Çukur One Shots

Koçovalılar 3 // Sarhoş

Kaçıncı biralarında olduklarını bilmiyorlardı hiçbiri. Kahvenin önünde oturmuş içiyorlardı hala. Yamaç elindeki şişe bitince dudaklarını büzdü. "Şişe çevirmece oynayalım mı?" Salih ona bakıp "Oyuna gerek yok Yamaç'ım ben seni hep öperim." dedi ve ona eğildi. Yamaç gülüp onu ittirdi. "Öyle değil ya. Doğruluk ve cesaret şeysi." Cumali "Ama yapmak ya da cevaplamak istemeyen öpecek." dedi. "Gel bi ben öpeyim önce."

Cumali Yamaç'ı mızmızlanmasına rağmen çekti ve yanağından öptü. Salih "Yaaah. Ben de." dedi ve aynı şeyi öbür yanak için yaptı Cumali Yamaç'ı bırakınca. Akın amcalarına bakıp gülerken Yamaç şişesini ortaya koydu. "Hadi dizilin başlıyoruz." Cumali Yamaç'ın Akın da Salih'in karşısına geçince Yamaç döndürdü şişeyi. Ucu Akın'ı göstermişti.

Yamaç "Hah. Doğruluk mu cesaret mi Akın?" dedi. Akın omzunu silkip "Doğruluk?" dedi. Yamaç biraz düşünüp "Hah." dedi. "En sevdiğin amcan kim lan?" Akın somurttu. "Kahraman amcam derdim ama o öldü yani... Salih amcam." Cumali ona bakıp "O nasıl mantık lan?" dedi. Salih başını salladı. "Yani sağ ol da. Harbiden lojiğini sikeyim." Akın güldü sadece. "Seni üzmemek için söylemiyoruz ama çok benziyorsunuz amca."

"Sıra ben de mi?" dedi Akın. Cumali başını sallayınca Akın şişeyi çevirdi. Yamaç'ta durmuştu. "Doğruluk mu cesaret mi amca?" Yamaç "Doğruluk olsun lan ben de." deyince Akın "Hangi yengemizi daha çok sevdin?" dedi. Salih kaşlarını çatıp "Bizim eşlerimiz olarak yengemiz mi yoksa Yamaç'ın hareminden mi bahsediyoruz?" dedi. Yamaç onu ittirirken Cumali gülmüştü. "Çocuk haklı ama. Hangisi Akın?" Akın "Harem olan." deyince Yamaç düşündü. "Burada konuşulan burada kalıyor değil mi?"

Cumali "Yok ya. Ben hemen Damla'ya anlatacağım. Sonra da o mahallede koşarak bağırarak tellallık yapan işsiz çocuk var ya. Ona söyleyeceğim tüm konuştuklarımızı ki tüm Çukur duysun Yamaç." dedi. "Söylemeyeceğiz tabi ki de oğlum." Yamaç başını salladı. "Sena." Salih "O belliydi zaten." dedi. "Başka bir şey soraydın Akın ya."

Yamaç "Yoook. Geçti sırası. Sıra bende." dedi ve şişeyi çevirdi. Salih'te durmuştu. "Doğruluk mu cesaret mi babamın oğlu?" Salih sırıttı. "Cesaret." Cumali kıkırdayıp "Yamaç ağzına sıç bunun." dedi. Salih "Aşk olsun abi." derken Yamaç "Dur dur. Düşüneyim bi." dedi. "Tamam buldum. Ceketinle gömleğini çıkar. Atlet varsa onu da." Salih hiç itiraz etmeden ceketini çıkarırken "Yamaç'cığım. İlişkimizi gizli yaşayacağız sanıyordum." dedi. Cumali hemen "Beni aldatıyor musun?" dedi ağlamaklı bir sesle. Akın amcasına bakıp "Hangisine sordun?" dedi. Cumali omzunu silkti. "Ben de bilmiyorum."

Salih nihayet üstündekilerden kurtulduğunda Yamaç'a baktı. "Ne oldu lan babamın oğlu? Yapamam sandın değil mi?" Yamaç somurttu. "Of ya." Salih güldü ve şişeyi çevirdi. Cumali'de durmuştu. "Cesaret ben de hadi." Salih sırıttı. "Yarın sabaha kadar. Beni her yere sırtında taşıyacaksın." Cumali ona bakıp "Ama ya." dedi. Salih kötü kötü gülüyordu.

Cumali "Tamam lan tamam. Kabul." dedi ve şişeyi çevirdi. Akın'ı göstermişti. "Hangisi olsun aslan parçası?" Akın amcalarına bakıp "Bana da cesaret olsun bari." dedi. Cumali "Sen de çıkar ceketini, üstünü." dedi. "Sonra tişörtünü baş örtüsü gibi kafana tak." Akın başını salladı ve ceketini çıkardı. Hepsi itiraz edemeyecek kadar sarhoştu. Akın tişörtünü takınca da Salih gülerek sırtını yere verdi. Yamaç'a tutunarak doğrulmayı başardığında "Çok yakıştı yeğenim." dedi.

Akın gülümseyip şişeyi çevirdi. Yamaç'a denk gelmişti. "Cesaret demedim hiç, cesaret olsun." Akın başını sallayıp "Tamam." dedi. "Efsun yengemi arayıp ona yabancı dilde hakaret et. Anlamaz zaten." Yamaç başını salladı. Efsun'u aramıştı. Efsun telefonu açtığında Yamaç fransızca konuşmaya başladı. İşi bittiğinde Efsun ona fransızca "Fransızca bildiğimi biliyorsun değil mi Yamaç?" dedi. "Laflarını geri al yoksa ağzına sıçarım ve Yamaç'la Masal'ı alıp giderim." Yamaç telaşla "Canım. Canım biz oyun oynuyoruz şu an. Ondan." dedi. "Ben hiç öyle şeyler der miyim?" Efsun oflayıp "Telefonu sorumluluk sahibi birine ver Yamaç." dedi. Yamaç düşünmeden telefonu Salih'e verdi. Salih telefonu alıp "Küçük hanımefendimis!" dedi gülerek.