"Fazla vaktinizi almayacağım, direkt konuya gireceğim. Birçok şeyin farkındayım. Bana karşı beslediğiniz duygularınızın da, her görev emrinde dönüşümü beklediğinizin de, her yara aldığımda acı çektiğinizin de hepsinin farkındayım."
Gözlerini gözler...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Yayımlanma Tarihi; 12.10.21)
•••
/ ASRIN / Dakikalar Önce
Az önce bakışları her ne kadar belli etmese de bir kez daha yenilmişti karşısındaki kadına. Kabul etmemek için direndiği, zorlandığı, kendisini kandırarak yoluna devam etmeye çalıştığı bütün gerçekleri bir bir yüzüne vurmuştu kadın.
Üstelik o sözleri yüzüne bir kağıt tomarı çarpar gibi söylerken, olacaklardan bahseder gibi oldukça da rahattı.
İyi değildi, ona o sözleri sarf ettiği saniyeden itibaren kendisine gelemiyordu. Onu, söylediği sözcüklere sığdırıp başka biri ile daha doğrusu bir adam ile düşünmek.. Kabul edemiyordu.
Kafayı yemek üzereydi.
Bu his öyle bir histi ki kalbi Efnan'ın iki elinin arasında sıkıştırılıyormuş gibi hissettiriyordu. Sebebi korksa da, kaçsa da, kabul etmek istemese de oldukça açıktı.
Onu seviyordu!
Her ne kadar beyniyle hareket edip kalbine ikna olmamak için dirense de farkındaydı ki bütün sokaklarının sonu Efnan'ın da dediği gibi ona çıkıyordu. Ondan başka gitmek isteyeceği herhangi bir yolu da yoktu.
Kendisini frenlemekte zorlanmaya başladığının birkaç gündür istemediği kadar farkındaydı. Cihat'ın ona olan yaklaşımları, her an Efnan'ın burnunun dibinde bitmesi, ona temas etmesi, haklı bulduğu iltifatları çıldırması için yeterli sebeplerdi.
Yerinden zar zor hareket ederken bir iki adımda kendisini toparlamaya çalıştı. Aklı karman çormandı ve buna nasıl son verebileceğini gayet iyi biliyordu.
Yanına gitmesi gerekiyordu.
Onu görmesi ve onunla konuşması gerekiyordu.
Peki o, az önce o kelimeleri gözlerinin içine bakarak sarf ederken gerçekten de kendisinden vazgeçtiğini mi söylemeye çalışıyordu?
Gözlerini sımsıkı kapatıp açtığında biraz ileride önce Efnan'ı daha sonra da duraklayıp baktığı yeri fark etti. Ona doğru üzerindeki ceketi çıkararak yürüyen uzun boylu kendisine göre sıska bir adamı gördüğünde çenesi kasıldı.
Adımları olduğu yerde saniyesinde dururken Efnan'ın adamı fark etmesini ve görmezden gelip hızlı adımlarla Eren'in yanına ilerlemesini izledi. Adama dönen bakışları gözlerini diktiği yere kayınca çenesi mümkünmüş gibi daha da kasıldı.
