XXXIV -Sarılalım-

342 30 85
                                    



"...Sarılalım Ela,sarılalım çünkü ben sana sarılmadıkça kalbim acıyor."

Sevgiye baktım "Seni almaya geldim." sevinç çığlığı attıp kollarını boynuma doladı "Geldi mi Haftanın sonu?" kıkırdadım "Evet Hafta sonu geldi.Ama bugün cuma iki gün birlikte olucağız."

Yanağımı ard arda öptü "Sinemaya gidelim mi?" gülümseyerek başımla onayladım "Gidelim aşkım."

"Emir Abi de gelsin ama çünkü o benimle arkadaş oldu ve ben hiç senden başka bir arkadaşımla dışar da gezmedim." yutkundum "İstiyorsan yanımıza yurttan başka bir arkadaşını alabiliriz Birtanem."

Başını onaylamazca salladı "Ben Emir abiyi istiyorum." dedi dudağını büzerek.Anın da gözleri dolarken yanağından öptüm "Tamam Bebeğim gelsin Emir Abin de."

Sevgi "Oley!" değip bana sarılınca gülümsedim. "Benim arabayla gidelim o zaman?" Emire baktım "Sevginin eşyalarını alalım öyle gideriz." Sevgiyi yere bıraktığım da bir eliyle benim elimi diğer elile Emirin elini tuttu.

Beraber yurda girdiğimizde Gülşen teyze yanımıza gelip Sevginin çantasını verdi "Sana emanet kızım,pazar akşamı getirirsin." gülümsedim "Tamam Gülşen teyze." Sevgi Gülşen teyzeye sarıldı "Görüşürüz Güloş." kıkırdadım.

Emir Sevgiyi omuzlarına aldı "Evet Sevgi hanım,uçağımıza hoş geldiniz.Lütfen kollarınızı Emir Abinizi boynuna dolayın ki düşmeyin.uçuşumuz arabaya kadar sürecektir.İyi yolculuklar." Emir koşmaya başlayınca Sevgi de gülmeye başlamıştı "Emir çok hızlı koşma.Sevgi düşersin iyice tuttun." diye seslendim arkalarından.

Arabaya geldiğimiz de Emir Sevgiyi çoçuk koltığuna oturttu "Aaa burda niye çoçuk koktuğu var?" diye sordu Sevgi.

Bencede niye var burda çoçuk koltuğu?

"Benim arkadaşımın oğluyla biz çok dışarı çukıyoruz o yüzden almıştım bir ara bagaj da duruyordu." Sevgi anladığını "Hımm." diyerek onayladı.

Ben ön koltuğa oturunca Emir de sürücü koltuğuna oturdu.Radioyu açtığım da çalan şarkıyla gülümseyerek Sevgiye baktım "Aşk bahçemi süsleyen inci çiçeğim misin?Aşk bahçemi süsleyeen inci çiçeğim misin?" diye eşlik etti şarkıya.Kıkırdadım "Gecemi aydınlatan Ateşböceğim misin?Gecemi aydınlatan Ateşböceğim misin?" diye ben devam ettim.Bu Sevgi ve benim birlikte söylemeyi çok sevdiğimiz bir şarkıydı.

Sevgi ile gülerken Emir ile göz göze geldik.Gülümseyerek bana bakıyordu "Yola bak kaza yapıcaksın."

Önüne döndü ve yola bakmaya başladı.

Arabadan inince Emir Sevgiyi kucağına aldı. "Sinema zamanı!" kıkırdadım.Koktuklar da yerimizi alınca ortamız da oturan Sevgi bana baktı "Benim midem bulanıyor." kaşlarımı çatarak onu kucağıma aldım ve kalktı.Emir de ayaklanıp yanımıza geldi "Ne oldu?"

"Midesi bulanıyormuş ben bir bakayım tamam mı?" Emir başıyla onayladı "Dikkat edin birbirinize." Başımla onayladım ve Lavaboya girdik.

Sevgiyi olduğu kadar muayne edip yüzünü yıkadım "Daha iyi misin güzelim."

Başını onaylamazca sallayınca kaşlarım daha çok çatıldı "Bugün yemek yedin mi?" gözlerini kaçırdığın da anladım.Yememişti.Sevgi Yemek yemeği hiç sevmiyordu o yüzden de yememişti yine.

"Tamam Birtanem kızmıyorum ama miden bak açlıktan bulanıyor.Beraber Yenek yemeğe gidelim tamam mı?Filmi evde de izleriz." Gülümseyince onu tekrar kucağıma aldım.

Bizi dışarıda bekleyen Emiri görünce yanına gittim "Hadi gidelim açlıktan midesi bulanıyor." Emir Sevgiye baktı "Prenses?Neden yemek yemiyorsun bakim?" Sevgi omuz silkince Emir ona yaklaştı "Pizzacıya gidelim mi?" diye fısıldadığın da hızla başımı onaylamazca salladım "Hayır Emir ya çoçuk daha beş yaşında ne Pizzası?" Emir bana baktı "Abartma Ela yesin."

Yıldızların sahibi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin