20. Bölüm

2.4K 186 200
                                    

855. Gün: Hisleri Kabul Etmeyen Kalp 💔

Bol bol yorum yapın kuzular. İyi okumalar 💜

-Geçmiş-

Kulağıma dolan hırçın şarkı sözlerini dinleyerek denizi izliyordum. Yalnızdım ve düşünecek çok zamanım vardı. Çağatay konusunu ne yapacağımı bilmiyordum ama bir konudan emindim. O benim için değerliydi ama Bora'ya hissettiğim hiçbir his onda olmuyordu. İşte işlerin karıştığı nokta da burasıydı.

Hafif esen rüzgar saçlarımı dalgalandırdığında saçımı düzeltip bir çözüm bulmaya çalıştım ama yoktu. Çözüm yoktu.

Telefonuma mesaj geldiğinde şarkıyı kapatmadan mesajlara girdim ve istemeden gülümsedim. Bora mesaj atmıştı.

Kıvırcık: Seni görüyorum ve çok özlemişim.

Bakışlarımı telefondan kaldırıp etrafıma bakındım ama onu göremedim. Arkamda olabileceği aklıma geldiğinde oturduğum yerden doğruldum ve kulaklığımı çıkarıp yolun karşısındaki Bora'ya baktım.

Kalbimin durduğuna emindim şu an. Bacaklarım beni zar zor taşırken onu ne kadar özlediğimi bütün hücrelerim haykırıyordu. Kıvırcık saçlarını, gülümsemesini ve daha bir çok şeyini çok özlemiştim.

Dikkatlice yanıma yaklaşırken gözlerim doldu. Daha birkaç hafta uzak kalmasına dayanamıyordum ya yollarımız ayrılırsa ne yapardım? O güzel gözlerini görmeden ne kadar kalabilirdim ki?

Aramızda birkaç metre kaldığında kollarına atlayıp sıkıca sarılmak istedim ama yapamayacağımı biliyordum. Ona kızgın ve kırgındım bu yüzden gururumu zedeleyecek bu hareketleri yapmayacaktım. Ama... çok da sarılası bir halde şu an?

Bora, aramızdaki mesafeyi kapatıp bir anda beni sardığında gözlerim doldu istemsizce. Sanki içimi okumuş gibi beni sarmış ve kokusuna sarılmama izin vermişti. Burnuma tanıdık kokusu dolduğunda başımı istemsizce boyun girintisine soktum. Kollarım havadaydı ama birkaç saniye içinde onun beline yerleşti.

"Çok çok çok özlemişim küçük kız." Bora başıma çenesini yaslamış beni bırakmayacakmış gibi sararken sesimi düzenleyip mırıldandım.

"Ben de..."

Bir de bayıl istersen Buket. Hemen düşmek yok kızım. Sürünecek bu çocuk.

Kendime katılıp hemen eklemede bulundum. "Tabii özlemek yetmiyor. Hala sana trip atıyorum."

Kollarının arasından çıktım ve dik olduğuna inandığım bakışlarımı ona attım. Kıvırcık saçları uzamış, gözüne doğru geliyordu. Onu düzeltmek istesem de itiraz edip ellerimi arkamda bağladım. Bora bu sırada dudağını bükmüş beni kandırmaya çalışıyordu. Yer mi bu kız? Yer tabii. Ama bunu Bora bilmese de olur.

"Ama güzelim seninle konuştuk bunları."

Güzelim kelimesi kafamda zibilyon kere yankılansa da Bora'nın karnına vurup içimdekileri dökmeye başladım. "Bana güzelim falan deme şimdi! Beni evinden attın ve hop, kayboldun. Şerefsiz bir mesajıma dönseydin bari!"

"Tamam... çok bok bir herifim ve senden özür diliyorum. Kabul ediyor musun?" Şirin bir gülümsemeyle bana baktığında ondan uzaklaşıp yolda yürümeye başladım.

3316 GÜNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin