Açık bıraktığım pencerenin önüne gelerek yukarıya zıpladım ve içeriye girdim. İçeriye girmem ile yere bir şeyin düşme sesini duyunca kafamı yukarı kaldırım.
Ah, hayır!
Adelina, gözleri korkuyla açılmış bir şekilde kapının girişinden bana bakıyordu!
Görmüş olamazdı değil mi?
"Jenna?"
_
ADELİNA'DAN:
Beynimin içinde müzik çalan kimdi?
Ve beynimin içine nasıl girmişti ki?
Sesleri susturmak için yastığın sağ ve sol tarafından tutarak kulaklarıma bastırdım. Ama sesi sadece alçaltmaktan başka bir işe yaramamıştı. Oflayarak yatakta döndüm ve elimi sesin kaynağına uzattım. Üstüne basarak kapatmaya çalıştım ama hâlâ çalmaya devam ediyordu.
Kalkmam gerektiğini anlayarak tekrar oflayıp yatakta doğruldum. Ses telefonumdan geliyordu ve sanırım alarm çalıyordu. Ne için alarm kurmuştum ki?
Ah! Bir dakika...
Hastane!
Hastane için alarm kurmuştum! Ve kalkmazsam eğer geç kalacaktım ki bunu hiç istemezdim. Yoksa annem beni öldürürdü!
Hızla yatağımdan kalkmıştım ki yatağımın sağ tarafının boş olduğunu gördüm.
Jenna nereye gitmişti?
Sanırım benden önce uyanmıştı ve aşağıya inmişti. Bende bir an önce hazırlansam iyi olurdu. Hızla dolabımın karşısına geçip ne giyebileceğime baktım. Askılık kısmında asılı olan siyah kot etek tulumum gözüme çarptı. Sanırım onu giyebilirdim. Havalar soğuk olsada daha sonbaharda olduğumuz için kış kadar soğuk olmazdı. Hem bugün hava diğer günlere göre az da olsa güneşliydi.
Askılıktan kot etek tulumumu indirdim ve yatağımın üzerine atıp tekrar dolabıma yöneldim. İçinden krem/kahverengi karışımı olan boğazlı kazağımı aldım. Üstümdeki badiyi çıkarıp boğazlı kazağımı giydim.
Alt rafta duran siyah opak kilotlu çorabımı çıkardım. Üstümde olan eşofmanımı çıkartıp onu da giydikten sonra kot etek tulumu üzerime geçirdim.
Saçlarımı da yaptıktan sonra hazır sayılacaktım. Ama ondan önce hızlı bir şekilde lavaboya gidip rutin işlerimi hallettim. Sonra yine hızlı bir şekilde odama gelmiştim ki Jenna'yı pencerenin önünde görmeyi beklemediğim için korkuyla irkildim. Gözlerimi sonuna kadar açılırken korkmuş bir ifade ile baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN ÇİÇEĞİ
FantasyKoşuyorum, uçsuz bucaksız bir ormanda koşuyorum. Buraya nasıl geldim, burada ne yapıyorum hiçbir fikrim yok! Ama bir şeyden kaçıyorum. Birden hava karardı ve uğursuz bir gök gürültüsü yankılandı gökyüzünde. İliklerime kadar titrediğimi ve korktuğu...