"Yalan söyleme aptal!" Diye bağırdım Baran'a.
"Bu sefer yalan söylemiyorum, istersen git sevgiline sor bunu." Dedi o da.
"Neyi bana soracakmış?"
Gelen sese baktığımda bu kişi Barış'tı.
"Söylesene sevgiline, Barış. İlk başta onun peşinden iddia için koştuğunu söylesene." Dedi Baran, dudağında peyda olan gülümseme ile birlikte kollarını kavuşturarak.
Barış, Baran sözünü bitirir bitirmez, dudakları aralanmış ve kaşlarını kaldırmış, sonra ise çatmıştı. Yutkunduğunu gördüm.
Ne yani, gerçek miydi?
Yumruk yaptığı ellerini sıkıp, "Ulan," diyerek bir elini havaya kaldırdı. Tam Baran'a vuracaktı ki yumruğunu tutup elini aşağı indirdim.
"Söylediği şey gerçek mi?" Dedim. Gözlerimin dolduğuna emindim.
"Kübra, seni gerçekten seviyorum bak-"
"Gerçek yani öyle mi?!" Diye bağırdım elimi elinden çekerek. Bir nefes verip başını öne eğdi.
"Sen öyle birisi miydin ya? Öyle olamazsın sen, olmamalısın." Dedim bu sefer sakince. Ama içimde fırtınalar kopuyordu.
"Evet ama sonra sevmeye başladım seni, gerçekten." Dedi tekrar elimi tutmaya çalışarak. Elimi tekrar geri çekip tek bir kelime söyledim.
"Bitti!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şerefsiz || Anonim (TAMAMLANDI)
Humor☢️YOĞUN ERGENLİK DÖNEMİNDE YAZILMIŞTIR.☢️ 0531...: Pardon? Bir şey soracaktım da. Kübra: Buyur. 0531...: Kalbinize giden yolu tarif edebilir misiniz? Kübra: Yanlış yazdın herhalde kardeş. 0531...: Kardeş deme, lazım olur :q Kübra: Ne? Kübra: Haaa...