21.BÖLÜM

952 60 17
                                    

Ah! Clark kesinlikle bilerek yapmıştı! Marco'nun geldiğini görmüş olmalıydı. Ama neden böyle bir şey yaptı?

Şaşkınlığımı üzerimden atarak bütün gücümle Clark'ı üzerimden ittim ve bir elimin üstü ile sertçe dudağımı sildim. Bu kesinlikle iğrençti!

3-4 metre kadar uzağa fırlayan Clark'ın sinirle üzerine yürürken ellerimi üzerine doğru kaldırdım ve yerden havaya kalkması için büyü yaptım. Yer ile olan bağlantısının kesilmesi ile şaşkınlıkla bakarken ellerimi hareket ettirerek arkamda bulunan ağaca çarpmasını sağladım.

İnleme sesiyle birlikte toprak zemine sert bir şekilde düşerken tekrardan üzerine yürüyordum ki bir el tarafından çekilmem ile gözlerimi elin sahibine, yani Marco'ya çevirdim.

Daha demin gördüklerinden dolayı ne diyeceğimi bilemiyordum... Nasıl açıklayabilirdim ki?

"Ben... " dedim zorlukla. "O beni zorla öptü Marco. Yemin eder-" cümlemi tamamlayamadan beni kendine çekerek göğsüne yasladı.

"Biliyorum, güzelim. Gitmek için arkanı döndüğün zaman beni gördü ve " devamını getirmeden sertçe bir nefes soludu ve söylemekte zorlanıyormuş gibi dişlerinin arasından, "Seni öptü. Her şeyi gördüm. " diye ekledi.

Ah! Tanrıya şükürler olsun... Yoksa nasıl bir açıklama yapacağımı bilmiyordum. Üstelik Emilie'nin onun aldatmasının üzerine böyle bir şey görmesi...

Ama şükürler olsun ki her şeyi görmüştü.

Cevap vermeme fırsat vermeden beni kenara çekti ve yerde yarı baygın bir şekilde yatan Clark'ın yakasından tuttu. Hiç zorlanmadan ayağa kaldırdı ve sertçe ağaca yasladı. Öyle ki ağacın en tepe noktasındaki dal bile sallanmıştı, hatta birkaç yaprak bile dalından düşmüştü.

"Sen... " dedi büyük bir öfke ile. "Sen böyle bir şeye nasıl cesaret edebilirsin?! Onu öperken aklından ne geçiriyordun ha söylesene! " diye bağırdıktan sonra yüzüne oldukça sert bir yumruk attı.

Onu ilk defa bu kadar sinirli görüyordum. Yüzü sinirden kızarmıştı ve boynundaki damarlar oldukça sinirlendiğini belli edecek şekilde duruyordu.

Yumruk attığı için yere düşen Clark'a tekrardan zorlanmadan ayağa kaldırdı ve ilk seferki gibi sert bir şekilde ağaca yasladı. Clark acıdan inlesede burnundan akan kana rağmen pis bir şekilde sırıtıyordu.

"Gerçekten çok şanslısın dostum. Çok güzel bir sevgilin v-"

Marco oldukça sinirlenmiş olmalı ki cümlesini tamamlamasına izin vermeden yüzüne bir yumruk daha attı ve tekrardan toprak zemine düşmesini sağladı. Bu sefer kaldırmak yerine bir dizinin üzerine çökerek bir eliyle boğazından sıkmaya başladı.

"Duyamadım. Bir daha söyle!"

Clark nefessiz kalması ile yerde çırpınırken yüzü kızırmaya başladı. Ona bir şey olmasından değil ama Marco'nun bunu yapmasını istemediğim için hızla koşarak kolundan tuttum. Gerginliğini ve öfkesini elimin altındaki teninden hissedebiliyordum.

"Lütfen bırak Marco, onun yüzünden katil olmanı istemiyorum. Zaten bir daha görüşeceğimizi sanmıyorum." Dedikten sonra Clark'a bakarak dişlerimin arasından, "Öyle değil mi Clark?" Diye sordum.

Hızla kafasını sallayarak beni onayladıktan sonra bir elimi Marco'nun yüzüne çıkardım ve bana bakmasını sağladım.

"Lütfen..."

KARANLIĞIN ÇİÇEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin