Yıldızların sahibi

VI -Bakışlar-

"Bir bilsem sana neden böyle baktığımı."

Telefonuöun çalmasıyla gözlerimi araladım ve açtım "Kimsin be bu saate?" diye sordum uykulu sesimle "Ela beş dakika içinde evinin önündeyim hemen gel." ve yüzüme kapatıldı.

Oflayıp ayaklandım ve giyinip evden çıktım.Emirin arabasını görünce hızla arabaya doğru ilerleyip arabaya bindim.

"Ne oldu?" torpidoyu açtı ve kucağıma bir silah koydu "Bugün ilk görevimiz için hazır mısın?" ona şaşkınca baktım "Yani sanırım."

Emire baktım "Ama yanlız bırakmayacaksın değil mi beni?" bana kısa bir bakış attıp arabayı çalıştırdı "Hayır merak etme."

****

"Ela..Ela uyan." gözlerimi aralayınca karşımda duran Emiri görmemle esnedim "Nolcak şimdi?"

"Reşat ve bir kaç başka mafya burda buluşmuş bizde delil toplayacağız bak Ela yanımdan ayrılmak yok duydun mu?" ayağa kalktım "Ay iyi madem."

Telefonum çalınca sıçradım "Ay ay noluyo!" Emir gözlerini devirdi "Telefonun çalıyor." Elime alıp açtım "Ne var Kuzey?"

"Kızım sen ne bu saate evden çıktın hemen anlat." Ne diyecektim şimdi buna ben?Emire baktım "Kuzey aradı ne dicem."

"Uydur işte bir yalan." Telefonu tekrar kulağıma yanaştırdım "Şey Kuzey anlatıcağım şeylere inanamicaksın,Nilin bir karnı arıyormuş bir arıyormuş beni aradı gel dedi Annem Babam iş seyahatine gitti dedi başka da kimsem yok dedi şu an onun yanındayım."

"Nasıl ya?Neyi varmış." İşte benim salak ikizim!Ne güzel hemen inandı "Ay Kuzey Nile bakmam lazım şimdi olmaz eve gelince anlatırım sana."

Telefonu kapattığımda Emir bana şaşkınca baktı "Bir saniyede kaç tane yalan uydurdun yuh!" Saçımı savurdum "Biraz zeka biraz da sinsilik olunca bunlar çoçuk oyuncağı bebeğim."

Gözlerini devirdi ve elimdeki silaha baktı "Beline yerleştır." silahı zorlukla belime yerleştirip gülümsedim "Baya havalı oldum yanlız."

Gözlerini devirdiğinde yanımıza Yiğit geldi "Naber Ela?" gülümsedim bu çoçuğu sevmiştim "Ay hiç işte Mafyaların izini sürmeye çalışıyorum sen?" güldü "Bende."

Emir elimi tuttunca ona baktım "Noluyoz?"

"Şimdi depoya gireceğiz elimi bırakmayacaksın ve ayrıca hiç bir şeyi ellemeyeceksin tamam mı?Şüpheli bir şey görünce bana söyle."

Başımla omayladım "Tamam ortak." değip göz kırptım.Depoya girdiğimizde kalbim hızlandı yani şu an heycan yapmamak mümkün değildi zaten.

Emirin elini farkında olmadan sıktığımda bana baktı "Bir şey yok." değip etrafıma bakındım.Etrafı loş bir ışık aydınlatıyordu,Deponun ortasında uzun bir masa masanın üstünde ise bardaklar vardı.

"Hiç bir delil yok galiba." dedi Yiğit umuzsuzca Emirin elini bırakmak isediğimde daha da sıkı kahradı "Ne konuşmuştuk Çirkin?"

"Ay iyi be!" Masanın altında parlayan bir şey görünce kaşlarım çatıldı "Aa Emir bak orda bir şey parlıyor."

Emir Yiğite baktı "Git bi bak." Yiğitin elinde eldiven olduğundan o rahatça her şeyi elleyebiliyordu.Tekrar yanımıza elindeki zincirle geldi "Abi resmen Reşatın hiç boynundan çıkarmadığı zincir bu!Ya Ela helal kız sana!" gülümsedim Emir birden beni kendine doğru çekip yanağımdan öpünce şaşkınca ona baktım ama o şu an aşırı mutluydu.