XLVI -Kıyamamak-

305 29 59
                                    


"Dünyanın en güzel kokusuna sahipsin ama haberin yok."

Emirin odasından bir ses gelince ayaklanıp hızla yanına gittim.Yere düşmüştü.Ağlayarak
onu kaldırıp tekerlekli sandalyesine oturttum.

"Ne yapıyorsun niye beni çağırmadın." Yaşlarımı sildi "Özür dilerim."

"Niye bana böyle davranıyorsun?" ofladı "Ela senin bana bakman gücüme gidiyor,kendimi kötü hissediyorum." oflayarak geri çekildim "Cidden mi Emir?Ben sen mutlu ol diye her şeyi yapayım,uğraşayım sen gel burda bana bakman gücüme gidiyor de.Ya ben sana demedim mi sana bakmak istiyorum ben mutluyum diye!Ya bir hafta ben her gün başın da bekledim ağladım.Biliyordum yürüyemiceğini,ama bu benim için önemli değildi.Benim için önemli olan uyanmandı."

Derin bir nefes aldım "Ben nasıl iyi günün de yanın da olduysam kötü günün de de olmak istedim ama sen izin vermedin." Ellerimi ellerine aldı "Özür dilerim Bebeğim cidden nasıl davranacağımı bilemedim."

Ellerimi çektim "İyi davranabilirdin.Beni terslemek yerine mutlu olmayı deneyebilirdin.Ya iki sene boyunca ben yürüyemedim.Her gün senin hayalini kurdum,yürümenin değil senin hayalini kurdum ben.Beraber fizik tedaviye gittiğimiz,dışar da gezdiğimiz günlerin hayalini kurdum.Ama olmadı sen yoktun yanım da bir tek ailem ve arkadaşlarım var dı ama sen yoktun.Zaten o yüzden benim aslın da altı ay süren tedavim iki yıl sürdü.Şimdi ben senin yanındayım ama sen beni istemiyorsun."

Dolan gözlerimi yere çevirdim "Ben seni sadece mutlu etmek istemiştim Emir ama eğer sen mutlu olmak istemiyorsan seni zorlayamam." Kalkıp gideceğim sıra bileğimden tuttu "Elam dur tamam özür dilerim hata ettim."

Yaşlarımı sildim "Özür dilemekle geçmiyor Emir.Neyse Kahvaltını et sonra tezgahta ki haplarını al ben market alışverişine gitmem lazım ve ayrıca Sevginin de yanına uğramam gerekiyor."

Emir derin bir nefes aldı "Tamam sen nasıl istersen."

****

Torbaları arabaya yerleştirip koltuğuma geçtim.Her ne kadar Emire sinirli olsam da dayanamayıp sırf onun sevdiği şeyleri almıştım.

Kısa bir yolculuğun sonun da Annemlerin Evine gelmiştim.Kapıyı çaldığım da Sevgi açıp bana sarıldı "Peri Abla!" bana sarılınca bende ona sarılıp onu öptüm.

"Gel bak sana odamı göstereyim Annem ve Babam bana oda yaptılar." gülümsedim artık Kerem Baba veya Esila Anne değil Anne ve Baba diyordu.

Annem yanıma geldi "Hoş geldin kızım." gülümsedim "Hoş buldum." Ayakkabılarımı çıkardım ve beni çekiştiren Sevgi ile birlikte yukarı çıktım.Odasına geldiğimiz de bana heycanla göstermeye başladı "Bak duvarlar mavi ben maviyi seviyorum ya,Yatağım da bulut gibi görünüyor.Dolabım da beyaz.Hepsini Annem ve Babamla beraber seçtik.Aa bak burda da Kuzey Abimin benim için imzaladığı forma var."

"Her şey çok güzel olmuş Birtanem." Dolabını açtı "Bak burda da Elbiselerim var.Hepsi mavi." gülümsedim "Çok güzeller aynı senin gibi."

"Peri abla?" Sevgi yere oturunca yanına oturdum "Emir abimi çok özledim nerde o?"

"Şey Emir abin biraz hasta ama çok yakın da üçümüz beraber bir film gecesi yapıcaz." Ellerini yukarı kaldırıp "Oley." deyince onu öptüm.

****

Emirin evine gelince kapıyı anahtarla açtım.Işıkları kapalı görünce kaşlarım çatıldı.Akşam olmuştu ama daha uyumak için erkendi.

Salona doğru giden mumları görünce şaşkınca elim de ki poşetleri yere bırakıp Mumları takip ettim.

Yıldızların sahibi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin