BÖLÜM 48 ⚜ KAVUŞMA GÜNÜ

2K 275 442
                                    


Bir nisaan! dermişim sjfhkfshl

Öncelikle bahsettiğim sürprizleri açıklayayım.

1.sürpriz: Bugün birbirinden uzun 2 bölüm atacağım. Biri bu, diğeri de akşam gelecek. Aktif olursunuz umarım, oluun ♥

2.Sürpriz: Attığım bu iki bölüm de final bölümü değil. Dengesiz ve kararsız bir insan oluşumdan biraz nasipleniyorsunuz galiba :( Bir daha bir şey demiyorum, alt paragrafı okuyunuz...

Final hakkında: Ne zaman final gelecek desem yazamıyorum, içimden gelmiyor ya da bir lanet gibi bir şey oldu bilmiyorum. Bir gün burada başlıkta sadece FİNAL yazan bir bölüm atacağım, yakında olmasını umuyorum ama o zamana kadar böyle pat diye sürprizler yapabilirim.

 Bir gün burada başlıkta sadece FİNAL yazan bir bölüm atacağım, yakında olmasını umuyorum ama o zamana kadar böyle pat diye sürprizler yapabilirim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Birbirinden uzun 2 bölüm attım, oy vermek sizi o kadar da yormaz diye düşünüyor ve rica ediyorum, OY VERİN.
Yorum yapmak da içinizden geldiği kadar, hepsini çok severek okuyorum ve beni motive ediyor. 🙆🏻‍♀️❣️

İyi okumalar.

Alt Başlık ⚜ Gözlükleri vardı, gözleri yoktu. Göz göze gelemedik. Hiçbir zaman da gelemeyecektik.

Konyadaki.

Bunu sesli bir şekilde söylediğinizde, yanınızdan geçip giden herhangi bir insan söylediğiniz kelimeden sadece Konya'yı seçip sonundaki iki eki duymazdan gelebilirdi.

Belki bir şehir adı olarak duyulabilirdi ya da o şehirde yaşayan, adını unuttuğunuz herhangi bir akrabanız ya da arkadaşınızdan bahsediyor olduğunuz da düşünülebilirdi.

Bu sadece basit bir özneydi.

Bir cümledeki eylemi gerçekleştiren veya şeyi belirten sözcük ya da sözcük öbeği özne demekti ve Konyadaki sadece basit bir özneydi. Sonunda iki tane eki olan basit bir özne.

Duyduğum tek bir özneden çıkardığım anlamlar bu kadar çok ve derin olmamalıydı.

Yüzümde dumura uğramış bir ifadeyle "Konyadaki Orhan amca değil mi?" diye sorduğumda karşımdaki kişinin yüzündeki şaşkınlığın yanına bir de kafa karışıklığı eklenmişti.

"Hayır. Bunu kim dedi sana? Hem Orhan Bey'i nereden tanıyorsun?" diye sorarken ona amca demiş olmamı da yadırgamıştı.

Aklıma ablamın Orhan amcanın Konyadaki olduğunu söylediği zaman geldi sonra da Metin abinin 'Evet, Konyadaki tanıdığın birisi.' dediği an... Düşüncelerimin arasından zihnimi arındırıp cevap verdim. "Arabanın içindeydi. O olduğunu düşündüm."

Yedi Saniye Virüsü | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin