(Yayımlanma Tarihi; 06.12.21)
•••
Ellerim kalbimin üzerinde, kapının girişine bıraktığım çantamdan aldığım pijama takımımla banyonun kapısının önünde öylece bekliyordum. İçeriden gelen duşa kabinin zeminine çarpan su sesleri heyecanımı daha da körüklüyor, bana hiçte nefes alma imkanı sağlamıyordu.
Asrın, yarı çıplak bir şekilde içerideydi ve benim de onun yanına girmemi bekliyordu.
Kabul ederek kötü mü yapmıştım bilmiyorum ama kendi sağlığımla oynadığım su götürmez bir gerçekti. Ben duş teklifini kabul ederken kesinlikle kabinin dışında durmayı kast etmiştim, olay ne zaman buraya kadar gelmişti? Anlayamamıştım bile.
Heyecandan titreyen ellerimle kapıyı iki kez çaldım. Yarasından dolayı hareketleri biraz daha yavaştı ve müsait olup olmadığını bilmediğim için kapıyı çalma ihtiyacı hissetmiştim.
Kapının arkasından, "Gelebilirsin." diyen sesiyle kapı kolunu yavaşça indirirken derin, hızlı bir nefes aldım. Kapı kolunu serbest bırakıp elimle yavaşça geriye doğru ittirdiğimde kapı yavaşça açıldı ve aralan kapıyla birkaç adım ileride duran Asrın'ın heybetli bedeni göründü.
Birçok erkeğe göre oldukça uzun olan boyuyla kesinlikle girdiği her ortamda dikkat çekici olmayı başarıyordu. Giydiği siyah şortundan görünen uzun bacaklarında geçmişinden kaldığını düşündüğüm birkaç yara izi vardı. Baştan sona tamamen kastan oluşan bacaklarında oldukça az ve seyrek tüye sahipti.
Koyu kahveleri dikkatle beni izliyor, her hareketimi özenle takip ediyordu. Ben heyecanla arkamdan kapıyı kapatırken bedenimde dolaşan gözleri odağını değiştirerek heyecandan titreyen ellerime kaydı. Gözleri huzursuzlukla kısılırken, düzgün duran kaşları hafifçe çatılır gibi oldu. İlk başta neden olduğunu anlayamadım fakat sonrasında, "Eğer rahatsız hissedeceksen.. ben iyiyim. Halledebilirim." dediğinde rahatsız olduğumu düşündüğünü fark etmiştim.
Gözlerimi gözlerinden kaçırarak, "Senden asla rahatsız olmam. Sadece.." diye mırıldandığım sırada aramızdaki mesafeyi büyük iki adımıyla kapatarak tam karşımda durdu. Elleri yanaklarıma yerleşip, parmakları elmacık kemiklerimi usulca okşarken, "Heyecanlandın." diyerek tamamladı beni.
Başımı usulca sallayarak onu belli belirsiz onayladığımda dudakları muzipçe kıvrıldı. Gözlerimi banyoda gezdirip ellerimi yarasının olduğu yerdeki bandajın etrafına götürdüğümde elleri yavaşça yanaklarımı serbest bırakıp belime yerleşti. Keyifle dudaklarını saçımın diplerine bastırırken, "Yine kızardın." diye mırıldandı. Böyle karşısında kızarıp utanmam ayrı bir hoşuna gidiyordu. Söylediğine göre böyle zamanlarda beni daha fazla öpmek istiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SARFINAZAR ~İçimdeki Yıldırım~
Teen Fiction"Fazla vaktinizi almayacağım, direkt konuya gireceğim. Birçok şeyin farkındayım. Bana karşı beslediğiniz duygularınızın da, her görev emrinde dönüşümü beklediğinizin de, her yara aldığımda acı çektiğinizin de hepsinin farkındayım." Gözlerini gözler...