Konuşmamızın üzerinden geçen birkaç gün sonra gelen kargo ile aşk yaşamıştım zaten. Yirmi altı kitaplık, alınacak kitap listem vardı. Ve hepsini almıştı BENİM sevgilim. Yazık, üç yüz elli lira girmiş sevdiceğime.
Bugün de onlar geliyordu. Biz ders çalışırken -ders çalışmayacağımızdan adım gibi eminim- annemler sohbet edecekti. Kapı çaldıktan sonra, sevgilimin aldığı kitapların kitaplığımdaki hallerini çekmeyi bırakıp kapıya gittim. Patatesli börek kokuları geliyordu burnuma. Kıymalı da vardı.
Kapıyı açıp Gülsüm abla ile tokalaştıktan sonra Barış'a gülümsedim. O da bana göz kırpmıştı. Annem de gelip Gülsüm abla ile tokalaştıktan sonra Barış'a selam verdi. Annemler içeriye geçerken, biz de Barış ile ağır adımlarla arkalarından gidiyorduk.
"Ee ne yapıyordun?" Diye sordu.
"Hiç, sadece senin aldığın kitaplar ile aşk yaşıyordum." Deyince, gözlerini kısıp somurttu.
" insanlar yetmedi kitaplardan mı kıskanacağım seni bir de?"
"O kadar sayko olabileceğini sanmıyorum." Dedim ve annemlerin içeriye girdiğini görünce, yanağına kocaman bir öpücük koydum.
"Kitaplar için teşekkür ederim." Dedim.
Annemlerin arkasından oturma odasına girip annemin yanına oturdum ve konuşmalarına kulak kesildim.
"Eşiniz ne iş yapıyor?" Diye sordu annem.
"Eşim ile birkaç sene önce boşandık, ama kendisi holding işletiyor." Dedi Gülsüm abla nazikçe. Barış, yiğidim al beni.
"Peki siz çalışıyor musunuz?" Diye sordu bu sefer annem.
"Evet, ağır ceza avukatıyım." Dedi Gülsüm abla.
"Hadi ya?" Derken ağzım kulaklarıma vardı. En büyük hayalim ağır ceza avukatı olmaktı.
"Benim de hayalimdeki meslek ağır ceza avukatlığı da." Diyerek açıklama yaptım.
"Ya? Ne güzel. Biliyorsun ki avukat olabilmek için üniversite de staj görmen ve sonrasında bir süre yardımcılık yapman gerekiyor. Eğer nasip olursa bunu benim yanımda yapabilirsin bunları." Dedi.
"Tabii! Aslında benim kafam çok karışık, ben birkaç bölüm okumayı düşünüyorum. İlgi alanlarımda iç mimarlık, psikiyatristlik ve yazarlık da var. Aslında psikoloji ve hukuk bölümleri eşit ağırlık istiyor, benim ise matematiğim zayıf." Dedim hızla. Konu bildiğim bir şey ise cümleler aklımda olduğu için hızlı konuşurdum. Ayrıca benim matematiğim zayıf olsa da, Barış'ın alanı sayısaldı. Çocuk kekoydu falan ama zekiydi. Bir insan nasıl hem yakışıklı, hem zengin, hem iyi, hem de zeki olabilir? Açıklayın artık.
"Biliyorsun ki çalışman lazım. İstersen Barış sana matematik de çalıştırsın?" Dedi. Ne tatlı kadın bu ya!
"Bakarız canım." Diye geçiştirdim. Anneme belli etmemeliydim.
"Ee siz ne yapıyorsunuz, eşiniz ne işle meşgul?" Diye sordu bu sefer Gülsüm abla.
"Eşim, mobilya atölyesi ve mağazası işletiyor." Dedi annem de.
"Çocuklar, siz isterseniz çalışmaya başlayın. Oda da yersiniz." Dedi annem. Vay canına.
Başımla onaylayıp ayağa kalktım ve odaya doğru yürümeye başladım. Barış da arkamdan geliyordu. Odaya girdikten sonra Gülsüm abla seslendi.
"Kapıyı açık bırakın çocuklar."
Barış gözlerini devirip yatağıma oturdu.
"Aile baskısını şu an daha iyi anlıyorum." Dedi.
"Annenin ağır ceza avukatı olduğunu söylememiştin." Diyerek konuyu değiştirdim.
"Sormadın ki." Diye gıcık bir cevap verdi.
Elimi ona uzattıktan sonra elimi tuttuğunda kendime doğru çektim ve ayağa kalkmasını sağlayıp kollarımı beline sarıp, başımı göğüsüne yasladım.
"Hayırdır?" Diye sordu gülerek.
"Özledim." Diye cevap verdim.
"İyi de sen sarılmayı sevmezsin ki." Dedi ve o da kollarını kafama sardı. Kalbi de hızlanmıştı.
"Seni seviyorum, yetmez mi?" Dedim. Şu sıralar bayağı romantiktim lan.
"Yeter." Dedi ve birkaç saniye sonra ayrılıp, çalışma masasının yanındaki sandalyeye oturdum. O da tekrar yatağıma oturmuştu.
"Odan güzelmiş," dedi ve odamda gözlerini gezdirdi. "Senin kadar olmasa da."
"Aşırı tatlılıktan öleceksin. Neyse çalışmayacak mıyız?" Diye sordum umutla. Sandalyenin kollarından tutup, beni kendine doğru çekti.
"Bırak şimdi dersi." Dedi ve bana doğru yaklaşıp, dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Fark etmiştim de, biz Barış ile hiç öpüşmemiştik. Dudağımıza küçük buseler kondurmak dışında tabii. Bu ilkti. Ve bu ilk, bir boğaz temizleme sesiyle son bulmuştu.
***
Kime basıldılar sizce? Hsjsbdjdjdnbdj
Neyse uzun bir bölüm yazdım bu sefer.İNSTAGRAM: @do.cinar9 (Lütfen kitaptan geldiğinize dair bir mesaj atın bana.)
TWİTTER: @CNR797
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şerefsiz || Anonim (TAMAMLANDI)
Humor☢️YOĞUN ERGENLİK DÖNEMİNDE YAZILMIŞTIR.☢️ 0531...: Pardon? Bir şey soracaktım da. Kübra: Buyur. 0531...: Kalbinize giden yolu tarif edebilir misiniz? Kübra: Yanlış yazdın herhalde kardeş. 0531...: Kardeş deme, lazım olur :q Kübra: Ne? Kübra: Haaa...