××
"Eylül, saçmalama!"
Toplanıp beni vazgeçirmek için uğraşan arkadaşlarımı umursamadan, çantamı omzuma taktım.
"Siz karışmayın. Ve sakın bakın, sakın Boran'a söylemeyeceksiniz, rica ediyorum."
"Ya başına bir şey gelirse? Biz de gelelim ya arkadan izleyelim bari, lütfen."
"Görüşürüz, öpüldünüz!"
Evden çıkıp taksiye binmiştim. Yapacağım şey biraz sakıncalıydı, Boran öğrenirse aramız fena bir şekilde bozulabilirdi ama söz konusu zaten oydu, belki birazcık ben. Leyla'nın abisiyle, ismi Utku'ydu, buluşmaya gidiyordum. Sezin ve Hande dışında normal olarak kimsenin haberi yoktu. İçimden bir ses Boran'la aramın bozulacağını bas bas bağırıyordu fakat onun için gidecektim. Ayrıca bana mesaj atmıştı, derdi ben de olabilirdim.
Telefonum çalmaya başladığında beklemeden cevapladım. Arayan Aslı'ydı.
"Neredesin geri zekalı?"
"Taksideyim canım arkadaşım. Ben de iyiyim sağ ol, sen nasılsın?"
"Hemen o taksiden iniyorsun senin ağzına fena tükürürüm. Çabuk."
Aslı, karışma istersen. Ben işim bitince gelirim yanına, hadi öptüm minnoşum."
Derin bir of çekti ve telefonun diğer ucundan bağırdı.
"Hemen o taksiden iniyorsun!"
"Hayır dediysem, hayır Aslı. Uzatma."
Telefonu kapatır kapatmaz şoföre aynadan baktım.
"Sağda beni indirir misiniz? Teşekkürler."
××
Aslı korkusundan dolayı, zaten sonradan düşününce saçma gelmişti, taksiden inmiş, yolumu çevirerek biraz dışarıda dolaşmıştım. Kendime birkaç parça bir şey almış, kızlar için de birkaç kutu, evet kutu, dondurma alıp eve geçmiştim.
Çığlık atarak bana değil de poşetlere sarıldıklarında gözlerimi devirerek odama girdim.
Kafayı Yemiş: Sevgilim, konuşmamız lazım
Bana Aşık Değilmiş: haydaa
bunun sonu iyi mi bitecek
hiç sevmiyorum bak bu konuşmaları
ama sevgilim demişsin
yani benden ayrılmayacaksın
ayrılacak olsan Boran derdin
ama benim ismim Boran yani Boran demen çok normal
ama ayrılacak olsan sevgilim demezsin
bismillahirrahmanirrahim
söyle hayatım
Kafayı Yemiş: şapşal mısın sen xlmsldmslfkkr
niye ayrılayım senden?
tövbeler olsun
öncelikle ağrın falan var mı, nasılsın
Bana Aşık Değilmiş: bir tanem, oturuyorum gayet iyiyim ama korkuyorum artık, söyler misin?
Kafayı Yemiş: ya bak şimdi
nolur bana kızma öncelikle, lütfen
şimdi şöyle
ben o günden sonra birazcık hırs yapmış olabilirim çünkü sana da söyledim, zarar gören sensen eğer her halükarda ben sinirlenirim
söylüyorum şimdi
bismillah
Leyla'nın abisiyle buluşmaya gidecektim
AMA GİDECEKTİM GİTMEDİM VALLAHİ
içim rahat etmedi yemin ederim
çok mu kızdın?
özür dilerim gerçekten
Boran?
cevap versene ya
konuşmayacak mısın benimle?
ya Boran gitmedim gerçekten seni düşündüğümden
özür dilerim
Yüzlerce binlerce mesajımın üzerine cevap vermemiş, aramalarımı da açmamıştı. Üstümü değiştirerek içeri gittiğimde koltuğa oturup müzik dinlemeye başladım. Kızların sorularına cevap vermemiş, kendimi dış dünyaya kapatmıştım resmen.
Dakikalar sonra bacağımdan dürtülmelerimle kulaklığımı çıkarmış, kızlara bakmıştım.
"Yarım saattir sesleniyoruz lan, enişte bey geldi."
Telefonumu kucağımdan fırlatarak kalktım ve koltuğun üzerinden resmen uçarak Boran'a doğru atlayıp boynuna sarıldım. Kollarını bana sıkıca sardığında gözlerimi kapattım.
"Benimle konuşmayacaksın sandım..."
Yüzünü geri çekilip beni öptüğünde, eş zamanlı olarak, "Seni seviyorum," dedi, gülümsedim.
"Ben de seni seviyorum. Özür dilerim."
"Bir daha bana söylemeden bu işlere kalkışma, fena bozuşuruz."
"Tamam tamam, yapmayacağım."
Odama geçip yatağın üstüne oturduğumuzda onu izledim, o kadar korkmuştum ki...
"Biz adamı bıraktık artık, uğraşmaya gerek yok. Sen de bir daha kalkışma bu işlere gözünü seveyim. Tekin bir adam değil, belalı bir tip. Sana bir şey olursa yaşayamam ben."
Kollarımı boynuna sardım. "Deme öyle, üzülüyorum ya. Kapatalım mı artık konuyu? Lütfen."
"Kapattık."
××
Gece boyunca yanımda kalmış, oturup konuşmuştuk. Ben bir ara kalkıp kızlar için ama daha çok Boran için kek yapmıştım. Oturup onları yemiş, daha sonra içeri geçerek resmen dedikodu yapmıştık. İlerleyen saatlerde Hande, birkaç dakika boyunca telefonuna odaklanmış, ardından elini ağzına kapatmıştı. Sezin ne olduğunu sorarken cevap vermiyor, ben ise ona bakarken Boran telefonuyla uğraşıyordu.
"Lan ne oluyor?"
"Berk..."
Boran kafasını kaldırıp Hande'ye baktığında ben de Boran'ın telefonuna baktım. WhatsApp konuşması açıktı, Berk ile konuşuyordu. Aslı'yla Sezin kendi aralarında konuşurken, Boran sessizliği bozarak, "Daha fazla bekletme de in aşağı." dedi, sesi keyifliydi ve gülümsüyordu.
"Noluyor ya?"
"Berk aşağıda. Hande'yi çağırıyor."
"Ne? Yuh."
Boran gülerek beni kolunun altına aldı, elimi karnına sarıp gülümsedim; yeni bir aşk doğuyordu sanki...
Hande kalkıp aşağı indiğinde, bakışlarımı Boran'a çevirdim. "Ne bu olay şimdi? Hayırdır?"
"Berk, Hande'ye açılacak. Ve Hande de Berk'e."
××
3.5.19
Selamlar, özlediniz mi bizimkileri? Onlar sizi baya özledi.
Bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz? Ve bölüm başlığı... Ne kadar orijinal değil mi?
Yorumlarınızı belirtmeyi unutmayın lütfen.
Seviliyorsunuz♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAFAYI YEMİŞSİN •texting•
Teen FictionSevdiceem: sama bi şwy söyliyim ni Kafayı Yemiş: Söyle Sevdiceem: sni sebiyom Kafayı Yemiş: Ne? Kafayı Yemiş: Kafan güzel o yüzden öyle diyorsun Kafayı Yemiş: Boran? (Görüldü: 02.18) (Kısaltmalar ve yanlış yazılan kelimeler bilinçli olarak yazılmış...