                    

Merhabaaa😆😆😆

********************************

Zümrüt Mirhan' ı işe uğurladıktan sonra koşa koşa odasına çıkmıştı. Bunu yapmazsa ömür billah rahat uyku uyuyamazdı. Odasına girer girmez sabah yatağın üzerine bıraktığı telefonunu eline aldı ve kendini ikinci büyük aşkı olan yatağının üzerine bıraktı. Açtığı telefonundan hemen Gizem' in numarasını çevirdi ve biraz merakla biraz da heyecanla karşı tarafın açmasını bekledi ama büyük ihtimalle hâlâ uyuyan çok sevgili arkadaşı telefona cevap vermedi. Israrla aramalarına devam eden Zümrüt sonunda 8. aramasında  amacına ulaştı. 

" Ne var lan, ne var?"

" Kibarlığın gözlerimi yaşarttı Gizem, kalksana kızım kış uykusuna mı yatıyorsun? Öğlen olacak neredeyse."

" Kızım senin ilgilenmen  gereken bir kocan yok mu, gidip onunla ilgilensende bende uykuma kaldığım yerden devam etsem. Hadi bak çok güzel bir rüya görüyordum, bütün abilerim evleniyordu, hadi kızım hadi."

" Peki sen bilirsin, bende konağa gelecek yeni gelini başka zaman anlatırım, tabi vaktim olursa."

Yüzünde bilmiş bir ifadeyle karşı taraftan gelecek tepkiyi bekledi. Gizem yapacaklarını sonuna kadar hak ediyordu. Beklediği tepkiyi karşı taraftan gelen seslerle alan Zümrüt' ün yüzündeki gülümseme genişledi.

" Yeni gelin derken?" Gizem' in sesine bile yansıyan şaşkınlık ve endişe dolu duyguları Zümrüt' e zevk veriyordu.

Zümrüt telefonda olayları özet geçerek kısaca Gizem' e anlattı. " İşte babam da kıza sahip çıktı sağolsun, gelin alırım dedi dün gece."

" Yaaa"

" Yaaa" Gizem' in kısık çıkan sesine karşın Zümrüt' ün sesi aldığı intikam ile oldukça neşeli çıkıyordu.

"Pe...peki kime alacakmış kızı?" Sonunda beklediği soruyu soran arkadaşı ile yüz yüze konuşmadığı için hem mutlu hem de meraklıydı. Mutluydu çünkü Zümrüt' ün yüzüne yansıyan duygularını anlayabilirdi, meraklıydı çünkü Gizem' in şuan ki surat ifadesini görmek için çıldırıyordu.

" Valla o konu henüz konuşulmadı ama Mehmet dakika farkıylada olsa daha büyük, sanırım onunla evlendirirler." Zümrüt' ün normal çıkan sesine karşın Gizem odasında çoktan ayaklanmış odasının ortasında dört dönüyordu. Ne demek Mehmet ile evlendirmek, olmaz o iş.

" Mehmet olmaz ki."

Zümrüt' ün aradığı fırsat ayağına kadar gelmişti, kaşları çoktan havaya kalkmış, dudaklarında hınzır bir gülümseme oluşmuştu.
" Niye olmasın canım, onu bağlayan mı var sanki."

" Vardır belki, ne biliyorsunuz, sordunuz mu?" Gizem' in hiddetle çıkan sesine karşı kahkaha atmamak için zor tutuyordu kendini.

" Canım bizim Mehmet' i bilmiyor musun sanki, ciddi bir ilişki yaşayamaz o, yaşasada hemen söyler zaten. Şimdiye kadar öyle bir şey söylemediğine göre..."

" Hmm, şey... Ben seni sonra arasam olur mu Zümrüt? "

" Olur tabi canım hadi görüşürüz."

Zümrüt telefonu kapatır kapatmaz kahkahasını saldı ancak aklına gelen şeyle hemen yattığı yerden fırladı ve bir kat aşağıdaki Mehmet' in odasına adeta uçtu. Sessizce açtığı kapıyı yine sessizce kapatıp Mehmet' in sabah şarja taktığı telefonuna ilerledi ve şifresini bildiği telefonu hemen açarak önce tüm numaraları karta kaydetti ve tekrar kapatıp telefonun ekranı üstte duracak şekilde zemine indirdi. Böyle bir şey yapacağı aklına bile gelmezdi ama onlar bunu çoktan hak etmişlerdi. Çıplak ayaklarıyla yapamayacağı için dolabın yanında duran, Mehmet' in yeni boyanmış taş gibi ayakkabısını gözüne kestirdi ve alıp ucundan tutarak telefonun ekranını kullanılmayacak hale getirdi. Ayakkabıyı aldığı yere bıraktıktan sonra artık kullanılamayacak durumda olan telefonu yerden alıp tekrar şarja taktı ve kablosundan  tutarak onu yatağın arkasına doğru atıverdi. Tüm bunları yaparken bir kulağı dışarıda olan Zümrüt amacına ulaşmanın verdiği zaferle tekrar odasına döndü.

Küçük Şeytan (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin