BÖLÜM-32 🇹🇷 ⠀ ོ

3K 227 43
                                    

Önceki bölümden

Eğer kardeşimin emânetini bana daha önce teslim etseydin. Sırtımdaki bu yara açıldıkça senden çıkarmayacaktım acısını."

"..."

Konuşmalarıma karşılık hiç bir şey duymuyordum. Son son iki cümle döküldü dilimden ve uykuya bıraktım kendimi.

"Acımın sebebi sensin..."

Fırat'tan

Sabaha kadar Ahsen'in sayıkladıkları dönüp duruyordu beynimde. Çetin'in terörist olduğunu öğrenmek bir yana. Ahsen'in benim yüzümden maruz kaldığı durum çok kötü.

" Sırtında açılan o kocaman yarayı ben nasıl kapatabilirim? Onun yarası kapansa bile benim içimde açılan yara? Kapanır mı?"

Saçları yastığa kapanmış incecik bedeni yatağın içinde kaybolan kadına baktım bir süre daha.
Yatağın bir ucuna uzattığım ayaklarımı indirdim yere. O sırada yine sayıkladı.

"Esma..."

Sabaha kadar bir kâbusun içinde boğulur gibi kendi kendine konuştu hep. Bir ara gözlerinden yaşlar gelmişti. Şimdi de kız kardeşini sayıklıyordu.

"Bu kadını rüyasında bile ağlatacak hâle gitiren o itten alacağım var! Masumlara yaptıklarının hesabını soracağım!"

Elimi istemsizce sıkarken ayaklanıp çıktım odadan. Mutfağa geçip yemek masasına oturdum. Uykusuzluktan ölüyordum şuan. Daha öğleden sonra Nazlı için çocuk esirgemeye gidecektik.

Âniden karşımda Ahsen belirdi. Korkmuş bir yüz ifâdesi vardı. İkimizde bakışırken sessizliği ben bozdum:

"Bir şeymi oldu Ahsen?"

Kekeleyerek konuştu:

"Yok. Ben öyle..."

"Kâbusmu gördün?"

Endişe dolu yüz ifadesiyle bana bakarken bir şey söylemeden geri gitti.

Saat daha sabahın altısıydı. Kalkıp üzerimi giydikten sonra her sabah olduğu gibi Celal komutanın yanına gittim.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Ahseni'de alıp hem Nazlı'yı görmek için ve uygun görünüyorsa onu evlatlık almak istediğimizi belirtmek için yola koyulduk. Ahsen'de belirgin bir heyecan vardı. Biraz yavaşlayıp:

"Biraz sâkin olmaya çalışırmısın benide geriyorsun."

Şaşırmış gibi baktı bana.

"Yok ne heyecanı."

Gözlerim titreyen ellerini bulduğunda gülümseyerek:

"Biraz var gibi...

Bu dediğine sırıtırken sürmeye devam ettim. Beş dakikalık bir süre sonra kuruma ulaştık. Yüzüklerimiz, evlilik cüzdanımıza kadar her şeyimiz yanımızdaydı.

Araçtan indiğimde kibar koca imajı yaratmak adına Ahsen'in kapısını açtım.

İndiği gibi yürümeye başladı hanım efendi. Ona yetişip elimi kavradım.
Duraksayıp bana tuhaf tuhaf baktı ve âsi bakışlarıyla karşılaştı gözlerim.

"Küçük hanım korumanız değilim elinizi kolunuzu sallayarak hancı kapısından girmiyorsunuz burası çocuk esirgeme."

"Ne varmış?"

"Ciddi olamazsın Ahsen. Hani biz karı kocayız ya hani. Evlilik,eş..."

"..."

"İçeride de böyle âsi kadın olursan işimiz zor."

Kara Kartal🇹🇷⠀ ོHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin