Keyifli okumalar canlar ❤️💜.
Çok yorgunum. Hayat cok yoruyor beni. Olmayacak bir hayalin peşindeymişim gibi. Koşuyorum koşuyorum ama bir türlü varamıyorum. Yaralarım var. Cok derinlerde.. Dokunsalar ağlıyacağım. Küçük bir sarılış bile yeter bütün dertlerimi alıp götürebilecek cinsten olsa...
Elimden telefonun hizla cekilmesiyle bütün korku bedenimi sarmalamıştı. Tanrım şimdi olmaz lütfen şimdi olmaz.
"Niye böyle telaşlısın?"
dedi Hoseok gözlerini kısarak.
"Yo... Yok Bi... Bi... Bir ş... Şey" kahretsinki korkudan kekelemiştim.
"Adın beni deli etme. Niye karşımda kekeliyorsun? Niye telefonu elinden alınca daha cok telaşlandın?" derin bir nefes alarak cevap verdim.
" Hoseok..."
"Ne? Söylesene kadın beni deli etme." Hoseok'un sesi gür cıkınca salondan üyeler seslendi.
"Orada her şey yolunda mı?" dedi Namjoon.
"Siz karışmayın."
"Hoseok lütfen sakinleş. Bir şey olduğu yok." beni dinlemiyor telefona bakıp bir şeyler yapıyor.
"Hose-"sözümü tamamlayamadan Hoseok'un bağırması kıyametin kopacağını belirtti.
" Ulan kadın. Bu ne lan. " dedi sacıma asılarak. Sonra aniden boğazımı sıkmaya başlarken aklımda bir tek bebeğim vardı. Ona zarar gelsin istemiyordum. Ardı ardına gelen üyeler şok bir şekilde bize bakıyordu. Bir anda Jungkook Hoseok'un kolundan cekince yere düşeceğim sırada Tae beni tuttu. Ardı ardına gelen öksürükle nefesimi düzene sokmaya calıştım.
"Hoseok ne oluyor? Sakin ol. Napıyorsun oğlum sen? Karını mı öldüreceksin?" Dedi Suga.
" Hoseok lütfen dur. Yemin ederim durum bildiğin gibi değil. " dedim öksürük arasında.
" Sen beni katil mi ediceksen kadın? Lan bu mesajlar ne? " dedi bağırarak.
"Hoseok bırak adını. Ne olduğunu bilmeden ona böyle davranamazsın" dedi minnet duyduğum Namjoon.
Hoseok duvara sert bir yumruk atınca bir anda ağzımdan korku dolu bir nida cıktı. Ardı ardına duvara inen yumruklarla devam etti. Bir anda durdu ve derin bir nefes alıp yüzünü sıvazladı. Allah'ım lütfen bebeğime bir şey olmasın. Bu sinir hepimizi küle çevirecek cinsten.
"Gec lan salona" diye kükreyince titreyerek salona seri adımlarla gectim. Arkamda tek duyduğum üyelere bir şeyler söylemesi.
"Sizler de yurda dönün. Biz adınla bir şeyler konuşucağız."
"Hoseok ona bir şey yapma. Adın bile isteye asla sana zarar veya seni küçük düşürecek bir şey yapmaz. Bak evliliğiniz zaten ilk zamanlarda küçük bir tehlike atlattı. Bari bebek için sakin ol." Dedi Namjoon.
Bunları duyduktan sonra devamını duyamadım.
Aradan 10 dakika gectikten sonra üyeler yavaş yavaş mutfaktan çıktılar.
" Yenge bir sonraki sefere görüşürüz. Hep biz geliyoruz biraz da sen gel. " dedi Jin gülümseyerek.
" Tamam geliriz. " dedim titrek sesle. Ortamı yumuşatmak adına böyle bir konuşmada bulunduğuna eminim. Ama ne fayda Hoseok'a döndüğümde bakışları sanki bir an önce gitselerde bana ölümlerden ölüm beğendirmek gibi.
" Görüşürüz yenge" diyerek hepsi tek tek cıktılar.
"Görüşürüz" fısıltıdan farksız ses ile onları uğurladım.
Koltuğa sindikce siniyorum. Beni yutsun istiyorum. Hoseok yavaş adımlarla tam karşıma gecip bir kac saniye bana baktı. Kafamı eğmiş bir an önce bu işkencenin bitmesini istiyorum.
Derin bir nefes alarak bir dizini kırıp önümde oturdu.
Çok korkuyorum. Ne diyeceğimi ne yapacağımı bilmiyorum. Bi şey desem yanlış bir kelime kullanırım diye söyleyemiyorumda.
"Gözlerime bak adın." sesi sakin cıkıyordu. Belki de kendimi böyle avutuyorum.
Gözlerim titreye titreye gözleriyle buluştu. Bir şeyler arıyordum bir umut, bir acıma duygusu.
Şu an çok aciz bir durumdayım.
"Hoseok... Lütfen beni dinle."
Dedim belki dinler diye. Şansımı denedim işte.
"Dinliyorum adın." dedi emin bir sesle.
Şaşırmadım değil. Normalde olsa asla dinlemez acı cekmem için zevkle canımı yakardı. Şimdi ise dinliyor. Sanırım mutfakta üyeler bir şey söyledi. Yoksa Hoseok asla böyle sakin kalmazdı.
"Hoseok bu 1 haftadır böyle mesajlar alıyorum. 1 hafta önce tartıştığımız gün yine böyle oldu. Ama bu sefer mesaj değil aramıştı. Açtım ama karşı taraftan en ufak bir ses gelmiyordu. Bugün ise yemek sırasında geldi." Elinden telefonumu alıp mesajı gösterdim. Sonra da sözlerime devam ettim.
" mesajı arşivledim. Üyeler gidince sana söyleyecektim. Ama bir anda yine emsaj gelince korktum benden önce öğrenip beni yanlış anlarsın diye. Ama her şey istediğim gibi gitmedi ve sen de öğrendin. Hoseok inan ki benim hicbir sucum yok. Ben de ne olduğunu bilmiyorum. Yemin ederim. Lütfen bu sefer inan bana. Ben asla seni aldatmam. Ölüm olsa dahi senden başkasının olmam. Yemin ederim. " dedim gözyaşlarım bana inat hayatıma inat daha cok akıyor.
" Tamam. Gec odaya ben birazdan gelirim." dedi sakin kalmaya calışarak.
" Hoseok... "
" Adın gec odaya dedim de mi? " diye yüksek tonda söylediği sözlerle hemen odama doğru ilerledim.
Aedından 1 saat gecti ve dış kapının kapanma sesi geldi. Sanırım gitti.
Allah'ım nolur köyü bir şey olmasın. Yatağa uzanıp dua etmeye başladı. Aradan ne kadar vakit gecti bilmiyorum. Yorgunluk bedenime düşünce yavaş yavaş gözlerim kapandı.
***********
Birden altımda bir şeyin cekindiğini hissedince gözlerimi actım. Hoseok altımdan yorganı çekiyordu.
"Hoseok? Nereye gittin?" Dedim uyku mahmurluğuyla.
"Şşşş hadi uyumaya devam et. Ben üstümü değiştirip geliyorum." dedi alnımdan öperek.
"Tamam" diyebildim sadece.
........
Evet arkadaşlar bu sefer yb erken geldi 👏. Umarım beğenirsiniz 💜.
Ha bu arada arkadaşlar sizden bir konu hakkında yorum istiyorum 🤭.
Hoseok sizce de değişmiyor mu? Böyle daha mı iyi yoksa eski Hoseok mu daha iyi? Yorumlarınızı bekliyorum. Zor bir şey değil bence ☺️. Ufak da olsa bir yorum bekliyorum 😍 okuyucularımdan💙.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bts İle Hayal Et Tepkiler SMUT(DÜZENLENİYOR.)
FanfictionBölümlerin gec gelme ihtimali var. 🌼
