Bizi desteklemeye ve yorum yapmaya devam edin ❤ sizi çok seviyoruz 💕
Dilara&Zeynep
....
Işıl dizlerini tutarak derin nefesler alırken Kağan arkasından gelmeyen kadını farkederek duraksadı.
“Daha fazla koşabileceğimi sanmıyorum.”
Kağan gülümseyerek koşmasına rağmen düzenli nefesiyle konuştu.
“Daha yeni başladık.”
“Yeni mi yarım saattir koşuyoruz.”
“Abartma ışıl daha on beş dakika oldu.”
Işıl şaşkınca kaşlarını kaldırdı.
“Ciddi misin? Bana yarım saat koşmuş gibi etki yarattı hatta on saat...”
“Seni spora alıştırmalıyım ileride yanımda sarkmış birisini istemiyorum.”
“Hah ben mi? Işıl çalışkan?”
“Işıl çalışkanlar sarkmaz diye bir kural mı var?”
“Bu lafını altmış yaşımda fit ve kırmızı ojeli bir teyze olduğumda sana yedirteceğim.”
“Kırmızı ojen olacağına eminim zaten ama fit konusunda emin değilim.”
Işıl kollarını göğsünde birleştirerek kafasını başka yöne çevirdiğinde Kağan kahkaha atarak kendisini kucakladı.
“Neyseki benim ikimize yetecek kadar enerjim var.”
Kağan kollarının arasındaki kadınla birlikte koşarken ışıl şaşkınca düşmemek için boynuna sarıldı.
“Düşersek elimden kurtulamazsın.”
..............................
Saat dokuza gelirken ışıl açık büfeden tabağını doldurarak cam kenarı bir masaya yerleşti.
Hava yağmurlu olduğu için havuz kenarındaki masalar içeri taşınmıştı.
Kağanda ışılın karşısında yerini alırken kahvaltı yapmaya başladılar.
“Bugün fırtına bekleniyormuş.”
“Yok canım alt tarafı güneşli gözükmesine rağmen yağmur yağıyor.”
“Bilemiyorum bulutlara baksana.”
Işıl başını kaldırıp kara bulutlara bakarken güldü.
“Bir şey olmaz merak etme. Kahvaltıdan sonra güzel bir kahvenin ardından bavullarımızı toplayıp İzmir’e döneceğiz!”
-
Aysun duyduğu gök gürültüsüyle uykusunda sıçrarken hızla yanına döndü.
“Işıl?”
Yanının boş olduğunu farkederek kaşlarını çattı ve ayaklandı.
Tuvaletin kapısını çaldığında ses gelmezken içeri daldı.
Yüzünü yıkayacağı sırada tekrar gök gürlemesiyle ağzından çıkan çığlığa engel olamamıştı.
Sabahın dokuzuna rağmen karanlık hava ve bardaktan boşalırcasına yağan yağmur Aysun’u korkuturken koşarak odadan çıktı.
Küçüklükten beri gök gürültüsüyle arası olduğu söylenemezdi.
Karşı odadaki erkeklerin kapısını hızla çalarken açan olmamıştı.
Korkuyla tekmelemeye başladığında içerden gelen sövme sesiyle azda olsa rahatlamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELVEDA SOSYETE!
Романтика1997 "Hadi Işıl seç birini." Onlarca misafir bir yaşındaki güzel bebeğe bakarken bu tatlı bebekse masanın üzerindeki nesneleri tanımak için uğraş veriyordu. Annesine göre bu tatlı kız tabikide steteskopu seçecekti. Ilerde başarılı bir doktor olup a...
