Merhaba sevgili canlarım. B-)
Lütfen beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın. İnan ki yorumlarınızı okurken çok fazla motive oluyorum ve yazma isteğim her gün daha çok artıyor.
Keyifli okumalar...
Yazardan
1 hafta sonra
Yalan, dolan, geçmiş, gelecek, zaman, mekan... Bunların hiçbiri artık Asenayı ilgilendirmiyor du. Bir hafta olmuştu şerefsizlerin yanında olalı, bir hafta olmuştu Kutay'ın ağabeysi olduğunu öğreneli. Koskocaman bir hafta, yüz altmış sekiz saat, on bin seksen dakika olmuştu geçmişini öğreneli.
Asena artık hiçbir şey hissetmiyor algılayamıyor du tek isteği bir an önce buradan çıkıp Mert'in iyi olup olmadığını öğrendikten sonra buralardan çekip gitmekti bu bir süreliğine olsa bile dinlenmek istiyordu. Haklıydı büyük kayıplar vermişti üst üstte bütün kötü olaylar Asenayı bulmuştu yüzü hiç gülmemişti. İsyan etmiyordu sabır diyordu, kader diyordu, olacağı varmış olmuş diyordu, kendini de suçlamıyordu, tek bir kişi hariç mert. Mert'in bu durumda olması benim yüzümden di diye düşünüyor du. Hatta saatlerce bu olay için öylece bir noktaya kitlenmişliği olmuştu.
Asena derin nefes alıp kendine geldi, gitmek zorundaydı, kaçmak, kurtulmak zorundaydı. Canından bir parça orada öylece yatıyordu belki de belki de öl... Asena bu sinir bozucu düşünceyi kafasından atıp yukarıdan zincirle bağlanmış ellerine baktı buradan kurtulmak onun için çocuk oyuncağıydı aslında. İlk bağlandığı zaman bile kurtula bilirdi fakat istememişti kendin de kaçacak gücü bulamamıştı. Nasıl bulsun ki zaten her gün fiziksel ve psikolojik şiddet uygulanıyor du kendisine ve bu psikolojik şiddet bir sürü sonra Asenayı yıpratmaya yetmişti Asena'nın şimdi kolunu kıpırdatacak hali bile yoktu. Sürekli ölen ağabeysi Kutay hakkında hikâyeler anlatıyor du Allah'ın belası babası olacak şerefsiz. Asena ne kadar sus, konuşma, yapma dese de sürekli aynı şeyler oluyordu ilk başta direndiği için bir güzel dövülüyor ardından işkence edilip kıpırdatacak hal kalana kadar bırakmıyorlar dı sonra da psikolojik şiddette başlıyorlar dı. Asena konuşulanları ne kadar kulaklarını tıkasada bir süre sonra onu da bırakmıştı. Asena kendi kendine Allah'a dua ederken içeri giren Şehmuz'la ona yandan bir bakış atıp tekrar gözlerini kapattı.
"Ooo keç tu çi dikî? " (Ooo kızım ne yapıyorsun?) Asena sinirle gözlerini kapatıp güçsüz sesiyle tısladı.
"Ben senin kızın değilim şerefsiz." Şehmuz Asenayı takmadan çürük tahta dan masanın üzerine oturup Asena'ya baktı.
"Em li ku derê bûn." (Nerede kalmıştık.") Asena gözlerini sinirle kapatmıştı. Başlıyorlardı yine.
"Hah hatırladım. Bir gün göye basgın yedig anan olacak garıyı öldürdüler bende gaçıp gurtardım kendimi ne seni ne de o şerefsiz ağabeynin peşine düştüm çüngü sizden nefret ediyordum zorla almıştım ben o garıyı da ama ben nereden bileyim senin bu gadar gözel olacağını zaten aradan yıllar geçti sonra sizi buldum sen aynı o o*uspu anan gibi olmuştun gözel ve çekici sende onun gibi o*uspusun." Asena duyduklarıyla sinir kat sayısı artmıştı.
"Düzgün konuş lan sensin o*uspu."
"O*uspu olmasan onca ergegin için de ne ararsın boşa durmazsın orada elletmişsindir sen gendini anan gibi. O da ragat durmazdı zaten Allah bilir kimlerin altında gezdi ben den önce. Sen kimlerin altında kaldın lan?" Asena yüzüne yediği sert tokatla neye uğradığını şaşırdı böyle bir hamle kesinlikle beklemiyordu. Bu adam neyin? Kimin? Hesabını soruyordu bilmiyordu ama buradan kurtulduğu an öldürecek di onu hiç acımadan gözünü bile kırpmadan ama önce kaçıp kurtarması gerekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gölge Timi
ActionAnnesini ve babasını küçücük yaşta şehit veren bir kızdı o. Yanında bir tek biricik ağabeysi vardı. Şimdi o küçücük kız büyüdü kocaman bir bordo bereli bir yüzbaşı oldu. o kim mi? o Asena Türkoğlu tüm zorluklara göğüs geren kahraman türk askeri.