Işıl sabah mutlulukla gözlerini açtığında iyice gerindi. Odaya baktığında nerede olduğunu anlaması çok uzun sürmemişti.
Ama Kağan etrafta yoktu. Odadan çıkıp mutfağa girdiğinde hazır kahvaltıyı görünce gülümseyip sofranın başına oturdu.
Onca ameliyatın ve meşguliyetin içinde sevdiği adam kendisine kahvaltı hazırlayıp çıkmıştı evden.
"Iyi ki seni seçmişim." Işıl mutluluk ve iştahla kahvaltısını yaptıktan sonra bulaşıkları yıkadı, yatağı topladı ve evi süpürdü.
Hala kendine hayret ediyordu. Çalışmak, helede ev işi yapmak normal geliyordu. Kağan onu mutlu ettikçe hayatta her şeyi yapası geliyordu Işıl'ın.
Hızla telefonunu açıp Kağan'ın takvimine baktı. Ameliyatı yedide bitiyordu. Güzel bir akşam yemeği için kolları sıvadı Işıl.
______
Aysun teredüttle gözlerini açtığında yanında yatan beden ile yorganı gözlerine kadar çekti. Burada nefessizlikten ölmek istiyordu.
Genç kadın korkuyla yorganı araladığında Umut'un uyuduğunu görünce ses çıkarmadan yataktan kalkmaya çalışirken genc adam kadinı elinden tutup yanına çekti.
Normal şartlarda adamı itleyip onu Allahına kavuştuturdu. Ancak burası kendi evi değildi ve bu yatağa, buraya nasıl geldiği hakkında hiç bir bilgisi yoktu.
"Ne yapıyorsun?!"
Genç kadın hızla yataktan kalktı.
En azından üstüm giyinik diye düşündü ve mutlu oldu genç kadın. Hızla koltuğun üzerindeki ceketini ve çantasını aldı.Kapıdan çıkacağı sırada kahkaha sesi ile arkasını döndü.
"Genelde hiç bir kadın kahvaltıyı benimle etmeden gitmezdi, dün gece hoşuna gitmedi mi yoksa?"
Aysun'un kan beynine sıçrarken pahalı ve ağır çantasını Umut'u dövmek için kullandı.
Genç adam her yediği çanta darbesinde acıyla sızlanıyordu.
"Şakaydı Aysun, şaka." Adam yataktan kalkıp gömleginin açılan düğmelerini iliklemeye başladı.
Aysun adamın gömleğinin düğmelerinin neden o derece açık olduğunu sorgulamıyordu bile.
İçki içmeyi bu günden sonra kendisine yasaklamıştı.
Aysun çekingen bir şekilde etrafı incelerken sonunda saatine bakmayı akıl etmişti. Saat on biri gösterirken korkuyla telefonuna baktı.
Bir sürü arama ve onlarca mesaj. İptal edilmek zorunda bırakılan onlarca randevu.
"Hayatımda ilk defa işe geç kaldım." Aysun'un dudakları büzülürken genç adam gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELVEDA SOSYETE!
Romance1997 "Hadi Işıl seç birini." Onlarca misafir bir yaşındaki güzel bebeğe bakarken bu tatlı bebekse masanın üzerindeki nesneleri tanımak için uğraş veriyordu. Annesine göre bu tatlı kız tabikide steteskopu seçecekti. Ilerde başarılı bir doktor olup a...