27.BÖLÜM

765 56 71
                                    

Yine bomba gibi bir bölümle herkese merhaba! 👻❤

Marco'ya düşmeye hazır mıyız bakalım?👻

O zaman daha fazla bekletmeden sizi bölümle baş başa bırakıyorum😜

Keyifli okumalar dilerim ❤

_

Dolaptan birkaç parça kıyafet çıkarıp yatağımın üzerine bırakmak için arkama dönmüştüm ki gördüğüm kişi ile elimde ki kıyafetlerim yere düştü.

"Merhaba, Adelina."

Yok, hayır. Gördüğüm bir kişi değildi. Yani canlı kanlı, gerçek biri değildi. Bir tür yansıma gibiydi. Daha çok 3 boyutlu bir görüntü. Büyü kullanarak yapılmış olmalıydı. Büyüyü nasıl yapmıştı? Ya da kim yardım etmişti? Ama asıl en önemli olan soru onun burada ne aradığıydı?

Dişlerimin arasından konuşarak cevap verdim. "Arthur. "

Ellerini arkasında birleştirerek üzerime doğru yürüdü ve aramızda birkaç adımlık mesafe bıraktıktan sonra durdu. "Saçlarını mı boyattın? Ah söylemek isterim ki böyle çok daha seksi olmuşsun."

Ah! Cidden bu adamın pişkin tavırları insanı delirtirdi!

"Saçmalamayı bırak!" Dedim sinirle. "Yine ne istiyorsun benden?"

Önümde duran saçlarımdan bir tutamını parmaklarının arasına alıp yüzüne yaklaştırdı ve kokusunu içine çekti. "Saçlarının kokusu hâlâ aynı duruyor, güzel."

Aman tanrım! Ne diyordu bu adam böyle? Cidden kafayı sıyırmış olmalı!

Bir adım geri giderek saçımı ellerinin arasından kurtardım ve kelimeleri vurgulayarak, "Sana. Benden. Ne. İstiyorsun. Dedim." Dedim.

Yüzünde alaylı bir sırıtış oluştu. "Karşılaştığımız günden beri seni unutamadım. Ve uğrayıp sana bir merhaba demek istedim. Kötü mü etmişim?"

Cidden kafayı yemek üzereydim. Başımdaki dertler yetmiyormuş gibi bir de Arthur bana kafayı takmıştı!

"Saçmalamayı kes artık Arthur!" Dedim öfkemi dizginlemeye çalışarak. "Ne istiyorsun söyle!"

Yüzündeki eğlenir ifadesi kaybolurken yerini büyük bir ciddiyete bıraktı. "Yakında öğreneceksin Adelina. Çok yakında..."

Son kez imalı bir şekilde güldükten sonra görüntüsü bir toz misali uçuşup havada dağıldı ve kayboldu.

Çok yakında öğreneceksin... Neyi öğrenecektim, ne planlıyordu, ne zaman öğrenecektim? Ah cidden delirmek üzereydim.

Kafamda dönüp duran sorularla birlikte sıkıntı ile oflayıp yerdeki kıyafetlerimi alarak yatağımın üzerine bıraktım. Duşumu sonra alabilirdim, önce bizimkilerle konuşmam gerekiyordu. Odadan çıkıp aşağıya indim ve salona girdim. Herkesin bakışı aynı anda bana dönerken elimi enseme atıp sıkıntı ile ensemi kaşıdım.

"Konuşsak iyi olur çocuklar. "

"Ne oluyor adelina?"

Jenna'nın sorusuna cevap vermeden önce Marco'nun yanındaki boşluğa oturdum. "Arthur geldi." Dedim bir solukta. "Yani sadece görüntüsüydü aslında. "

Marco endişeyle yerinden doğrularak bana döndü. "Ne zaman geldi, bizi neden çağırmadın? Sana bir şey yaptı mı?"

Ardı arkasına sıraladığı sorulara karşı endişe ile bakan ela gözlerine baktım. "Hayır Marco, bir şey yapmadı. Daha demin odama çıktığımda bir anda karşımda belirdi ve saçma sapan şeyler söyledi. "

KARANLIĞIN ÇİÇEĞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin