14: Arkadaş Canlısı

11.7K 580 36
                                    


Işıl montunu çıkartıp kahve makinesinde Kağana ve kendine kahve yapıp adamın önlüğünü hazırladıktan sonra gülümseyerek masasının başına geçti.

Randevulara bakacağı sırada telefonunun çalması ile duraksadı.

"Efendim anne?"

"Neden bizi hiç aramıyorsun? Unuttun mu bizi?"

"Ne alakası var anne hastanede yoğunum."

"Sen hastanelerden nefret edersin. Hele hastane kokusundan. Nasıl dayanıyorsun o hayata? Babanı ne yapsam ikna edemiyorum ve paramparça oluyorum."

"Hayır anne işimi çok seviyorum harika bir çocuk doktoru ile çalışıyorum. Babam bir aya kalmadan bana gel diyecektir."

"Bende öyle düşünüyorum kızım. Sanırım o doktor sana orada yardım ediyor?"

"Bir çok şeyi öğrenmemi sağladı ve çok merhametli biri. Tanıdığım en iyi insan."

"Sen biri hakkında cidden böyle mi düşünüyorsun? Bu ilk kez oluyor. Umarım adam evli değildir."

"Sevgilisi var sayılır anne. Ben onun en sevdiği arkadaşıyım. Bunun içinde çok mutluyum. Neyse öptüm seni."

Annesi ile vedalaştıktan sonra Kağan hiç bir şeyi dinlemememiş gibi içeri girdi.

Ilk defa birisi onun çok iyi biri olduğunu düşünmüyordu Kağanı çok tanımayan biri bile onun iyi biri olduğunu anlardı ama Işıl için o insan olma hissi Kağanı mutlu hissettirmişti.

"Evet Işıl, hadi başlayalım. Kahve için sağol."

"Ne demek Kağan Bey."

"Vay. Işteyken bana Bey demeye alıştın mı?"

"Kulağa garip geliyor ama saygınlığınızı korumam için size böyle hitap etmem lazım. Bütün asistanlar doktorlarına saygın davranıyor."

"Ince düşüncen için teşekkür ederim hastaları içeri al."

Işıl Kağan'ın dediğini yapıp ilk hastayı içeri aldı.

____

Işıl yemek yemeğe giderken Kağan'da ameliyathaneye gitmek için odadan çıktı.

Işıl Cemre ve Keremi bulup yemek sırasının inanılmaz kuyruğundaki yerini aldı.

"Sanırım geç gelmişiz şu sıraya bak."

"Aysun Hanım sağolsun hep en sona ben kalıyorum."

Işıl, Kerem'e dil çıkardı.

"Hastane sahibinin oğluymuşsun ama kadına ağzının payını veremiyorsun."

"Didişmeyi bırakın sizin yüzünüzden sıramızı kaynatıyorlar."

Işıl, Cemrenin sözü ile önlerine geçen iki hemşire kızı durdurdu.

"Hanımlar sıra burdan başlamıyor ve önümüze geçmek için bizden izin almadınız?"

"Senden izin istememiz mi gerekiyor?"  Yeşil gözlü kız Işıl'a diklenirken Işıl kollarını birleştirdi.

"Evet benden izin istemeniz gerekiyor."

"Sen kimsin ki? Hastaneye doktorunun arabası ile geldiğin için kendini bir şey mi zannediyorsun?"

"Işıl boşver." Cemre arkadaşının kolunu tuttuğunda Işıl kendini kurtarıp kızın üzerine yürüdü.

"Evet ne oldu kıskandın mı?"

ELVEDA SOSYETE!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin