Ekstra|1:Samara

203 22 1
                                    

"Baba..?" Hafif tombul yüzlü, şirin bir kız fısıldadı usulca.

Babası yere diz çökmüş bir şekilde oturuyordu. Omuzları hafifçe titriyordu.

Umutsuzca ölü eşinin önünde çaresizce sadece bilincinin bir çipe kopyalanmasını izleyebilir.

Bir çipe bilinç kopyalama kolaydı ve bu kaderin sonu sadece iki yola çıkıyordu.

Ölüler Evreni ya da metalik bir robotta ruh bulmak.

Adam çaresizdi ve eşini ölüler evrenine yollamak için her yolu denedi. Dolandırıcılık ya da başka birşey, hiçbir kanunsuzluk umrunda değildi.

Küçük kız yalnızdı.

Annesinin ölümünden beri içine kapanmıştı.

Babası bir daha yüzüne bile bakmadı.

Takıntılı bir manyak haline geldi, zamanla büyüyen açgözlülüğünü bastıramadı ve sonunda kariyere tırmanmak adına gece gündüz sadece çalıştı. Her yolu deneyebilirdi, kızını ihmal ettiğini hatırlamayı bırak, bir kızı olduğunu bile hatırlamıyordu.

Her şey o kadar yalnız ve acı vericiydi ki, gücün zevki gözlerini kör etti.

Hayatta varlığını hissettiren tek şeydi.

Yoksa...hayatının anlamı neydi ?

Mutlu olacaktı, çok çalıştığı ve ölüler evrenine gidebildiği sürece kader ona da gülecekti!

Zaman geçti, küçük kız büyüdü.

Kız kendini yemek yiyerek tatmin etti ve git gide şişmanladı.

Babası işle tatmin etti ve git gide zayıfladı, ta ki bir deri bir kemik kalana kadar.

Kız odasına kapandı ve sadece oyun oynadı. Ne arkadaşı vardı ne de bir tanıdığı.

O güne kadar.

Ölüler Evreninde güç isteyen bir takım kimseler onu kullanana kadar..

Kız tedirgince sordu " Yani bu bir simülasyon ?"

"Evet, ölüler evreninin npc* bölgesi. Deneme test sürümünü yapmaya hak kazandın küçük kız, denemeye ne dersin ?" Kız adamın sinsi bakışını görmedi ve heyecanla ayağa kalktı.

"Bu dünyanın tanrısı ol..."

Hayatında hiç insan ilişkisi olmayan saf kız kolayca kabullendi.

Bunun sadece ilginç bir oyun olduğunu düşünene kadar.

"Onlar sadece bir npc, duyguları yok, hisleri yok..." bu şekilde davranışları daha ileri haddeye geldi. Hayatının tek eğlencesi...

Ekrandaki karakterlere bakan gözlerde hafif özlem parladı.

Onun annesi yoktu...

Babası onu böyle asla sevmedi...

Onun asla tek bir arkadaşı bile olmadı...

Sahip olduğu tek şey dört duvar arasına sıkışmış, metalik soğuk aletlerle dolanmış bu şişman vücuttu.

Aynaya baktı.

Şişkin yüzüne, neredeyse tişörtünün örtemediği göbeğine.

Sinirle aynayı yere savurdu ve cam kırıkları her parçaya dağıldı.

Babası onu bu yüzden mi sevmiyordu ? Bir yaratığa benziyordu... şekilsiz bir canavar!

Neden her yanına gittiğinde sinir bozucu ve sabırsız bir bakış alırdı?!

Eternity: Universe of the Dead (2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin