7: Kahve?

12.8K 564 67
                                    

Kağan hastaları kontrol ederken Işıl'da temel çocuk ilaçlarının ismini öğrenmeye çalışıyordu.

Kağan ilaçları bigisayara yazmanın ve reçeteyi çıkarmanın onun görevi olduğunu söylemişti.

"Doktor bey bilgisayar başında öyle oturursanınız kamburunuz çıkar. "

"Hıhı." Kağan, Işıl'ı dinlememişti bile.

"Sıradaki hastayı al."

"Bana emir mi veriyorsun yine?" Kağan Işıl'a ters bir bakış attığında Işıl şakaydı diyip kapıya koştu.

Sıradaki hastayı içeri aldığında onlu yaşların başlarında bir erkek çocuğu annesi ve babası ile içeri geçti.

"Merhaba. Ben Kağan." Çocuk korkuyla gülümseyip Kağanın büyük elini sıktı.

"Sünnet hakkında bilgilenmek için geldik ve yakın bir tarih almak istiyoruz."

Kağan gülümseyip başıyla onayladı.

"Bu konuda bir korkunuz olmasın. Sağlık içinde bir sürü faydası var."

Bir kaç tıbbı konuşmayı dinleyen Işıl'la minik çocuğun gözleri buluştuğunda Işıl gülümseyerek elini makas yapıp sessizce kıt kıt sesi çıkardı.

Çocuk korkuyla yüzünü annesinin göğsüne gömerken Kağan uygun tarihi söylemiş Işıl'da tarihi bilgisayarına kaydetmişti.

Aile odadan çıkarken küçük çocuk Işıl'a dil çıkarmış Işıl'da dalga geçercesine el sallamıştı.

Kapı kapandığında Kağan ayağa kalkıp sandalyesinde oturan Işıl'ın yanına ilerledi.

"Sana kötü biri gibi gözükmek istemem ama yaptığın makas hareketi çocukta travma bırakabilir ve ben, konu onlarsa çok hassasım. Böyle davranmaya devam edersen birlikte çalışamayız."

Işıl ciddiyetle kendine bakan adama baktı. Ne demişti ki. Kendi kardeşine de sürekli aynı hareketleri yapmıştı travma falan da geçirmemişti.

"Günümüz çocukları çok hassas galiba. Erkek kardeşime de hep yapardım travma falan da geçirmedi."

"Böyle konuşmaya devam edersen öğle yemeğine gidemezsin sana bir sürü iş kitlerim."

"Tamam patron özür dilerim. Çocuklara iyi davranacağım."

"Aferin. Şimdi inebilirsin saat bir oldu ben de ineceğim."

Işıl rahat bir nefes alıp masadan kalktı ve danışmandaki Ceren'i buldu.

____

"Merhaba Hanımlar."

"Merhaba Kerem." Cemre yakışıklı doktorla konuşurken Işıl ile tanıştırmayı ihmal etmedi.

"Bu Işıl. Yeni geldi. Kağan Bey'in asistani. Buda Kerem. Aysun Hanım'ın çaylak doktoru."

"Tanıştığıma memnun oldum Kerem." Ikili el sıkışırken yemek kuyruğu biraz daha rahatlamıştı.

"Burada kaç personel çalışıyor? Sanki yardım kuyruğu gibi bir sıra var."

"Binden fazla. Doktorlar, uzman doktorlar, prosoför doktorlar, asistan doktorlar, stajyer doktorlar, cerrahlar, hemşireler, hasta bakıcılar, anestezi doktorları, teknikerleri, laborantlar. Senin gibi doktor sekreterleri benim gibi danışmada duran sekreterler. Sanırım ikibin bile olabilir."

"Içimi şişirdin Cemre. Teşekkür ederim."

Sıra onlara geleceği sırada tüm çalışanların yemeklerini bırakıp büyülenmişcesine kapıya dönmeleri ile Işıl'da başını döndürdü.

ELVEDA SOSYETE!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin