Bölüm 17 / Tatlı İstila

41.4K 2.3K 325
                                    

Aera'nın kalbini yerinden çıkaracak kadar hızlı atmasını sağlayan birkaç ateşli dakikadan sonra José kaşlarını çatarak geri çekildi. "Öyle durmaya devam mı edeceksin?"

Aera'nın yüzüyse bembeyaz olmuştu. Hareket edemiyordu. Kendini zorlayarak, "Bu.." dedi sessizce. "Öpüşmek mi oluyor?" Eteğini parmakları arasına alarak sıktı. İki yüz yıllık hayatında hiç bu kadar heyecanlanmamış ve böyle hissetmemişti.

José kadının yüzüne anlayışlı bir bakış attı. "Hoşuna gitti mi?"

Aera seslice yutkundu ama başını sallamayı da ihmal etmedi. Doğrusu çok çok fazla hoşuna gitmişti ve karnının altında sebepsiz karıncalanmalar hissediyordu. Ayrıca kalbinin bu kadar hızlı atması da anormaldi. Ellerinin titrediğini fark etti ancak belli etmemeye çalıştı. "Bu çok güzel bir şeymiş," dedi az önce José tarafından nazikçe öpülen dudaklarını ısırarak. "Değişik hissettiriyor. Ama nasıl yapacağımı bilmiyorum."

"Benim yaptığımı yap," dedikten hemen sonra José kadını yine yanaklarından kavradı ancak bu sefer yavaşça sırt üstü yatırdı. Aera'nın hızlı atan kalbini ve nabzını duyabiliyor aynı zamanda harika kokusunuda alabiliyordu. Ama şu an istediği ne kan ne de sevişmekti. Sadece onu kolları arasında tutmak istiyordu. Dudaklarını kadını ürkütmemek için nazikçe bastırdı ancak Aera José'ye fırsat vermeden diliyle adamın alt dudağına dokundu.

Gürültüyle inleyen kral daha sert kavradı Aera'nın dudaklarını. Acımasızca öpüyordu onu. Kadının dudakları kendininkilere tezat olarak sıcacıktı. José genelde vampir kadınlarla sevişmeyi sevdiğinden birinin sıcaklığını hissetmeyeli uzun zaman olmuştu.

Aera'nın tarafında işler o kadar basit değildi tabii ki. José az önce inlemişti. Acaba Aera diliyle o şeyi yaptığında adamın canını mı yakmıştı? Eli ayağına dolanıyordu. Ne yapacağını bilmiyordu. İnanılmaz zevk alıyordu ve itiraf etmek gerekirse çok hoşuna gidiyordu. Ama José'nin hoşlanması için ne yapacağı hakkında en ufak bir fikri yoktu.

Benim yaptığımı yap, demişti José. Aera ani bir dürtüyle adamın yanaklarını avuçladı ve aynı onun yaptığı gibi dudaklarını hareket ettirmeye başladı. Amacı José'ye zevk vermekken asıl aklını kaybeden kendisi olmuştu. Boğazından gelen iniltileri durduramıyordu. Daha fazlasını istiyor ve bir şeyler için sabırsızlanıyordu ama bu harika duygudan üstün başka bir şeyler olabilir miydi ki? Sonra aklına insanların ona anlattığı şeyler geldi. Kocalarının kadınlara yaptığı güzel şeyler... Şu an bunu yapıyor olmalıydılar! Ama sorun şuydu ki onlar evli değildi!

Hızla kendini geri çekerek José'yi göğsünden itti. Kendini öpüşmenin ateşine kaptırmış olan José Aera'nın yanına düştü. Aera bir süre nefes nefese kendine gelmeye çalışırken José onun nefesini dinledi.

"Biz-" dedi Aera utançtan yerin dibine girerek. "Biz bunu yapamayız. Bunu evli insanlar yapar."

"Kim demiş?" diye söylendi José dudaklarını yalayarak. "Kral benim. Kuralları ben koyarım."

"Ah bu çok utanç verici. Kimseye anlatma lütfen." Kendini yere atarak José'ye sırtını döndü ve elleriyle yüzünü kapattı. Ancak bundan bu kadar kolay kurtulacağını sanıyorsa yanılıyordu.

"Az önce alt tarafı öpüştük. Sanki yatmışız gibi konuşma -ki eğer öyle bir şey olursa bununla övünmen gerekir."

