Küçücük bir çocuğun
Umut dolu dünyası
Belki de çocukluğun
En güzel yanıDancing With Our Hands Tied, Taylor Swift
****
Alkan'ın söylediğine kendimi tutamayıp kahkaha attım ve öne doğru eğildim. Kahkahamı durdurmayı başaramadığımda elimi karnıma koydum. Ani duygu değişimleri...sanırsam bir şeylerin habercisiydi...
"Senim gibi bir adam zeytinli poğaçaya saydırıyor...ay nefes alamıyorum!"
Gülmemi durdurmaya çalışırken söylediğim şeyle Alkan'ın kaşları havalandı. Suratında şaşkın bir ifade vardı. "Nasıl bir adammışım ben?"
Hah, karın ağrın bu muydu Alkan?!
Dudaklarımı birbirine bastırdım. Dürüst olmalı mıydım? Bence kesinlikle dürüst olmalıydım.
"Biraz kontrol manyağı, biraz sinir hastası, biraz da duygusal yanı olan bir adamsın. Ama duyguları hep dorukta yaşıyorsun. Sanırsam fazla ayarın yok."
Yaptığım tespitler hoşuna gitmemiş olmalıydı ki kaşlarını çattı. Bir şey söyleyeceği sırada hızla araya girdim. "Beni o sokağa çekebilmek için onca arabanız olmasına rağmen tramvay kullanacak kadar da kararlısın. Hep takip ettin beni, kim bilir nasıl anlarıma tanık oldun..."
Alkan gülümsediğinde bunun yüzündeki en gerçek gülümsemelerden biri olduğunun farkına vardım. Benleyken samimi gülüyordu, şüpheci yanım gitgide yok olmuştu. Zeytinli olan ama aslında olmayan poğaçayı bana uzattığında poğaçaya uzanırken parmaklarımız birbirine değdi. Gözlerimiz kesiştiğinde ikimizin de suratında nereye savrulup durduğumuzu bilmeyen bir ifade vardı. Teması sonlandırıp poğaçayı ağzıma götürüp bir ısırık aldım.
"Yanlış düşünüyorsun, ben rezil anlarına tanık olmadım. Ben hep kimlik değiştirse bakışlarındaki küllerinden yeni doğmuş ankayı gizleyemeyen o kıza tanık oldum."
Poğaçayı çiğnerken sözlerini duyduğumda ağız hareketlerim yavaşladı. Kendimi tanıyamadığım zamanlardan geçiyordum ama küllerinden doğan anka lafının da bana uymadığını düşünüyordum. Onun böyle düşünmesiyse...harika hissettirmişti.
"Benden anca küllerinde boğulan anka olur Alkan."
Bıkkınlıkla kurduğum cümleyi duyduğunda kafasını iki yana salladı. "Potansiyelinin farkında bile değilsin." Bu sözleri biliyordum, ne kadar güçlü olduğumla ilgili övecekti beni. Fakat bu hayatı ben yaşıyordum, kendime yabancı olsam da güçlü duramadığımı biliyordum. "Potansiyel ne mesela? Annemi ve babamı trajik bir şekilde kaybettiğim için yatağa düşmemem mi? Aslında düştüm. Bir sene boyunca hep yataktaydım. Okulum bu yüzden bir sene daha uzadı. Bunları biliyor olman gerekmiyor mu?"
Kendimi engelleyemeyip hızlı hızlı konuşmaya başladığımda sesim kendimi ezikleyen bir hale evriliyordu. Biri daha bana güçlü olduğumu söylerse oturup canım çıkarcasına ağlayacaktım. Yapardım...
Alkan elindeki poğaçasını poşete bırakıp aniden ellerini ellerime kenetlediğinde poğaçam kucağıma düştü. Bakışlarım önce ellerimize değdi. Daha sonra yüzüne doğru tırmandı. Ellerimi hafifçe sıktı. Uzun konuşacak gibi duruyordu. Boğazımda bir yumru vardı, ona bakınca ağlayasım geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YANILSAMA
Mystery / ThrillerYanıldım, kendi geçmişim hakkında fena yanıldım. Bildiklerimden çok bilmediklerim var büyük kapılar ardında. Anne özledim seni...Baba, o gün kestim sesimi. Dön geriye, yaşa tekrar. Hisset acıyı... Bir gün, gelecek doğuracak sancıyı. Kısa Hikaye (...