17.Bölüm

111 57 16
                                    

Anlatıcı: Gizem

Geç kalmam herkesi endişelendirmişti. Bir de üstüne baloya tanımadığım biriyle yan yana girmem ve çocuğun bana olan bakışları herkesin dikkatini çekmişti. Özellikle de Gökhan'ın. Arya çocuğun tipini övmeye başlamış Vera ise tanışıp tanışmadığımızı sormuştu. Ben ise hiçbirine aldırmayıp bu geceyi ayarlayan sponsorumuzun yanına teşekkür etmeye gitmiştim.

 O, beni yeni insanlarla tanıştırmıştı. Fakat bu tanışmalardan en önemlisi bizi İstanbul'da daha büyük atölyeler  yapmamız için destekleyecek olan Mehmet adındaki beyefendiydi. Ama öncesinde benden bir şey rica etti. Oğlu Türkiye'ye birkaç gün önce dönmüş ve bu tarz sosyal sorumluluk işlerine meraklıymış ve artık İstanbul'a yerleşecekmiş eğer ayarlayabilirsek bu Eskişehir macerasında bize yardımcı olmak istermiş. Ben bu fikri onayladım ve eğer mümkünse onunla bu gece tanışıp tanışamayacağımı sordum. O, oğlunu mutlaka yanıma göndereceğini söyledi. Ben de bu konuşmanın üstüne Gökhan'ın yanına gittim ve olanları anlattım. O da bu konuya sıcak baktı. Biraz onların yanında durduktan sonra Arya ile işaretleşip Uras ile birlikte boş olan masalara gelmesini sağladım. 

Bu arada Uras bizim ekibin eskilerinden çok tatlı bir genç. Arya ile oldukça iyi anlaşıyorlar bu yüzden bugün de birlikte takılıyorlar. Arya ile konuşurken bir anda kapıda karşılaştığım çocuk bizim masaya doğru yürümeye başladı. O sırada Gökhan çocuğu fark etmeyip Aryaları yanına çağırdı ve ben masada yalnız kaldım. Çocuk masaya geldi. 

- Selam gizemli kız.

- Selam. 

- Babamla konuşmuşsun.

- Bu akşam çok kişiyle konuştum. Babanızın adı ne diye diye sorsam ayıp etmiş olur muyum?

- Mehmet Bey benim babam olur. 

-Evet hatırladım. Bu arada biz sizinle tanışmadık hala. Ben Gizem. 

- Ben Burak. Bu arada gizemli kız derken şaka yapmak istemiştim. Gerçek adınız Gizem mi gerçekten?

- Evet. Sanırım siz yurtdışından yeni gelmişsiniz ve burada atölyelere destek olmak istiyormuşsunuz.

- Öncelikle siz değil sen. Ayrıca evet buraya yeni geldim ve yıllardır gelmediğim için kimseyi tanımıyorum. Babam da size sponsor olmak istiyor ve bana işi öğretmenizi istiyor. 

- Tamamdır Burak. Yarın bir tane yüz elli kişilik atölye var başında ben ve Gökhan varız. Öncelikle seni tanımam lazım çünkü hangi yaş grubuyla çalışabilmen daha doğru onu bilmeliyim. 

-Avusturya'da küçük çocuklarla beraber müzik aletleri yapar kendi şarkılarımızı çalardık. Dolayısıyla küçük çocuklarla çalışmayı tercih ederim. 

- O zaman yarın bana destek olacaksın. Bu arada bir sonraki gün özel çocuklarla bir söyleşi olacak gelmek ister misin?

- Çok isterim. Bu arada birbirimizi pek tanımıyoruz. Biraz kendini tanıtsana. 

- 17 yaşındayım. En yakın arkadaşlarım Arya ve Vera. Üç yıldır atölyeler düzenliyoruz Gökhan ile birlikte. Kitap okumayı severim. Bu kadar. Şimdi sıra sende. 

- Ben de 17 yaşındayım. Şarkı söylemeyi severim. Arada şarkı yazıyorum. Motora biniyorum. Kitap okumayı severim. Eskişehir dönüşü İstanbul'da bir okula başlayacağım. Bu kadar. 

Biz Burak ile konuşurken Gökhan yanımıza geldi. Oldukça gergin ve sinirli gözüküyordu. Açıkçası bugün hep sinirli ama neyse. Ortamın gerginliğini azaltmak için sessizliği bozdum. 

- Gökhan,  Burak yarın benimle çalışacak. 

- Burak kim?

- Burak, Mehmet Beyin oğlu aynı zamanda da karşında duran nazik beyefendi. 

- Tanıştığıma memnun oldum. Siz önceden tanışıyor musunuz?

- Hayır. Bugün tanıştık. 

Burak sessizliğini bozdu. 

- Siz ne zamandır tanışıyorsunuz?

-Az zaman oluyor. Dokuz yıl kadar oldu biz Gizem ile tanışalı. 

-Oldukça uzun bir zaman. Benim de Avusturya'da böyle sizin gibi arkadaşlarım vardı. 

- Ne kadar güzel. 

Bu arada gerginliği fark eden Vera yanımıza geldi. Ortamdaki gerginlik eminim dışardan fark ediliyordur. 

- Gökhan bir konu için seni alabilir miyim? Önemli. 

- Tamam Vera geldim. 

Gökhan gittikten sonra Burak soru sormaya devam etti. 

- Siz sevgili misiniz?

- Hayır. Ne alaka.

- Bilmem sana olan bakışları arkadaştan öteydi sanki. 

- O sevdiği insanlara değer verir. Ondan sana öyle gelmiştir. Bu arada hangi otelde kalıyorsun? Yarın sabah ekiple tanışman gerekecek. Sadece beni ve Gökhan'ı tanıman yetmez. 

-Tepedeki büyük otelde kalıyorum. Siz? 

- Bizde öyle. Bu arada sabah en geç dokuzda kahvaltıda olman gerekiyor. Gökhan ve ben saat yedi buçukta kahvaltıya inip geç kalan çocukları uyandırıyoruz. Dolayısıyla bizim mesai erken başlıyor. Senden ricam geç kalmaman. Unutma yarın benim asistanımsın. 

- Telefon numaranı alsam. En azından seni nerede bulacağımı bilmiş olurum. 

- Tamamdır. Sana bizim yaka kartlarından da ayarlarız. 

O sırada meraklı gözlerle masaya Arya geldi. Ve tabii ki Uras ve Vera. Ekip tamamlandı herhalde. Arya merakla konuşmaya başladı. 

- Merhaba ben Arya. Galiba yarın atölye için bu yakışıklı beyefendiyle beraber çalışacakmışsınız. 

- Evet Arya. Bu arada Gizem senden ve Vera'dan bahsetti. Siz de ekipte misiniz? 

- Yok Gizem ekibin tek kızı. Biz Gizem'in kardeşi gibiyiz ona her konusunda yardımcı oluyoruz. 

Ben lafa girdim. 

- Onlar benim canlarım. Aynı sitede oturup aynı okula gidiyoruz. Onlar ve ailem olmasa şu an burada olamazdım. 

- Peki Gökhan?

- O da kardeşimiz gibi. O sonradan dahil oldu aramıza. Ama onun da yeri ayrı. O olmasa bu deli kız kaybolur valla. 

Artık sinirlenmeye başlıyordum.

- Aryacım bırak Burak bizi kendisi tanısın ayrıca çocuklar yavaş yavaş gitmeye başladı. İsterseniz sizde yola çıkın. Uras acaba Vera ve Arya'ya eşlik eder misin? Bende birkaç kişiyle daha konuşup gelirim. Gökhan'a söyleyin tüm çocuklara göz kulak olsun. 

- Tamam biz söyleriz.

Burak bana bir şeyler söylemek ister gibi bakıyordu. En son dayanamayıp söze başladı. 

- Senin asistanın olmak zor olacak. 

- İstersen Gökhan ile çalışabilirsin. 

- Yok hiç gerek yok. Benimle bir dans eder misin?

- Bence buna hiç gerek yok ayrıca ben dans konusunda oldukça yeteneksizim. 

-Ben de. Hem zaten sizden neredeyse kimse kalmadı kim görecek? Geldiğinden beri sadece iş yapıyorsun farkında mısın?

- Tamam haklı olabilirsin ama baştan uyarıyım çok kötü dans ederim. 

- Merak etme ve kendini biraz rahat bırak.

Birlikte dans pistine yürüdük ve dans etmeye başladık. Ben bu ayakkabılarla rahat yürüyemiyorken dans etmek daha da zordu. 

Bir Gizemdir YaşamakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin