14

1.5K 241 748
                                    

Bölüm 14:benimle sevgili olma

* * *

"Jeongin."

"Jeongin uyan."

Usulca gözlerimi aralayıp Hyunjin'in endişeli yüzüyle karşılaştım. Neyseki bakışları normaldi. Ayılmıştı ve gözlerinde yıldızlar dönmüyordu

"Uyandım, tamam." dedim yüzümü ovalarken. Koltukta uyuyakaldığım için her yanım ağrıyordu

"Neredeyiz?"

Neredeydik?

Güzel bir soruydu.

Etrafıma bakındım. Oldukça minimalist bir evdi burası. Doğrusu başta, yeniden emlakçının gelip birilerine evi gezdirecek olmasına endişe etmiştim ama noel tatiline giriyorduk birinin gelmesi olası değildi fazla. Bir hafta kadar rahattık en azından.

Bunları aynen Hyunjin'e de söylemek üzereydim ki olanlar aklıma gelince sinirle soludum

"Hatırlamıyor musun?"

Gözlerini kaçırıp başını iki yana salladı

"Fazla değil. Yani... En azından ayrıntılı değil."

Histerik bir biçimde güldüm

"Ne bok yediğinin farkında mısın sen?!"

Birden bağırmış olmamla irkilip oturduğu yere sinmişti. Gözleri korkuyla bana bakıyordu fakat hayır, bu defa ona karşı yumuşamayacaktım çünkü resmen her şeyi bok etmişti ve doğru düzgün açıklamıyordu bile ne yaptığını.

"Jeongin b-ben gerçekten ne olduğunu bilmiyorum."

"Bilemezsin tabii ki çünkü kafan güzeldi resmen!... Söylesene ne içtin gerçekten?"

Hyunjin biraz daha bana yaklaştı, "Jeongin gerçekten sadece kurabiye yedim neden anlamak istemiyorsun?"

Takmıştı buna gerçekten kurabiye deyip duruyordu ve sinirim daha da çok bozuluyordu.

"Ben gerizekalı değilim Hyunjin tamam mı? Hiçbir kurabiye böyle bir etki yaratmaz."

Hyunjin kaşlarını kaldırdı. Gözleri dolmuştu ve alt dudağı titriyordu. Ağlayacak mıydı gerçekten?

"Jeongin yemin ederim sadece kurabiye, neden bana inanmıyorsun?" dedi ve koltuğun kenarında duran elimi tuttu "Doğruyu söylüyorum... Lütfen kızma artık bana."

Gözlerimi, yaşlarla parıldayan gözlerinden çekip tuttuğu elime çevirdim.

Ona inanmak istiyorum.

Fakat içimde büyük bir öfke var ve o yalan söylüyor.

Bu yüzden elimi ondan çekip ayağa kalktım ve camdan dışarıya bakmaya başladım. Bir süre sessizce durduk. En sonunda arkamda birkaç hışırtı hissettim ve koltuktan kalktığını anladım

"Acıkmış olmalısın... Yemek yemeye gidelim hadi."

Arkamı dönüp oldukça üzgün gözüken Hyunjin'e baktım

"Seninle öylece yemek yemeye gelmeyeceğim Hyunjin. Sen gidersen git."

Derince iç çekti ve göğsü kocaman şişti. Ardından başını yere eğdi

"Pekala ben bir şeyler alayım burada yiyelim o zaman." diye mırıldandı kendince. Bense hiçbir şey söylemeyip yeniden pencereden dışarı bakmaya başladım. Doğrusu bu hali kalbimi öylesine zorluyordu ki her şeyi siktir edip ona sarılmak geliyordu içimden ama gerçekten sinirliydim.

Stolen Cookies | HyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin