16•

556 61 27
                                    

"Şaka mı yapıyorsun?!" Dedi Sasha, heyecanla gülümsemişti." Ne yani çıkıyor musunuz?!"

"Sonunda iknâ edebildin demek." Dedi Mikasa, sırıtarak." Gurur duydum."

"Bunun olacağını biliyordum, ancak Michelle'in bu kadar kolay vazgeçeceğini düşünmemiştim." Dedi Jean, kollarını göğsünde birleştirerek.

"Kolay mı?!" Dedi Sasha, Jean'ın burnunun dibine girip kaşlarını çattı." Çocukluğundan beri uğraşıyor Eren!"

Jean, omuz silkti.
"Yaşlanınca bana kimse bakmaz artık diyip acıyarak Eren'le olacağını tahmin ediyordum, yani bu yüzden bana kolay geldi."

Eren, gözlerini devirdi.
"Bir tebrik et be, bir tebrik et."

"Tebrik ederim." Dedikten sonra sırıttı Jean." Hayır, sahiden tebrik ederim. Bu yolda çok uğraş verdin."

"Ah bi de bana sor..." diye mırıldandı Eren.

"Sahi o nerede?" Diye sordu Mikasa, etrafa bakınarak." Onu hâla göremedim."

"İşte geliyor..." diye mırıldandı Eren, 'sevgilisine' hayran hayran bakarak.

Michelle, genelde açık bıraktığı saçlarını topuz yapmıştı. Sol gözünü ovuşturdu, muhtemelen hâla uykuluydu.
Önünü kesen kız tayfasını görünce Eren homurdanmıştı.

"Michelle!"

"Akşam bizimle çıkar mısın?!"

Michelle, dudaklarına bir gülümseme yerleştirip başını dik tuttu.
"Bilemiyorum, henüz Senseinin verdiği ödevi bitiremedim."

"Bu problem değil!" Dedi içlerinden birisi, hemen yanındaki diğer arkadaşına döndü." Sen yaparsın, değil mi Martina?"

"Aa-ah?! Ama ben de Michelle'le dışarı çıkmak istiyordum!"

"Lütfen!"

"Hayır, ben de istiyorum!"

"Hiç yardımcı olmuyorsun!"

"Lütfen, tartışmayın." Dedi Michelle, kirpiklerini kırpıştırarak." Sizi kölem gibi kullanmak istemiyorum."
"Çabuk bir karara varacak mısınız artık? Bu çok sıkıcı..."

"Tamam ben yaparım!" Dedi kız sonunda dayanamayarak." Belki daha sonra benimle yemek istersin."

"Bu olur mu? Sana iş çıkarmak istemem..."

"Tabi ki! Lafı bile olmaz!"

"Ah, öyleyse teşekkür ederim. Bu iyiliğini unutmayacağım."

"Akşam kaçta buluşuyoruz?" Diye sordu diğer iki kızdan birisi.

"Buluşmak mı?" Diye sordu Eren, kolunu Michelle'in boynunun altından geçirip ensesine çenesini dayamıştı.
"Âh, ilk günümüzden beni ekecek misin?"

"İlk gününüz mü?!"

"Siz ç-ç-çıkmaya mı başladınız?!"

Michelle'in gri gözleri irice açılmıştı. Eren'in kollarından kurtulup arkasına döndü.
"Sen bir gelsene benimle!"

"Michelle, çok sinirlendi!" Dedi gülerek Mikasa.

"Eren'in sevgililik serüveni bir gün bile sürmedi!" Dedi Jean kahkaha atarak.

Eren, homurdanarak Michelle'in peşine takıldı. Boş bir sınıfa girdiklerinde, Michelle, arkasına bakmadan kapıyı sertçe kapadı.
"Bunu açık açık söyleme!"

"Kimden niye saklıyoruz?" Diye sordu bıkınca Eren. "Abigail biliyor zaten, okula yayılması akşama kalmaz bile."

"Evet ama kimse ona inanmaz."

"Niye sakladığımızı hâla söylemedin?"

"Bağlantılarımdan kopmak istemiyorum, Eren. Sen de benim gibi düşünsen iyi edersin, sana aşık bir çok kız var."

"Ee? Ben de sana aşığım, piyasa serbest piyasa. Herkes istediğini alıyor."

"Sen cidden...! Emeklerimizi mahvedeceksin."

"Okulun kraliçesi daima sen olacaksın, senin kraliçe olduğun yerde Kral olmak her zaman da bana kalır zaten. Başkası düşünülemez bile. Neyden kaçınıyorsun?"

Michelle, gözlerini devirmekle yetindi.

"Belki erkeklerle samimileşemeyeceğin içindir."

"Ne alaka şimdi?" Diye homurdandı Michelle." Kıskançlık etme, uzun süredir erkeklerle takılmıyorum ben."

"Ee, o zaman?"

"Ama kullanıyorum?"

"Naz yaparak...evet."

"Kıskançlık mı edeceksin?"

"Ne kıskançlık edeceğim, saçmalama. Gavatım çünkü ben, elimde hediye kutusuyla seni birilerine vermem gerekir." Yüzünü ekşitti." Saçma sapan konuşma, önceden de böyleydim."

"Sevgili olduğumuz öğrenilirse kızlar arasında popülerliğini yitirebilirsin." Dedi sıranın üstüne oturup bacak bacak üstüne atarak." Emin misin? Piyonlarını kaybedersin?"

"Tamam." Dedi Eren, inci gibi dişlerini göstererek." Senin dediğin gibi olsun, kabul ediyorum."

Michelle, kaşlarını kaldırdı.
"Çabuk pes ettin."

"Bence haklısın, dediğin gibi olmalı."

"Anlaşabildiğimize sevindim." Sıradan indi." O hâlde ilk ben çıkıyorum, görüşürüz."

"Tabii, görüşürüz."

Michelle, sınıftan çıkıp kapıyı kapattıktan sonra somurttu.
"Bunu teklif ettiğine cidden pişman olacaksın." Diye söylendi kendi kendine." Bakalım kıskançlık damarın var mı yok mu?"

Game.||Yeager.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin