Selammmmm kalbim içleri herkese öncelikle çok teşekkür ederim. Çok büyük bir aile olmuşuz on iki bin okuyucu gerçekten çok çok çok teşekkür ederim. Sizi daha fazla bekletmek istemiyorum bölüm için biraz geç oldu umarım bölümü beğenirsiniz.
Keyifli okumalar dilerim...
Başımda ki keskin bir ağrıyla kendime geldim. Gözlerimin üzerinde ki ağırlık yüzünden gözlerimi açamıyordum. Başımda ki sesler yavaş yavaş kulaklarıma dolsa da çok derinden geliyor du. Bir kaç dakika daha bekledikten sonra sesler netleşti.
"Ağabey vur şu adamı."
"Neredesin ulan puşt?"
"Çaylar geldi."
"At bakayım beş şeker."
"Yuh öküz bütün şekerliği dök."
"Sanane lan."
"Mert hala uyanmadı mı?"
"Yok lan uyanmadı acaba doktoru mu çağırsak?"
"Biraz daha bekleyelim."
Gözlerimi zorlayarak açtım bir kaç kez kırpıştırıp kendime geldikten sonra baş ucumda yere bakan Mert'e doğru konuştum.
"Su." Mert anında başını kaldırdığında beni baştan aşağı süzüp derin nefes aldı. Diken üstünde olduğu her halinden belliydi zaten. Baş ucumda ki komidin'in üzerinden bardağa su doldurup uzatınca yavaşça iki üç yudum alıp kendimi geri çektim. Tüm tim merakla bana bakarken derin nefes alıp verdim.
"Ne oldu?" Dedim kısık sesle.
"Bayıldın." Dedi Kuzey. O an aklıma dolan anılarla gözlerim kocaman oldu. Hızlıca başımı kaldırıp time baktım.
"Nerede o?" Mert kaşlarını çattı anında.
"Kim nerede güzelim?" Sorarken bile sesi titriyordu. Timin üzerinde gezdirdim gözlerimi hepsi Mert'e bakıyordu. Kaşlarımı çattım anında.
"Ne demek kim? Mert dalgamı geçiyorsun? Turan'ı gördüm ben." Mert uzun uzun bana baktıktan sonra konuştu.
"Orada kimse yoktu ki güzelim."
"Hayır." Diye bağırdım anında. Tim korkuyla bana bakıyordu ama benim umrumda değil di. Ben görmüştüm kokusunu içime çekmiştim. Çok çok fazla gerçekti.
"Mert." Dedim çaresizce. "Ben onu gördüm, o pis kokan mağara şimdi benim Turan'ım kokuyordu eminim o oradaydı. Mert yemin ederim ki Turan dı o. Çok çok fazla gerçekti. Hayal görmedim ben yemin ederim ki görmedim." Gözyaşlarım çoktan gözlerimi terk etmiş sicim gibi akıyordu. Tim acıyan gözlerini bana dikmiş öylece bana bakarken içeri ağabeyim ve amcam girdi. Ama onları takacak kadar kendimde değildim. Mert elini omzuma koyup ona bakmamı sağladı.
"Hayır." Dedi titrek sesle. "Orada kimse yoktu Asena. Hayal gördün çok kan kaybettiğin için." Başımı olumsuz anlamda salladım şiddetle.
"Gördüm." Dedim hıçkırarak. "Gerçekten gördüm." Amcama ve ağabeyim döndüm gözyaşlarımın arasında yalvaran bakışlarımı ona atıp fısıldadım.
"Amca ağabey birşey diyin niye inanmıyorsunuz bana gördüm diyorum." Amcam yatağın yanına oturup saçlarımı okşadı şefkatle.
"Asena." Dedi. Sıkıntılı bir nefes alıp geri verdi. "Turan şehit oldu kızım." Sinirle amcama ve time bakıp bağırdım.
"Hayır diyorum gördüm onu." Yan taraftaki bardağı alıp duvara fırlattığım da amcam hızla yanımdan kalkıp konuştu.
"Asena yapma güzelim kızım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gölge Timi
ActionAnnesini ve babasını küçücük yaşta şehit veren bir kızdı o. Yanında bir tek biricik ağabeysi vardı. Şimdi o küçücük kız büyüdü kocaman bir bordo bereli bir yüzbaşı oldu. o kim mi? o Asena Türkoğlu tüm zorluklara göğüs geren kahraman türk askeri.