"Asla!" diye bağırırken Aera kıpkırmızı kesildiğini José'nin görmemesi için dua ediyordu. "Asla öyle bir şey olmayacak! Adi sapık! Aklından neler geçiyor?"

"Aklımdan geçen şeyleri yapsam şu an yanımda yatamazdın," diye mırıldandı José. Aera'nın duymayacağını düşünmüştü ama duymuştu.

"Ne?" diye sordu kadın ellerini yavaşça yüzünden çekerek. José dalgınca, "Aklımdakileri bilseydin diyorum. Yanımda değil altımda yatıyor olurdun." Söylediklerinin farkına varınca gözleri büyüdü. Yıllar sonra ilk kez dalgınca ve düşünmeden konuşmuştu. Ama tabii ki Aera sözlerini anlamadı.

"Ben anlamıyorum," dedi Aera kendinden utanarak. "Uyumam gerek." 

"Hava soğuk," derken José onu bir anda kendine çevirdi ve kafasını omzuna yatırdı. Kadının sıcak bedeni az önce yaşadıklarından dolayı alev almıştı ve José onu kendine iyice yapıştırdığı için anında pişman oldu.

"Yanında sopa mı taşıyorsun?" Aera biraz geri çekilerek bacaklarına batan sertliği aradı. Karanlıkta göremiyordu. Kaşlarını çatarak eliyle aşağıları yokladı ancak José bileğini o kadar sert kavradı ki elinde olmadan korktu.

"Sadece uyu tamam mı?" dedi boğuk ve sert bir sesle. Kadın başını kaldırarak José'nin yüzüne baktı ancak ilk gördüğü şeyler az önce onu başka diyarlara götüren dudaklarıydı. Hızla kafasını eğerek ellerini erkeğin göğsüne koydu. Kendini zorlayarak enteresan rüyalar gördüğü bir uykuya daldı.

José başını diğer tarafa çevirerek sakinleşmeyi denedi. Bir kolu uyuyan kadının omuzlarına sarılıydı. Diğer koluda Aera'nın belini kavrıyordu. Elleri yumruk olmuştu ve sürekli yutkunup duruyordu.

Yirmilik toy oğlanlar gibi hissediyordu. Az önce Aera tehlikeli araştırmasına devam etse her şey çok daha zorlaşabilirdi ki kadının yaramaz parmaklarını son anda durdurmuştu. Aera'yı bırakırsa kadın daha rahat ve sıcak uyuyabilirdi ama Tanrı biliyor ya José onu sonsuza kadar böyle tutmak istiyordu.

Böyle hissetmeyeli uzun yıllar olmuştu. En son nişanlısı Francis'e karşı yoğun duygular beslemişti ki onu da kendi elleriyle öldürdükten sonra iyice kötü bir adam olup çıkmıştı. Vampirler dışındaki kadınlara güvenemiyordu. Francis bir insandı ve şimdi Aera da bambaşka bir dünyadandı, periydi. Aynı hatayı bir kez daha yapmak istemiyordu. Aera'ya karşı duygular besliyordu ama bunlar kesinlikle aşk veya sevgiye benzer kız işi duygular değildi. Aera'nın bedeni ve kanı ilgisini çekiyordu sadece,  o kadar. Hem böyle aptal bir kadınla birlikte olması imkansızdı.

Bir vampir olarak uyumasına gerek yoktu, Ayda bir yada iki kez uyurdu sadece, o da beynini dinlendirmek içindi. Ama şimdi uyumayı her şeyden çok isterdi. Tüm gece boyunca Aera'nın yumuşak bedeni tarafından tatlı bir istilaya maruz kalacaktı.

Keşke onu kendi haline uyumaya bıraksaydı.

Olaylar biraz yavaş mı ilerliyor ne? :D Ya da bana öyle geldi bilemiyorum :D 16 bölüm geçmiş daha yeni yeni yakınlaşıyolar ya :D Böyle giderse 80. bölümde falan biter bu hikaye :D:D

Neyse, nerede bitireceğimi bilemediğimden öyle saçma sapan bi yerde kestim işte :D Bundan sonra daha çok yakınlaşacaklar söyliyim şimdiden :D Olaysız bi bölüm oldu, birkaç bölüm böyle sakin aşk kuşları havasında geçer muhtemelen :D Aklımdaki planlar değişmezse tabii ^^

İyi geceler, yorumlarınızı bekliyoruum :D

AeraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin