Zeynep, Ali'yi aldığı gibi arabayla son hız gidiyordu. Zeynep, Ali'ye:
-"Her şey geçecek Ali. İyi olacaksın" diyerek moral veriyordu. Ali ise cevap veremiyordu. Belki de ölmüştü. Belki de son anlarını yaşıyordu.Zeynep bu fikri düşününce daha da hızlandı. Ölümle birlikte aklına Umut ve Aslı geldi. İkisi de feci şekilde ölmüştü. İkisi de son anlarında Zeynep'i görmüştü. Zeynep bunları düşündükçe daha da kötü oluyordu.
Arabanın camlarını açtı. Dışarısı soğuktu. Ali'nin bundan etkilenmemesi için sadece sürücü camının yarısını açmıştı. Temiz hava az da olsa rahatlatıyordu.
Zeynep yolda giderken trafik yoktu. Yeni yılın ilk saatinde herkes evindeydi. Huzurluydu. Dışarda neredeyse yok denecek kadar az araba vardı.
Zeynep trafiğin olmamasından yararlanıp Ali'yi hastaneye getirmişti. Hastanenin önüne geldiğinde arabasından indi ve koşarak hastanenin içine girip:
-"Yardım edin! Biri lütfen yardım etsin!" diye bağırdı.Ve yanına 3-4 tane hemşire mi doktor mu olduğunu kestiremediği kişi gelmişti. Zeynep onlarla birlikte dışarı çıkıp arabasına gitti. Ali'yi gösterdi.
İçlerinden doktor olan:
-"Çabucak sedyeyi getirin!" diye bağırdı. İki kişi yanlarından ayrılıp sedyeyi getirdi.Bu sırada doktor, Ali'nin nabzını kontrol etti ve:
-"Nabzı yavaş atıyor. İpek hanıma haber verin. Ameliyathaneyi hazırlasın" diyerek yanındaki diğer hemşireyi de göndermişti.Bu sırada sedye geldi. Ali'yi sedyeye bindirip hızlıca ameliyathaneye götürdüler. Bu sırada doktor, Zeynep'e:
-"Nasıl oldu?" diye sordu.Zeynep titreyen sesiyle:
-"Odaya girdiğimde sırtına bıçak saplanmıştı."Doktor devam etti:
-"Bıçak nerde şimdi?" dedi.Zeynep korkarak:
-"Çıkardık." dedi.Doktor yüzünü ekşitip:
-"Ela sen kadınla kal." dedi. Ve ameliyathaneye girdiler.Ela denen hemşire, Zeynep'e:
-"Siz burda bekleyin. Ben hemen geliyorum" dedi.Zeynep bir şey demeden hemşire gitmişti. Zeynep ise kendini biraz daha iyi hissediyordu. Ali kurtulursa daha iyi olacaktı. Ama Ali kurtulmazsa...
5 dakika sonra elinde bir kaç belgeyle hemşire tekrar gelmişti. Ve:
-"Hanımefendi sizin bir şeyiniz var mı?" diye sordu.Zeynep ise:
-"Bana hiçbir şey olmadı. Biz Ali ile fakülteden arkadaşız. Bu gece bir parti vardı. Odaya çıktık. Ve Ali'nin bıçaklanmış halde yatakta yattığını gördük."Ela hemşire, Zeynep'in 'gördük' demesini fark etmişti:
-"Gördük? Kimle beraber?"Zeynep:
-"Arkadaşım Emre. Birazdan o da gelir. Parti sahibi." dedi.Ela hemşire yeniden:
-"Biraz sonra polisler de gelir. Burda bekleyin. Deniz ve İpek hanım ellerinden geleni yapacaktır." diyerek yanından ayrıldı.Zeynep ise polis sözcüğünü duyduğunda ne yapacağını bilemedi. Bir şey yapmasına gerek yoktu. Bildiği her şeyi anlatmıştı zaten hemşireye.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Partideki herkes dağıldıktan sonra sadece Başak ve Emre kalmıştı. Emre, Başak'a sinirlenmişti. Bu yüzden Başak bir şey diyemiyordu. Emre ise önce mutfaktan poşet aldı sonra da üst kata çıktı. Ali'nin bıçaklandığı odaya. Belki bir şey bulurum diye bir umut çıkmıştı.
Odaya girdiğinde yerdeki bıçağı gördü. Başak'ın çıkardığı bıçak. Bıçağı alıp poşete koydu. Başka İpucu bulur muyum diye aradı. Yatağın altına baktı. Abajura baktı. Perdeye baktı. Ama bir şey yoktu. Ta ki dolabı açana kadar.
![](https://img.wattpad.com/cover/138153106-288-k341065.jpg)