40.Bölüm

37 31 1
                                    

Anlatıcı: Burak

Sabah Gizem çok daha iyi gözüküyordu. Eski enerjisi yerine gelmişti. Onu böyle mutlu görmek beni de sevindirmişti. Atölyenin yapılacağı yere vardığımızda Gökhan bizi bekliyordu. İşlere yardımcı olurken ekibin geri kalanı da bize katıldı. Tüm hazırlıklar bittikten sonra çocuklar gelmeye başlamıştı. Hepsiyle ilgilenirken bir yandan gözüm Gizem'in üstündeydi. O mükemmel bir çabayla her yere koşturuyor herkese yardımcı olmaya çalışıyordu. Çocuklar yavaş yavaş gitmeye başladığında yanımıza bir adam geldi. Gizem'e atölye ile ilgili sorular sorduktan sonra teşekkür ederek gitti. Bu adam bana bir yerden tanıdık geliyordu ama bir türlü çıkaramadım. Tüm çocuklar gittikten sonra Gizem'i zor da olsa dinlenmeye ikna ettik. Dinlenmekten kastım birazcık oturmasıydı çünkü otururken bile masanın üstündeki eşyaları kutuluyordu. Tüm işler bittikten sonra Gökhan ve Uras Aryalara doğru yola çıktı. Biz de birlikte motora binip deniz kıyısına gittik. Geçen hafta motorla dolaşırken sahildeki küçük kahveci dikkatimi çekmişti ve salepleri çok güzeldi. Onun da beğenebileceğini düşünerek Gizem'i o kafeye götürdüm.

- Demek ben yokken burayı keşfettin.

-Beğendin mi sen onu söyle.

-Burası çok güzel ve tatlı bir yer. Salep de efsane. Çok teşekkür ederim bu arada her şey için. Geldiğinden beri hep yanımda oldun. Benim sana destek olmam gerekirken sen bana destek oldun.

-Gizem saçmalama. Ben buraya gelirken burada kalıp kalmamak konusunda bile kararsızdım. Birkaç hafta kalır giderim diye düşünüyordum ama sonra karşıma sen çıktın. Burayı sevmemi sağladın hatta ve hatta yeniden hayata dönmemi sağladın.

-İyi ki seni tersledim ilk tanıştığımızda. Yoksa belki tanışamayacaktık.

-İyi ki. Bu arada geç kalmadan dönsek mi?

-Olur.

O kafasıyla onaylayınca motorla eve doğru yola çıktık. Gizem ile sahilde konuştuklarımız beni çok mutlu etmişti. Kısa sürede ne kadar çok anı biriktirmiştik. Tüm bu düşüncelerle Aryalara vardık. Eve vardığımızda içerden yanık kokuları geliyordu. Gizem mutfağa girdiği an bana seslendi. Anlaşılan o ki onun da yardıma ihtiyacı vardı. Mutfağa girdiğim an onun bile bu işi tek başına halledemeyeceğini anladım. Gizem kızları mutfaktan çıkardıktan sonra hızlıca ellerini yıkayarak etrafı toplamaya başladı. Ben de o sırada ne yemek yapabileceğimize dair fikir yürütüyordum. O sırada aklıma Quesadilla yapmak geldi. Eskiden film gecelerinde yapıp yerdik. Ona bu fikrimi söylediğimde nasıl yapıldığını bilmediğini söyledi. Kendim yapacağımı söylediğimde hemen kabul etti. Ben yemeği yaparken o da sosları yapmaya başladı. Güzel bir salsa sos yaptıktan sonra bana yardım etmeye başladı. İçerdekiler film seçerken biz Quesadillalarımızı pişirmeye koyulmuştuk. Gerçekten enfes gözüküyorlardı. Hatta ve hatta ilk çıkanı dayanamayıp tattık. Gizem bu tarife bayılmıştı. Hem çok kolay hem de çok lezzetliydi. Kalanları kesip tabakladıktan sonra içeri götürdük. Herkes merakla tadına bakıyordu. İlk tepki Uras'tan geldi.

-Gizem bu efsane olmuş.

Gizem gülerek cevap verdi.

- Valla bu sefer ben sadece sosu yaptım. Yemeği Burak yaptı.

-Ellerine sağlık Burak. Daha önce bir Meksika restoranında etlisini yemiştim ama bu ondan bile güzel.

Bu sefer konuşma sırası bendeydi.

- Avusturya'da bir arkadaşım öğretmişti bana. Onlarla birlikte film izlerken nachos ile yerdik. Bugün aklıma gelince yapayım dedim.

- Sahi bize anlatsana biraz oradaki hayatın nasıldı?

- Pek farklı değil aslında. Sadece yemekler, kültür ve dil değişiyor. Tabii bir de insanların sıcaklığı.

Uras soru sormaya devam ediyordu.

- Peki kızlar nasıl? Türk kızları mı yoksa Avusturya kızları mı?

Bu soru üzerine Arya sinirli bakışlarını Uras'a yöneltmişti. Bu soru benim için kolay bir soruydu.

-Bence Türk kızları ama oradaki kızlarda oldukça güzel. Bu konuyu kapatsak mı artık?

- Olur.

Bu konuşma olurken Gizem boş olan tabakları topluyordu. Sıra benim tabağımı almaya gelince mutfağa giderek ona yardımcı olmaya çalıştım. Gizem bir soru sormak istiyor ama çekiniyor gibi duruyordu. Sorusunu merak ederek ben konuşmaya başladım.

-Ne sormak istiyorsan sorabilirsin Gizem.

-Başka bir zaman sorarım.

- Sen bilirsin ama çekinmene gerek yok.

Gizem bulaşıkları makineye koyarken ben de ona yardım ediyordum. İçeri gittiğimizde film seçilmişti. Bugün romantik komedi seyredecektik. Anlaşılan o ki geçen seferden sonra kızlar böyle rövanş alıyordu. Bir süre izledikten sonra Gizem montunu alıp bahçeye çıktı. Bahçeye çıkmadan önce mutfaktan bir bardak kahve aldı. Belli ki kafasını dinlemek istiyordu. Bir süre sonra filmden sıkılmaya başlamıştım. Merak edip Gizem'in yanına gittim,minderlere uzanmış yıldızları izliyordu. Bir süre sonra beni fark edip doğruldu. Yan yana sessizce oturup yıldızları izlerken sessizliği ilk bozan Gizem oldu.

-Burak sana bir şey soracağım ama cevap vermek zorunda değilsin.

-Merak ettim şu soruyu.

-Burak sen Türkiye'ye zorla mı döndün? Ya da neden döndün?

İlk soruyu cevaplamak zordu ama ikinci soruyu cevaplamak daha da zordu. Yutkunarak cevap verdim.

-Gizem ben Türkiye'ye babamın isteği üzerine döndüm. Buraya döndüm çünkü buradan giderken tüm üzüntülerim bu şehirde kalmıştı. Sanki buraya dönersem o kara bulutlar tekrardan üzerime gelecekmiş gibi hissettim ama öyle olmadı.

-Burak özür dilerim seni üzmek istememiştim.

Ben kendimi toplamaya çalışırken Sinan Abi geldi. Anlaşılan o da filmden sıkılmıştı. Oflayarak telefonu açtı ve şarkı söylediğimiz vidoyu açtı. Videoyu birlikte izledikten sonra konuşmaya başladı.

-Gençler sahne uyumunuz muhteşem. Valla ikinizi bir arada bir türlü yakalayamadım ama o gece efsaneydiniz. Ben bile bir ara dans ediyordum.

-Teşekkür ederiz. Bu arada stüdyoya sipariş ettiğimiz ürünler geldikten sonra herkesi çağırıp kutlayacağız. Şarkı falan söyleriz. Sen de gelmek ister misin?

Bu sorum üzerine Sinan Abi şaşırmıştı.

- Aslında neden olmasın? Bu arada Gizem sen daha yeni iyileştin istersen içeri girelim.

- En iyisi ben koltukta uyuyakalmadan eve gidiyim. Zaten çok yorucu bir gündü. Size iyi geceler.

Vedalaştıktan sonra Gizem eve girdi bizde Sinan Abi ile sohbet ettik. Bugün ben de çok yorulmuştum dolayısıyla bende saat çok geç olmadan eve gittim. Gökhan ve Gizem'in arası ilerleyen güzlerde nasıl olacaktı acaba? Haftaya Gizem'in sürprizi neydi? Hepsinin cevabını ilerleyen günlerde görecektik.

Bir Gizemdir YaşamakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin