6

1.9K 286 605
                                    


Bölüm 6: sahte

* * **

Sessizce odamdan çıkıp babama göz atmak için salona adımladım. Her zamanki gibi televizyonun karşısında sızıp kalmış olmasını umuyordum. Fakat dar koridorda birden karşıma çıkmasıyla irkildim.

"Jeongin?" dedi sorar gibi

"Tuvalete gidiyordum..."

Babam usulca başını salladı ve bana yaklaştı. Elini, sol şakağımın yanındaki yara bandına değdirince başımı geriye çektim. Yüzünde üzgün bir ifade vardı. Bir başkası olsa pişman olduğunu bile düşünebilirdi. Fakat öyle değildi işte. Eğer aklınız varsa pişman olduğunuz şeyleri tekrarlamazsınız ama ben babamla bu sahneyi defalarca kez oynamıştım.

"Üzgünüm ama senin iyiliğin için yapıyorum oğlum. Bunu biliyorsun, öyle değil mi Jeongin?"

Komikti. Koruma adı altında hayatımı zindana çeviriyordu sonra da gelmiş haklılığını kanıtlamaya çalışıyordu.

Babam ellerini omuzlarıma koyup destek almaya başladı. Ayakta bile duramıyordu, zil zurna sarhoştu çünkü. Ağzını her açtığı vakit burnumu yakan alkol kokusuna yüzümü buruşturmadan edemedim bu yüzden başımı eğdim.

"Canım oğlum benim..."

Midem bulanıyordu. Sahte sevgi sözcükleri midemi bulandırıyor. Sevgisi sahte, sözcükleri sahte...
Şu an gerçeklikte değildi ki yaptıkları gerçek olsun, kafası iyiydi ne dese canımı sıkacaktı.

Babam birden beni kendine çekip sarıldı. O kollarını bedenime sararken benim kollarım aşağı sarkmaya devam etti.

"Anneni bu yüzden kaybettim... Seni de kaybedemem oğlum. Bunu kaldıramam."

Annemden bahsettiği an bedenim kas katı kesildi. Tırnaklarımı avuçlarıma batırmaya başladım ve kendimi tuttum. Bu konudan nefret ediyordum. Özellikle babamla konuşmaktan daha da nefret ediyordum. Çünkü gerçeğe inanmıyordu. Annemin neden öldüğünü çok iyi biliyordu ama sebebini kendince uydurmuştu.

"Annem..." dedim dişlerimin arasından "O kendini öldürdü baba. Bir şeyler çaldığı için ölmedi-"

Sözcüklerim babamın sert çıkan sesiyle kesildi

"Jeongin."

Yutkundum. Birden fazla kez yutkundum. Ağlama isteğim yine baş göstermişti ve boğazım yanıyordu. Sikeyim, onun kolları arasında o aptal masalını dinlemek istemiyordum.

"Jeongin annen kafayı yedi! Buradan gitmekle kafayı yedi. Her gün her dakika buradan kaçmayı düşündü ve en sonunda yapamayacağını anlayınca da onu asla çekip çıkaramayacağımız yere siktir olup gitti!"

Kolları arasındaki bedenim bağırdığı için sarsıldı. Ben yine yutkundum, defalarca kez yutkundum. Ağzıma gelen her sözcüğü yuttum. Söylemek istediğim her şey boğazıma dizildi.

Yaşlı bünyesine ağır gelen alkol onu yoruyordu bu yüzden birkaç bağırmayla nefes nefese kaldı. Sakinleşip ellerini saçlarıma atınca titredim.

"Senin de gitmene izin vermeyeceğim Jeongin... Kendini kötü hissettiğini biliyorum ama geçecek. Gerçekten geçecek oğlum. Mutlu olmak için kaçmana gerek yok. Hayat çok güzel. Burası çok güzel... Her ne kadar baban şu an sarhoş olsa da."

Son söylediklerinden sonra sanki bir espri yapmış gibi güldü. Ne bok halde olduğunun gayet farkındaydı ve bir de tavsiye veriyordu. Midem delicesine bulandı. Gerçekten de kusmak istedim ama yapamadım yine de gözümden akan bir damla yaşa mani olamamıştım.

Stolen Cookies | HyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin