830. Gün: Doğum Günü (Part: 2)
-Geçmiş-
Gülümseyerek bana doğum günü şarkısını söyleyen arkadaşlarıma baktım. Az ama öz kişiler buradaydı. En iyisi böyleydi zaten. Kimse olmasa da sorun olmazdı benim için. Doğum günlerinin önemini yitirdiğini ne yazık ki öğrenmiştim.
Önüme pastayı Bora koyduğunda gülümseyerek Bora'ya teşekkür ettim. Pastaya döndüğümde bembeyaz pastanın üzerinde küçük melek figürünü görünce istemeden tekrar Bora'ya dönmüştüm.
"Melek ne alaka?"
"Aa insan kendisini tanımaz mı hiç?" Bartu, Bora'dan önce olaya atladığında gülüp pastaya çevirdim bakışlarımı. Üzerinde; İyi ki doğdun küçük kız, yazıyordu. Gülümseyerek onlara baktım.
"Her şey için çok teşekkür ederim. Gerçekten gerek yoktu bunca şeye." Belime bağladıkları balonlardan birine vurup konuşmaya devam ettim. "Hele ki bu balonlara hiç gerek yoktu."
"O benim dâhiyane fikrimdi. Ayıp oluyor yani." Bartu dik bakışlarını bana çevirdiğinde güldüm.
"Yani çok güzel bir fikir ama belimi sıkıyorlar artık."
Yanımda oturan Çağatay bakışlarını bana çevirdi ve belimdeki balonlardan birkaçının ipini söküp içeride uçmasına izin verdi.
Dün gece aramasına geri dönmediğim için trip yediğimin farkındaydım ama o kafayla geri dönmeyi unutmuştum. Elimi omzuna koyup gülümsedim ve sessizce konuştum.
"Dün gece benim için pek iyi geçmiyordu. Senin aramanı gördüm ama cevap vermeyi unutmuşum o kafayla. Üzgünüm."
Çağatay yandan yandan bana bakıp gülümsedi. "Sana küs kalmama bile izin vermiyorsun. Ayıp oluyor."
Bora boğazını temizlediğinde bakışlarımı ona çevirdim. "Ee hadi mumları üfle yoksa geriye mum kalmayacak."
Yerine geçip otururken bakışları benim üzerimdeydi. Ona gülümsemeye çalışarak dilek dilemeden mumları üfledim. Herkes tekrar alkışlarken masadaki bıçağı alıp pastadan bir dilim kestim. Bora pastayı dilimlemek için kafe sahibine geri götürürken aramızda konuşmaya başlamıştık.
"Gençler okullar açıklanmış." Asel, telefonuna bakarak konuştuğunda hemen masanın üzerindeki telefonuma uzanıp dua ederek sayfaya giriş yapmaya çalıştım.
"Site çökmüştür. Çok uğraşmayın derim." Bora konuşurken Çağatay lafa girdi.
"Bence kötü düşünüp kızların moralini bozmasan iyi olur."
Siteye giriş yaptığımda bakışlarımı onlara çevirdim. Bora kaşlarını kaldırmış Çağatay'a bakıyordu. Aralarındaki kötü enerjiyi fark edip boğazımı temizledim. Bora bana bakıp telefonuna döndü ama hepimizin duyabileceği şekilde mırıldanmıştı.
"İyi çocuk konuştu."
Çağatay cevap verecekken açılmış ekrana bakıp hemen bağırdım. "Ay durun sayfa açıldı." Titreyen elimle sayfadaki yazıyı okumaya çalıştım ama beceremedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
3316 GÜN
القصة القصيرة3316gun: 3316 gün hatrına beni tekrar sever misin? *** Bora ve Buket, ortaokuldan beri en yakın arkadaşlardır. En azından Bora için her şey bu kadardan ibarettir ama Buket için Bora arkadaştan daha fazlasıdır. Buket, kendi hislerinle boğuşurken Bora...