XXXIX -Elam-

343 31 147
                                    



..işte bu benim huzurumdu,onun gözleri,saçları ve kokusu huzurlu olmam için yeterliydi.

Emirin anlatımıyla:

Hızla adamlardan biririn yakasını tuttum "Siz beni Salak mı sanıyorsunuz lan?Ben hiç sizin bu saçma sapan oyununuz için Elamı bırakır mıyım hı?Zaten ona sekiz senedir hasret kaldım eğer ona bir şey olursa yaşatmam sizi duydunuz mu?"

Bağırmamla Yiğit içeri girmişti "Al şunları." dedim ve hızla karakoldan çıktım.Arabama binip kolluğu çıkarıp fırlattım ve hızla hastaneye doğru sürmeye başladım.

Hastaneye gelince Kolluğu tekrar taktım şimdi Ela'nın kızmasını istemiyorum.

Hastaneye girer girmez gördüğüm manzara ile kanım dondu.Bir adam kolunu Elamın boynuna dolamış ve diğer elin de tuttuğu silahı ona doğrultmuştu.

Ela korkudan tir tir titreyip ağlıyordu ve ayrıca kurtulamıyordu çünkü adam boğazını fazlasıyla sıkıyordu.

"Bak bırak Elayı." dedi Ateş korkuyla.Kolluğu çıkarıp,hızla yanlarına gittiğim de Ela beni görünce rahatladı.

"Oo Beyaz atlı prens de burda." dedi Adam ve kıkırdadı.Ela'nın boynunu daha çok sıkmaya başladığın da aynı acıyı bende hissetmeye başladım.

Ela tüm gücüyle kurtulmaya çalışsa da çırpınmaktan öteye gidemiyordu.

Silahımı çıkarıp adama doğru bir adım attım "Eğer yakınlaşırsan onu vururum." Anın da durdum.Adam sırıttı "Çelik yeleğini giymemişsin."

Diğer yeleği kurşunlar yüzünden çıkarmışdım ve yenisini giymeye fırsat bulamamıştım.

"Emir git." diye mırıldandı Ela korkuyla "Korkma Birtanem."

Ateş yanıma geldi "Ben o anlamadan arkadan dolanıcağım onun dikkatini dağıtmalısın ona saldırdığım an Elayı kurtar." dediğin de başımla onaylayıp Adama baktım.

"Adamlarını tutukladık,hapisteler.Ayrıca Reşat da hapiste yani sen kime çalışıyorsun ki.Çok saçma değil mi hapiste olan biri için çalışmak?" Adam bir kaç saniye bakışlarını kaçırıp düşünürken Ateş ona arkadan saldırmaya başladı tam o an da Ela'yı adamın yanından çektim ce uzaklaştırıp bende adamı dövmeye başladım.

En sonun da Adama kelepçeyi takınca herkes alkışladı.Ateşe ile yumruklarımızı tokuşturduktan sonra Güvenlik görevlisine o adamı almasını ve polislere teslim etmesini söyledim.

Elaya baktığım da yere oturmuş bir yere baktığını ve ağladığını gördüm.Hiç düşünmeden onu kucağıma alıp arabaya götürmeye başladım.Kollarını bana sarıp başını boynuma gömdü ve içli içli ağlamaya devam etti.

Onu yan koltuğa oturtup hızla bende yerime oturdum ve gaza yüklendim.

Evime gelince Elaya baktım hala şoktaydı.Onu kucağıma aldım ve Evime götürdüm.

Onu koltuğa bıraktığım da bana bakıp sım sıkı sarıldı "Çok korktum." Kollarımı ona sarıp saçlarını okşadım "Geçti Bebeğim tamam ben yanındayım." Ela sakinleşip geri çekildi ve gözlerime baktı "Sen iyisin değil mi?" başımla onayladığım da yüzümü avuçlayıp yanaklarımdan öptü.

Bakışları koluma kayınca kaşları çatıldı "Kolluk nerde?" Gülümsediğim de kaşları daha çok çatıldı "Emir!" dedi uyarıcı bir sesle.

Tam konuşacağım sıra kapı çalınca ayaklandım.Yiğit bana baktı "Kolluğunu bide Yengesumun eşyalarını getirdim." Gülümseyerek aldım ve ona baktım "Tamam sağ ol."

Yıldızların sahibi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin