Diana Blackwood
Louis ile birlikte lunaparktayız. Zayn ve Ariel salakları durduk yere lunaparka gitmenin aptalca ve çocukça olduğunu söylediler, biz de onlara orta parmaklarımızı gösterdik. Ya da daha doğrusu sadece ben göstermiştim... Zayn, Louis'den bana bebek bakıcılığı yapmasını istemişti.
Hız treninden inerken nefes nefese kaldığım için Lou'ya tutundum. "Çok enerji kaybettim. Yemek yemem gerekiyor."
Kolumu tutarak bana destek olurken kahkaha attı. "Hamburger yiyip gelmiştik zaten. Sevgilinden parasını alacağım."
"Donuna kadar alabilirsin. Şu an sadece pizza istiyorum."
"Emredersiniz Prenses Diana."
Kıçımla onunkine vurup güldüm ve bir pizzacıya doğru yola çıktık. Son birkaç haftadır her şey inanılmaz iyi gidiyordu. Özellikle Zayn açısından. Babasıyla iki kez tekrar görüşmüştü ve sanırım git gide aralarındaki buzlar eriyordu. Zayn her zaman bir adım geride ve temkinliydi. Haklıydı da sonuçta. Biri benim karşıma çıkıp babam olduğumu söyleseydi dayanamaz ve hatta onu asla affetmezdim. Zayn güçlü biriydi.
Zayn'in ne iş yaptığını öğrendiğinde biraz kalbi sıkışır gibi olmuştu fakat alışıyordu.
Ayrıca bana çok iyi davranıyordu. Beni çok sevmişti ve sanırım Zayn hakkında da yardımcı olduğum için daha kibar yaklaşıyordu. Şimdilik sıkıntı yoktu ama sikik bir hayatımız olduğundan bir dahaki sefere neler olacağını bilmiyordum.
Bu devirde hayatta kalmak zor amına koyayım.
Pizzayı büyük bir iştahla gömerken Louis dehşete düşmüş bir şekilde beni izliyordu. Ağzımdakini yutup ben de ona baktım.
"Ne?"
"Zayn beslemiyor mu seni?"
Göz devirdim. "Siz erkeklerin küçük beyinleri bunu anlamakta güçlük çekiyor ama regl öncesi dediğimiz bir dönem var Louis. Dünyadaki her yemeğin midemde olmasını istiyorum."
"Ariel salağı da sürekli ağlıyor."
Koluna sağlam bir yumruk geçirdim. "Arkadaşıma salak deme! Ayrıca Zayn beni çok iyi besliyor."
Göz kırptığımda umursamazca omuz silkti, sonra pizzayı beraber bitirdik. Ben işemek için yanından ayrılırken telefonuyla ilgileniyordu. Bugünlerde çok fazla işiyordum. Havalar ısınmıştı, içmem gerekenden daha fazla su tüketiyordum. Bunu neden düşündüğümü düşünürken işimi bitirmiştim. Masaya döndüğümde Louis ayaklanıp çantamı bana uzattı.
"Gidiyoruz."
"Neden?"
Bir şeyler içmek istiyordum.
"Bizimkiler Nathan'ın barındaymış."
"Gelmek istemiyorum."
"Ama geleceksin."
"Nedenmiş o?"
Telefon ekranındaki yazışmayı bana doğeu çevirdi. "Zayn'den kesin emir. Seni de götürmezsem belamı siker."
"İyi." dedim onu orada bırakıp hızla arabaya giderken. İlişkilerimizde yaptığımız komik şeyleri birbirimize anlatırken yol hızlı geçmişti. Zayn normalde sadece beni dinler ya da çok komik bir şeyse kahkaha atarak tepki verirdi. Ama Lou'yla beraber aptallığımız iki katına çıkmıştı.
Bara girdiğimiz anda yine Nathan'ın zevkine hayran kalmıştım, bu barın ışıkları diğerlerinden farklı ve güzeldi amına koyayım. Nasıl yaptığını bilmiyorum. Louis'i takip ederken her zamanki yerimizde oturmadıklarını ve oranın dolu olduğunu gördüm. Sonra bizimkilerin oturduğu masa görüş açıma girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
make that money $ malik
Hayran KurguZayn'in kusursuz planladığı soygunda hesaba katmadığı bir şey vardı; Diana Blackwood. #1 in zaynmalik #3 in malik #6 in zayn #6 in onedirection 221119 [dedicated to @irwinslotus thank you for always being there for me]