Diana Blackwood
Önümdeki bifteği çatallarken gerginliğimi belli etmemeye çalışıyordum. Ama nasıl gergin olmazdım tanrı aşkına? Birden beni buraya getirmiş ve sakin olmamı beklemişti. Karşımdaki insan beni geriyor. Yani hayır Zayn, sakin olamam.
"Zayn komadayken birkaç kişiyle konuşup ekibi sakinleştirdiğini duydum. Doğru mu?"
Kafamı salladım. "Evet. Elijah'ın fikriydi."
Umarım iş falan teklif etmezdi. Ben adam öldüremem amına koyayım.
"Sana neden bu kadar fazla saygı duyduklarını bilmiyorum. Sanırım garip geliyor. Benim için de hala normal değil," Gülümsedi. "Yanlış anlamanı istemem. Zayn'e iyi geliyorsun. İkinizi kesinlikle destekliyorum."
Gülümsemekle yetinip sessiz kaldım. Zayn yemeği bitirip ağzını sildikten sonra geriye yaslandı ve kolunu benim sandalyeme yasladı. Yiyemeyeceğimi fark ettiğimde çatalı ve bıçağı bıraktım ve derin bir nefes aldım. Gael sakince ve Elijah da yıllarca aç kalmış gibi yemek yiyordu.
Elimle Zayn'in bacağını sıktığımda bana döndü. Bakışlarımızla eve gitmek istediğim konusunda anlaştık. Kolumu okşayıp beni sakinleştirmeye çalıştı.
"Diana?"
Gael yine bana seslendiğinde ona döndüm. "Efendim?"
"Herhangi bir ihtiyacın olursa haber verebilirsin. Çocuklar zaten seni Zayn'le eşit tutuyorlar. Çekinme."
Gülümsedim. "Teşekkür ederim."
Zayn neden hiç konuşmuyordu?
"Buradan bir yere gider miyiz? Zayn?"
Zayn omuz silkti. "Fark etmez. Diana istiyorsa giderim."
Gael kahkaha attı. "Görüyor musun? Bu alışık olmadığımız bir durum işte."
Elijah da güldüğünde Zayn göz devirdi. "Patron, Bay Malik onun sözünü sizin sözünüzden daha çok dinliyor. Yemin ederim."
Bu sefer de Gael kahkaha atarken ben gülümsemiştim. Zayn konuştuğumuz şeyden memnun değildi. "Elijah mutlaka baş başa kalacağız, biliyorsun değil mi?"
Elijah'ın gülümsemesi solarken Gael ayağa kalktı. "Gidiyor muyuz?" derken bana baktı. Sikeyim, üçü de benim ağzımdan çıkacak şeyi bekliyor. Gülmemeliyim.
Erkekler aptaldır.
"Biraz yorgunum. Eve gitsek daha iyi olur."
Gael kafasını salladığında hepimiz ayaklandık ve çıkışa doğru yürüdük. Otelden çıkana kadar Zayn'in elini sımsıkı tutmuştum. Merdivenlerin sonunda Gael, Zayn'e sarılıp sırtına vurdu.
"Dediklerimi unutma," dedikten sonra elimi sıktı ve gülümsedi. "İyi yolculuklar."
Sadece eve gidiyorduk ve bunu söylemesi komik gelmişti. Gülmek istesem de kendimi tutup tebessüm ettim.
"Çok gerginsin. Rahatla biraz." dedi Zayn gaza basarken. Ona garip bir bakış attım.
"Acaba neden gerginim?"
"Bana nasıl davranıyorsa sana da öyle davranacak. Boşuna kastın kendini. İş yapmıyorken çok sıkı bir adam değildir."
"Hiçbir şey söylemeden beni buraya getirdin."
"Seninle tanışmak istedi. Söyleseydim gelmeyecektin ve ben onun dediklerini yapmak zorundayım."
"Anlamsız."
"Sürekli bir şeyleri öğrenmek için çabalayan sen değil misin? Anlatıyorum ama yine memnun olmuyorsun. Ne yapacağımı şaşırdım."
Dediklerine şaşırmıştım. Bunu belli edecek bir surat ifadesiyle ona döndüm, gözleri yola kitlenmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
make that money $ malik
Hayran KurguZayn'in kusursuz planladığı soygunda hesaba katmadığı bir şey vardı; Diana Blackwood. #1 in zaynmalik #3 in malik #6 in zayn #6 in onedirection 221119 [dedicated to @irwinslotus thank you for always being there for me]