ARKADAŞLAR BÖLĞM ATTIM LAN İNANABİLİYOR MUSUNUZ YB GELFİ YANİ
Neyse bölümü yazarken ateşim vardı bu yüzden çok manyak salak şeyler olmuş olabilir napim
Artık bolca yorum yapn yani hasta hasta bölüm yazdım amına koyim
Şaka koymamm
Sadece jilix var bölümde çünkü aşka geldim, jilixim😤😤😤
***
Bölüm 36:Kapa çeneni lanet olası endişe canavarı!
Jisung
Birkaç günde tüm kişiliğim değişmiş gibi hissediyordum. Felix hayatıma girdiğinden beri
her şey daha az kafa karıştırıcı geliyordu
Belki de daha az düşünüyordum bilmiyorum. Ona ayak uyduruyordum genel olarak. Felix kafaya takmıyorsa, ki genelde takmıyordu, ben de takmıyordum. Her şeyi yapabilecek gibi hissediyordum. Felix aynen benim için bir antidepresan gibiydi. Dünyanın en etkili antidepresanıydı sanki, moralim tavandı. Önceden olsa ota boka endişe eden ben şimdi hiçbir şeye takılmıyordum
Bizi zorla arabasına alan bu iki yabancının evine gelmek bile içimde en ufak korku yaşatmamıştı mesela.
"Bu kedi bana tısladı.."
Felix koltukta bana yaklaşıp kediyi gösterdiğinde ben de sinirle Felix'e bakan kediyi fark etmiştim.
Minho Hyung kedisini kucağına aldı, "Jeongin'e de böyle yapmıştı.." dedikten sonra Felix'e baktı "Sen onun arkadaşıydın değil mi?"
Felix koluma yapıştı ve başını aşağı yukarı salladı
"Belli.." diye mırıldandı yandaki berjerde oturan Chan Hyung, "İlk gördüğümden beri anlamıştım."
Felix sanki bunları ben söylemişim gibi şaşkınca yüzüme bakmış ardından kaşlarını çatıp Chan hyung'a dönmüştü
"Nereden anladın ki?"
"Anladım işte.." dedi Chan Hyung omuzlarını silkerken. Minho Hyung da geri durmamıştı,
"Biz onlarla ilgili her şeyi anlarız." ebeveyn havasıyla gülümsediğinde aklıma takılan soruyu sordum.
"Siz onları gerçekten iyi tanıyorsunuz sanırım?"
Bu konunun üzerinde fazla durmamıştık fakat merak ediyordum. Hyunjin insanlarla iletişim kurmaya bayılan biri değildi eh gördüğüm kadarıyla Jeongin de öyle değildi fakat şimdi Minho ve Chan onların çocukları olduklarını söylüyordu.
Minho Hyung kucağına kedisiyle Chan Hyung'un bir diğer yanındaki berjere oturup bize başlarından geçen her şeyi anlatmaya başladı. Dinlerken ağzımın açık kalmasına engel olamamıştım
Bir ara, "Vay orospu çocuğu Jeongin.." diye mırıldandığımda Hyunglar güldü. Tam da bu sırada Felix çattığı kaşlarıyla başını iki yana salladı.
"Bekleyin- Kaçmak isteyen Jeongin'miydi yani!?" diye büyük bir şokla sorduğunda ona, 'ben demiştim' bakışlarımı gönderdim. O gün tuvalette beni köşeye sıkıştırıp arkadaşın arkadaşımı kaçırdı demişti resmen!
"Başından beri diyorum sana. Hyunjin, Jeongin istemese gitmezdi."
Felix gözlerini halıya dikip dudaklarını büzdü, "Şıp diye aşık mı olmuş bizim Jeong'a?"
"Şıp diye değil.." dedim omuzlarımı silkerken "Onların bir geçmişi vardı aslında." dediğimde ise odadakilerin bakışları benden başka kimsenin bu geçmişi bilmediğini gösterdi. Chan ve Minho birbirine baktıktan sonra merakla bana döndü
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Stolen Cookies | Hyunin
FanfictionBulundukları şehirden sıkılan Hyunjin ve Jeongin, Jeongin'in çaldığı kurabiyeleri satarak kazandığı paraya ve Hyunjin'in babasından kalan külüstür motoruna güvenip hayatlarından kaçmaya çalışırlar. Bu sırada dostlarını kaybeden Jisung ve Felix ikili...