Alt Başlık ⚜ Yan yana olan iki kişi, ya birbirine iyi gelir ya da birbirini ölümüne götürürmüş.
"Bak Deren Allah için doğru düzgün bir şey yapın. Size güveniyorum demek isterdim ama güvenmiyorum." Ellerini yuvarlak karnının üstünde kenetleyip yüzüme sinsi bakışlar attığında "Hem de hiç." diyerek cümleyi tamamladım.
Yanında duran Sevil abla söze girdi. "Ben olsam güzel olman konusunda bize güvenirdim."
"Dikkat çekmeyeyim yeter. Sade bir şey olsun. Koşmam gerekebilir, rahat olsun."
Deren gözlerini bayarak "Sen de çok şey istiyorsun. Gece elbisesi dikeceğiz, eşofman değil." dediğinde ben de aynı şekilde ona göz devirdim. Çoğu zaman böyle zıtlaşarak anlaşıyorduk, şu an pek de anlaştığımız söylenemezdi gerçi.
"O zaman şöyle diyeyim." Ona yaklaşıp ellerimi beline koydum. Biraz sonra nasıl da kızacağını düşünüp içten içe keyifleniyordum. "Can'la senin düğününüzde de giyebileceğim bir şey olsun."
Gözlerini kıstı. Sinirlendiğini görmek daha da hoşuma gitti. "Köçek kıyafeti dikelim şuna Sevil abla. En çok göbek atacak kişi kendisi sanırım."
Sevil ablayla beraber gülerken gözlerimi büyütüp yapmacık bir şaşkınlıkla Sevil ablaya baktım. "İtiraz etmedi mi o?"
Kolumdan tutup beni evden dışarı çıkartırken "Bilge seni çok pis pişman edeceğim bak." demesiyle bir anlığına 'Acaba bu kadar kızdırmasa mıydım ki?' diye düşünsem de çok da önemsemedim. Gerçekten köçek kıyafeti dikecek hali yoktu ya?
*
Hayatımda hiçbir zaman böyle bir keşkem olacağını düşünmezdim sanırım ama hayat kendi yolunu çiziyordu ve insan kendini 'Keşke kankam bana köçek kıyafeti dikseydi.' diye düşünürken buluyordu.
Aynada üzerime yapışan mini mavi elbiseye ağzım açık bir şekilde bakıyordum. Bu neydi Allah aşkına! Evin içinde bile üşüyordum bununla. Aynadan elbiseye hayranlıkla bakan Sevil abla ve Deren'e baktığımda bu tepkiyi veren tek kişinin ben olduğumu gördüm. Sakin olup gözlerimi tekrar aynaya çevirdim.
Doğrusu elbise çok güzeldi. Tam istediğim gibi sade, çok hoş ve naifti. Ama ben koşacağım demiştim, rahat olsun demiştim. Ee bu elbise miniydi? Nasıl koşacaktım bununla? Ya bir kavga falan çıkarsa? Elbise yırtılır diye hareket bile edemezdim ki.
"Deren..." diye konuşmaya başlasam da sözümü kesti.
"Seni pişman edeceğim demiştim ama çok yakıştı Bilge ya. Çok beğendim. Tam senlik bir elbise. Rengi ayrı, modeli ayrı senlik oldu. Sana ayrı, elbiseye ayrı aşığım şu an. Bebek doğsun da ben de giyerim artık."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yedi Saniye Virüsü | TAMAMLANDI
Ciencia FicciónBilim Kurgu | Romantik | Her şey üç buçuk yıl önce Güney Afrika'da başladı. Güney Afrika'da Tabari adında elli iki yaşındaki bir teyzenin vücudundaki tüm kıllar döküldü. Bir hafta içerisinde gözleri görmez oldu ve tuhaf davranmaya başladı. Bir hafta...